Çözüm yolunda çözülmeden yürümek
Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır'da gerçekleşen "Kürt meselesine İslami Çözüm" Çalıştayında yaptığım sunumu sizlerle paylaşmak istiyorum.
"Değerli Hazirun!
Bugün niçin buradayız?
İslami yapılar olarak, çözüm sürecinde görüntü vermek için mi?
Birlikte bir fotoğraf verip çekip gitmek için mi? Dostlar pazarda görsünler hesabına mı? Gönül almak veya gönül almak veya günü kurtarmak için mi? Rol çalmak için mi? Barış masasında yer kapmak için mi?
Hayır!
Biz bir gaye ve görev için buradayız. Çağa tanıklığımızı kanıtlamak içinu2026 Kanayan yaramız Kürt sorununa, İslami kimliğimize katkı sağlamak için birlikteyiz.
Kimseye akıl vermek için değil, ortak aklı inşa edebilmek için bir aradayız.
Biz kimseyi suçlamak, sorgulamak, sınırlamak için değil, ortak sorunlarımıza birlikte çözüm aramak, müşterek sorumluluklarımıza beraberce omuz vermek için buluştuku2026
Herkesin özeli kendine ama ümmetin ortak bir kaderi var, bunu konuşmak ve evrensel İslam Kardeşliğinin içini doldurmak için bir araya geldiku2026
Farklılıkları bir arada yaşama projesine nasıl dönüştürebiliriz?
Farklılıkları hazmedecek bir analiz sistematiğini nasıl yakalayabiliriz?
İşte bunun arayışındayızu2026
"Tek doğru benim doğrum" formatından çıkıp "çoklu doğru" formasyonuna geçebilmenin çabasındayızu2026
Kendi şablonunu kimseye dayatmadan, " benim doğrum senin doğrunu döver" mealli kavgalarla ötekini "yok saymaya, çalışmadan, zorlu süreçlerde, kritik eşiklerde birlikte nasıl yol alınır, bunun derdindeyizu2026
Ortada inancımıza, insanımıza yönelik bir fitne varu2026 Değerlerimizi hedef alan bir fesat var. Nesillerimizi yozlaştıran bir yangın varu2026 Ya bu yangını birlikte söndürürüz ya da bu ateş hepimizi yakar. Artık oyalanma, erteleme, geçiştirme lüksümüz yoku2026
Barış sürecinde öncelikle kendi iç barışımızı tesis etmek durumundayız. Biz kendi aramızda adalet ve hakkaniyet temelinde buluşur, barışır ve birbirimizi bağışlar isek barış sürecinde elimiz güçleniru2026 Yoksa; hizipçi, grupçu, mezhepçi, fırsatçı, çıkarcı reflekslerle eski alışkanlıklarımızı sürdürmeye devam edersek kendi sorunumuzu kendi ellerimizle hazırlamış oluruzu2026
Evet, hep birlikte barış diyoruzu2026 Ancak barış yolundaki dikenleri, dinamitleri, desiseleri, dönen dolapları da biliyoruzu2026 Barışı baltalayan bağnazlıkların, asabiyetlerin, fanatizmin de farkındayızu2026 Onun için diyoruz ki; barış, basiret isteru2026 Cesaret isteru2026 Bedel ister.
Barış rüyalarını kabusa çevirmek için pusuda bekleyenlerin, kaostan ve kandan nemalanan karanlık odakların kumpasını da hafife almamak lazımu2026
Kürt sorununu, İslamsızlaştırmaya çalışan mihrakların ve mahfillerin niyetlerini ve kime hizmet ettiklerini de biliyoruzu2026
Kürdistan'da yaşayan halkların ortak paydasının İslam olduğunu hala bilmeyen mi var?
Burada sorun, Müslümanların İslami teslimiyet ve kimlik sorunudur İslam kardeşliğinin edilgen kalmasıdır. Ümmet bilincinin yara almasıdır.
Olumsuzlukların adresi kardeşlik değil, kardeşsizliktir.
Muhammed İkbal'in yerinde tespitiyle;
"Kusur İslam'da değil, Bizim Müslümanlığımızdadır."
Bölgede ateşkes sağlanabilir, görece bir barışta gerçekleşebilir. Peki yüreklerdeki kin, nefret, öfke, intikam ateşini nasıl söndürebiliriz?
Kardeşleşmeden bu mümkün mü?
Bizim için barış sadece silahların susması değildiru2026 Bu sorun silahlardan, sokaklardan, sandıklardan, satırlardan önce sinelerde ve sadırlarda çözülüru2026
Şayet yüreklerimizde yankı bulacak, sadra şifa olacak adil bir çözüm bulabilirsek, kalıcı barışa yürürüzu2026
Yoksa yeni fecri kaziblere uyanırızu2026 Geriye sadece yorgunluğumuz kalıru2026 Yarınlarımızı riske atmış oluruzu2026