Çocukların dünyası ve Batman Üniversitesi
Batman;
hayatımda güzelliklerin şehri olmuştur hep. 6.sı düzenlenen fuar vesilesiyle
gittiğim şehir yine tüm sıcaklığıyla kucakladı beni.
İlk durağımız Batman Üniversitesi Batı Raman
kampüsü, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu idi.
‘’Bilgiyi enerjiye dönüştüren’’ sloganıyla
büyüyen üniversitemizde ‘’Çocukların Eşsiz Dünyası’’ konulu bir
konferans gerçekleştirdik.
Çocukluk insanın en özel zaman dilimidir. Bu
eşsizliğe hepimiz farklı alanlarda farklı şekillerde şahit oluyoruz.
Anne, baba, dede, nine, hala, amca, teyze, dayı,
öğretmen, kuruluş, kurum sahipleri ve daha birçok rolle farklı ortamlarda
çocuklarla hemhâlız.
Çocukları hayata alıştırırken bizim de
onlardan öğrendiğimiz çokça şey var. Netliğin, samimiyetin sembolü olan
çocukların eşsiz dünyalarının bozulmadan kalabilmesi için yetişkinlere iki
önemli görev düşüyor.
-Bu eşsizliği fark etmek
-Bu eşsizliği korumak
Her çocuk kendi potansiyeliyle hayata anlam katar.
Bunu fark edecek ilgi ve merak oluşturacak ise, aile ve öğretmenlerdir. Bu
bağlamda rol model ilişkilerimizde çocukları kattığımız işler, onların
işlenmesine vesile olacaktır.
Öne çıkardıklarımız ne üzere ise, ruhun kabulü
o yönde olacak ve ruh kendini o yönde geliştirecektir.
İnsan sıkça yaptığı şeye alışır, alıştığı
şeyde de devam etmeyi sever.
Çocukların ruhunda da öne çıkanlar yavaş yavaş
iz bırakacak olup, alışma sürecini de beraberinde getirecektir. Gün gelir ki,
derinlik boyutu hayat biçimi olur.
Hayalleri de bu çerçevede olacaktır. ‘’Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk’’
demiştir Edip Cansever. İşte hepimiz dönüp dönüp ona bakarız.
Sadece akademik başarıya şartlanmadan
sevgiyi kana kana yaşayan çocuklar, ebeveynlerinin sarılıp öpmediği, konuşmaya
vakit bulamadığı çocuklardan daha öndedir hayatta.
Çocuklar eşsiz dünyalarında bağımsız fikir
sahibi olabilmelidirler. Bu da en çok okuma alışkanlığı kazanmakla mümkündür.
Okumak; onların akademik başarısını
yükselttiği gibi dünyalarının boyutunu da büyütür.
Kültürel etkileşimler, resim, müzik, yazı,
sanatın tüm kolları, spor dalları yine onların eşsiz dünyasında çoraklığı
önler, gönül verimini en yüksek hale getirir.
Kendisiyle barışık çocukların yüzünden
tebessüm okunur, dillerinden hoş sohbetler dökülür.
Algı, zihin açıktır. Zihni açılan bir çocuğun
yolu açılır, yol açıldıkça çalışmayı sever. Çalışmayı sevdikçe üretir,
ürettikçe kazanır kazandırır. Kendine hedefler belirler bunun lezzetiyle
dünyadan lezzet alır.
İç dünyasındaki prangaları kırar özgür olur
özgürlüğü kuşanan çocuk meraklılarıyla kendini daha da çok geliştirir.
Çocukluk döneminde mümkün olduğu kadar aile
bireyleriyle birlikte olan, aktif etkinlikler yapan, isteklerin net
belirtildiği, konuşmaların kucaklaşmaların sımsıcak olduğu zeminde çocuklar
kararlılığı öğrenir. Nerede nasıl davranacağını bilen çocuklar ise geleceğin
emin adımlı gençleridir.
Konuşmalarımızla, anlattıklarımızla, beden dilimizle,
sevgimizle, yerinde disiplinle, sunduklarımızla bir çocuğun eşsiz dünyasına
dahil olabiliriz.
O tatlı dünyada bir fert olan yetişkinlere ne
mutlu.
Bir vesile davetine icabet ettiğimiz Batman
Üniversitesi akademisyenleri Ferhat Korkmaz ve Mehmet Akif Kay hocalarımıza,
bilhassa Batman günlüğümüzde mihmandarlık ve ev sahipliği yapan Mehmet Akif Kay
hocamızın ailesine Halime anneye kalbi şükranlarımı sunarım.
Emeği geçen
üniversite ekibine, hocalarımıza, katılım sağlayan sevgili öğrencilerimize
teşekkür ederim.
Çocuğu anlamaya dair verilen her çaba dünyaya
katacağımız en kutlu yolculuktur.
