Çin Kömür Yatırımlarını Sınırlandırmalı
Dünyanın birçok yerinde finansal kurumlar, atıl varlık riskine dayalı mağduriyetlerini sınırlamak için kömürden çekilirken Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü’nün (IEEFA) yayımladığı rapora göre; Çin’in Asya’daki kömür santrallarına devam eden desteği temiz enerji alanındaki liderliğini yıpratıyor. Rapor, küresel ölçekte yenilenebilir enerji devi Çin’in ülke sınırları dışındaki kömür santrallarının dörtte birini finanse ettiğini gösteriyor.
‘Yol Ayrımındaki Çin: Kömüre Desteğin Devamı Çin’in Temiz Enerji Liderliğini Yıpratıyor’ raporu, daha temiz ürün ve hizmetlerin ithalatında Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya’yı geride bırakarak bir numaraya ulaşan Çin’in, 27 ülkede çoğunlukla ithal kömürlü termik santral yatırımlarına verdiği yüksek miktardaki teşvikleri inceliyor.
Aralarında birçok kalkınma bankasının da bulunduğu çok sayıda finans devi kömürlü termik santralların atıl varlık haline gelme riski sebebiyle yatırım performanslarını düşük buluyor. Dünya Bankası, İngiltere’deki Standard Chartered, İtalya’daki Generali, Japonya’daki Nippon Life bankaları finansal sebeplerle kömürden elektrik üretimine sırt çevirmiş durumdalar.
IEEFA raporu, Çin’in kalkınma bankaları ve finansal enstitüleri ile devlet bankalarının Çin’in sınırları dışındaki 399 GW’lık kömür santrallarının dörtte birine (102GW) finansman sağladığını ya da teklif verdiğini ortaya koyuyor. Finansman, santralın yanı sıra ithalat yapılacak kömür madeni ve ilgili tren ya da liman altyapısı yatırımlarını da içeriyor.
Bangladeş, 7 milyar dolar finansman ve 14 GW kurulu güçlük proje stoğuyla Çin’in sağladığı finansman ve kurulu güçte ilk sırayı alıyor. Bangladeş’i Vietnam, Güney Afrika, Pakistan ve Endonezya takip ediyor.
Raporun yazarlarından C. Shearer; bu ülkeler, fosil yakıt ithalatı ve santralların sahibinin ya da stratejik ortağının Çin olması sebebiyle; güneş, rüzgâr ve enerji verimliliği maliyetlerinin ithal kömür santrallarından daha ucuz hale geldiği bir zamanda yüksek miktarda dış finansmanın itici etkisine maruz kaldığını belirtiyor.
Rapor, aynı zamanda Çin’in dışarıya sağladığı kömür finansmanının kamu bankaları aracılığıyla verildiği ve kamu iktisadi teşekkülü tarafından desteklendiğini ve santralların inşası sürecinde Çin işgücüne dayanarak gerçekleşeceğine işaret ediyor. Bu ülkeler Çin’in kömür finansmanını kabul ederek, toplam maliyetin yenilenebilir enerji alternatiflerine yatırımla kıyaslandığında deflasyon etkisine yol açması sebebiyle verimsiz bir anlaşma yapıyor.
Çin’in planladığı kömür projelerinin büyük çoğunluğunun finansal kapanışının tamamlanmadığı bu ülkelerde, anlaşmaların iptal olması da ihtimaller dahilinde. Çin finansmanının tamamlanmadığı ülkeler enerji piyasalarını, yenilenebilir enerjiyi destekleyecek şekilde şebeke altyapısını iyileştirmek üzerine yeniden odaklamaları gerekiyor.
IEEFA, yenilenebilir enerji maliyetlerinin yeni kömür santrallarının altına düşmesi sebebiyle, küresel ısınmanın finansal maliyetini herkesin üstlendiği bir dünyada, miadı dolmuş ve pahalı termik santrallar yerine, daha ucuz olan sıfır-emisyonlu enerjilere yapılacak özel sektör yatırımlarının daha akılcı bir yol olduğunun altını çiziyor.
Çin’in, ülkesi dışındaki kömür yatırımlarını resmi olarak sınırlandırması ve daha ucuz olan yenilenebilir enerjiler ile şebeke teknolojilerini teşvik edecek yatırımlara yönelmesi gerekiyor.