Dolar (USD)
34.51
Euro (EUR)
36.17
Gram Altın
2979.67
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
30 Ocak 2023

Coğrafya kader mi?

İbn-i Haldun “coğrafya kaderdir” der...

Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafya bu sözü iliklerine kadar yaşıyor. Bu nedenle attığı her adımın, uyguladığı her politikanın ekonomik ve uluslararası yansımaları oluyor. Aynı şekilde bölgesinde yaşanan her gelişme de Türkiye’nin ekonomi ve dış politikasını etkiliyor.

Arap Baharı

Tunus’ta başlayıp komşu ülkelerine yayılarak ilerleyen ve “Arap Baharı” olarak adlandırılan süreç Türkiye’yi doğrudan etkiledi ve etkilemeye devam ediyor. Libya’da Kaddafi’nin devrilmesi sonrası yaşanan istikrarsızlık süreci, Mısır’da Mübarek’in devrilmesi sonrasında Mursi’nin de darbeyle devrilmesi beraberinde istikrarsızlık getirdi. Diğer taraftan Suriye’de Esed rejiminin devrilmemek için ülkeyi bataklığa çevirmesi gibi tüm süreç Türkiye’yi etkiledi.

Gerek bu ülkelerden başlayan göç akını, gerek ortaya çıkan çok başlılık ve terör olayları Türkiye’nin bölgesel adımlarını ve ekonomi politikalarını doğrudan etkiledi.

Rusya-Ukrayna Savaşı

SSCB’nin dağılmasından sonra bir süre liberal politikalar uygulayan Rusya’nın 2008 yılında Güney Osetya’ya saldırması 2014 yılında Kırım’ı ilhak etmesi, 2015 yılında Suriye’ye yardıma koşması ve 2022’de Ukrayna’ya savaş açmasının küresel etkileri oldu.

Günümüzde Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açması sebebiyle “Batı” ülkelerinin ve Rusya’nın karşılıklı olarak uyguladıkları yaptırımlar, Türkiye’nin hem dış politikasını hem ekonomi politikalarını doğrudan etkiledi.

Doğu Akdeniz

Akdeniz’e en fazla sınırı olan ülkelerden biri olan Türkiye’nin Akdeniz’de enerji rezervlerinin keşfedilmesi sonrasında bazı ülkelerle kurduğu yakın ilişkiler, bazı ülkelerle de yaşadığı çekişmeli süreç yine Türkiye’nin hem dış politikasını hem ekonomi politikasını doğrudan etkiliyor. Libya’da BM tarafından tanınan meşru Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye’nin MEB antlaşması imzalamasına karşılık Yunanistan ve onu destekleyen ABD ve AB ile yaşanan gerilimli süreç Türkiye’yi doğrudan etkiliyor.

Doğu Akdeniz’de bulunan dev enerji rezervi ve Akdeniz’de hakkı bulunan ve enerji rezervi keşfeden diğer ülkelerin bu enerjiyi satmak istemeleri de aynı şekilde Türkiye’nin hem dış politikasını hem de ekonomi politikasını doğrudan etkiliyor.

İkinci Karabağ Savaşı

Türkiye’nin Azerbaycan’a sağladığı SİHA ve askeri tecrübe desteğiyle Azerbaycan’ın Karabağ’da zafer kazanması ve sonrasında Türk Devletleri Teşkilatı kurulması Türkiye’nin hem dış politikasını hem de ekonomi politikalarını etkiledi.

TDT vesilesiyle Türk Devletleri arasında ilişkilerin gelişmesi sonrasında Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan’ın gerçekleştirdiği üçlü zirve ile Türkmen gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılması konusu ve Türkiye’nin enerji HUB’ı olma çalışmaları da Türkiye’nin hem uluslararası ilişkilerini hem de ekonomi politikalarını doğrudan etkiliyor.

Enerji HUB’ı olma çalışmaları

Türkiye’nin bu konuda attığı adımlar Türkiye-Rusya, Türkiye-İsrail, Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan ilişkilerini de doğrudan etkiliyor. Bunlara ek olarak Türkiye’nin son dönemde terörle mücadelede elde ettiği başarı ile Kuzey Irak gazının da Avrupa’ya ulaştırılması çalışmaları başladı. Geçen hafta Kuzey Irak Bölgesel Başkanı Barzani ile yapılan görüşmede bu konu ele alındı.

İsrail gazı, olası Mısır gazı, Rus gazı ve Türkmen gazının ve yine olası Kazakistan gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılmasıyla Türkiye’nin enerji hub’ı olması beklenmektedir.

Yeni Ekonomi Modeli

Türkiye’nin bölgesinde yaşanan gelişmeler dış politikasını doğrudan etkilerken ekonomi politikalarını da etkilemektedir.

Dış politikada güçlü adımlar atmak için ekonominin de güvenliğinin sağlanması gerekli. Çünkü Türkiye’nin enerji ithalatı sebebiyle cari açık vermesi döviz ihtiyacını da artırmaktadır. Döviz ihtiyacı da Türkiye’nin enflasyon, faiz oranları, yatırımlar gibi pek çok alanda ekonomi politikasını da doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle uygulamaya başladığı yeni ekonomi modeliyle yatırımı, üretimi, istihdamı ve cari fazlayı artırmaya yönelik adımlar atılmaktadır.

Karadeniz gazının devreye girmesi ve Türkiye’nin yenilenebilir enerjide Avrupa’da beşinci dünyada on ikinci sıraya gelmesi de yine hem enerji arz güvenliğini artırırken cari açık üzerinden ekonomi güvenliğini de artırıcı bir etki oluşturmaktadır.

Sonuç olarak, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafya Türkiye’nin dış ve ekonomi politikalarını doğrudan etkiliyor. Türkiye bunun farkına vardı ve bu doğrultuda sert ve yumuşak güç unsurlarını kullanıyor. Etkilerini de göremeye başladı…