Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.59
Gram Altın
2478.53
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

07 Aralık 2022

CHP'nin İkinci Yüzyılı

Bir mani olmazsa önümüzdeki 6 ay içinde Türkiye Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerini tamamlamış olacak. 2018 seçimlerinin üzerinden 4,5 yıl geçti dolayısıyla önümüzdeki aylar çok ama çok hararetli geçecek.

Bu seçimler YÜZYILIN SEÇİMLERİ olarak tarihe geçecek. 100 yıl önce kurulan Türkiye Cumhuriyeti önümüzdeki aylarda 2. yüzyılına girmiş olacak. Bu açıdan bakıldığında bütün iddialı partilerin gönlünde 100. yılında ülkeyi yönetmek olması gayet makul bir temennidir.

Kimi partiler 100 yıl önceki kuruluş felsefesini sürdürmeyi isterken, kimileri de yeni yüzyılı geçen yüzyılın olumsuzluklarından kurtulmuş olarak görmeyi hedeflemektedir.

Bu seçimlerin önemli bir sebebi de partilerin hayatta kalmaları ile alakalıdır. Çünkü bu seçimleri kaybedip, “5 yıl sonraki seçimlere kadar çalışalım…” diyecek bir mesela İYİ Parti, bir DEVA ya da GELECEK Partisi düşünülemez. Buna rıza gösterecek bir kitleden yoksun partilerin teşkilatları da bekleyin, beş yıl sonra bahar gelecek, diyecek halleri yok. Bu yüzden kimi partilerin hayat-memat meselesi olması bu seçimi daha bir “kırdılı” geçirecek.

Nasıl mı?

Şöyle anlatayım:

Eski başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bilerek basına yansıttığı şekliyle, “cumhurbaşkanlığı ve başbakanlık uçağıyla uyuşturucu taşındı” açıklamasını hatırlatırım. Olayın Davutoğlu’nun açıklamasının detaylarındaki aslı, daha önce cumhurbaşkanları ve başbakanların kullandıkları uçak çok eskimiş, kullanılamaz hale gelmiş ve bu uçak satılmış. Satıldıktan sonra uçakla uyuşturucu taşınmış. Ama basına özellikle paslanan taraf Sedat Peker’e özenen bir yöntemle, “devletin uçağı uyuşturucu taşıdı(!)” şeklindeydi. Geçelim Davutoğlu’nu, bu kadar bile fazla.

Evet, Kılıçdaroğlu haftalardır “3 Aralık’ı bekleyin” diyordu. 3 Aralık günü İKİNCİ YÜZYILA ÇAĞRI diye onlarca başlıkta topladığı seçim manifestosunu açıkladı. CHP bu açıklama ile Cumhuriyetin ikinci yüzyılında iktidar olmaları halinde neler yapacaklarını açıkladı. Maddeler üzerinde durmayacağım, milletin takdiri her zaman kabulümüzdür lakin söz konusu CHP olunca tezekkür etmek kolaylaşıyor çünkü CHP’nin geçmişi var bu ülkede, izi var bu millette. Bu yüzden geçen yüzyılın CHP’sine bakarak 2. Yüzyıl’daki CHP’yi değerlendirebiliriz.

CHP’nin birinci yüzyılına bakıp İkinci Yüzyılını değerlendirelim:

CHP’nin İkinci Genel Başkanı İsmet İnönü ABD mandasını istedi. Bu tutmayınca İngilizlerden valilik talebinde bulundu,

Musollini’ye hediye ettiği Ege Adaları’nın Yunanistan’a geçmesini sağladı,

Şapka giymediği için vatandaşları idam etti,

Çarşaf giyen hanımları cezaevine tıktı,

Evinde Kur’an-ı Kerim bulunduranları hapishanelere attı,

Mevlid okumayı yasakladı,

Ezanı Türkçeleştirdi,

Laiklik gerekçesiyle dindarları ezim ezim ezdi,

Alevileri doğduklarına pişman etti,

Kürtleri yok saydı,

Çerkezler’i geldikleri yere göndermek istedi,

Azerbaycan âlimlerini idam edilmek üzere Ruslara teslim etti,

Ekmek karne ile dağıtılıyordu,

Uçak yapan Türkleri Amerika hatırı için itibarsızlaştırılarak uçak fabrikalarını da kapattı,

Sanayinin lafını etmedi, bunun yerine Avrupa’dan tarım ürünleri ithal etti.

Listeyi uzatabiliriz. CHP Birinci Yüzyılında yukarıda saydığım icraatlara imza attı. Yani istisnai durumlar dışında (mesela Atatürk, İnönü ‘Amerikan mandası isteyelim’ deyince buna karşı çıkmıştı) CHP’nin iktidar olduğu dönemlerde millet yararına, devlet yararına değil, sadece ve yalnızca batılı şeflerinin yararına icraatlarda bulundu.

İşte bu CHP İKİNCİ YÜZYILA ÇAĞRI diye maddeler sıralıyor…

Gelin beraber 2. Yüzyıl diyen CHP'ye üç soru soralım:

1) Jeremy Rifkin adındaki Amerikalı neden CHP’ye ekonomi danışmanı oldu? IMF adına mı, yoksa uluslarüstü küresel güçler adına mı? Çünkü bir ülkenin ekonomisinin bağımsızlığı o ülkenin bekası ile direkt alakalıdır.

2) Mesela CHP savunma sanayimiz konusunda hangi projelere sahip?

CHP de biliyor ki bir devlet silahını dışarıdan alıyorsa o devletin geleceği yoktur. Türkiye gibi bir devletseniz ve bu jeostratejik ve jeopolitike sahipseniz milli silahlarınız yoksa büyük güçler sizi asla rahat bırakmazlar.

3) CHP Doğu Akdeniz ve/ya Suriye konusunda ne düşünüyor?

Bunu neden mi merak ediyorum?

Çünkü bugüne kadar CHP’nin bu konular hakkında Türkiye lehine bir tek açıklaması olmadı da ondan.