CHP’nin bakış açısı komiktir
CUMHURİYET Halk Partisi’nin, ben bu memlekete tek bir faydasını görmedim. Bırakın faydayı, zarar vermesinler yeter diyoruz ama onu da göremiyoruz ne yazık ki…
CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, dün Parti Meclisi’nde konuşurken söylediklerini dikkatle dinledim ve şaşkına döndüm…
"Biz toplumun her kesimini kapsayan bir siyaseti hayata geçirmek istiyoruz, bunun mücadelesini veriyoruz" dedi Kemal bey…
Ancak bugüne kadar CHP’nin, toplumun her kesimini kucaklayan bir hareketini görmedik. Tam tersine PKK’nın siyaset bahçesi HDP’de gezintiye çıktığını gördük.
Sorunları çözeceklermiş!
"Cumhuriyet Halk Partisinin Parti Meclisi üyeleri olarak Türkiye'nin 18 yıldır çözülemeyen, belki de onlarca yıldır çözülemeyen sorunlarının çözümüne talibiz"
Kemal bey şunu unutuyor. Talip olmak yetmiyor sorunları çözmek için. Vatandaşın buna inanması gerekiyor. Ne yazık ki vatandaş CHP’ye inanmadığı ve güvenmediği için yıllardır iktidar ehliyeti vermiyor.
Mal varlıkları polemiği
"Biz siyaseti halka hizmet aracı olarak görüyoruz. Bu nedenle biz siyaset yaparken zenginleşmiyoruz aslında mal varlığımızı açıklıyoruz ama onlar korkularından mal varlıklarını bile açıklayamıyorlar"
Bu sözleri de tam bir sallama… Zira her siyaset adamı, mal varlığını bildirmek zorunda…
Hangi sorunu çözmüşler!
Kemal Bey’in
"18 yıldır yönetiyorlar, Türkiye'nin hangi sorununu çözdüler? Bana bir Allah'ın kulu çıkıp desin ki 'Türkiye'nin şu sorunu vardı ve ben bu sorunu çözdüm.' Hangi sorunu? Yok böyle bir şey"
Vallahi inanılır gibi değil… Son 20 yılda, AK Parti’nin çözdüğü meseleler saymakla bitmez… DGM’lerin kaldırılması… Başörtü sorunun çözümü, para tuzağı dershanelerin kapatılması… İMF cenderesinin kırılması, terör odaklarının bellerinin kırılması, Otoyollar, duble yollar, beğenmedikleri şehir hastaneleri, Kilometrelerce uzunlukta açılan tünellerle uzun yolların kısaltılması… Aşağı yukarı her şehre bir havaalanı… Ve daha neler neler.. Tabii bunları görmemek için kör olmak gerekiyor..
Kaybedilen seçimler
Muharrem İnce’nin söylediği gibi, Çıkmışsın adam seni yenmiş, çıkmışsın yenmiş, 8 kere 10 kere yenmiş. Vatandaş da bunu bildiği için senin yenilgilerine istikrar kazandırmış!.. Şayet Erdoğan, senin gibi 8-10 değil, peş peşe sadece 2 seçim kaybetseydi, siz ve sizin cepheniz neler demezdi ki…
Neden gelmediniz?
Ayasofya Camii’nin yeniden ibadete açılışına davet edildiğiniz halde neden gelmediniz Bay Kemal!... Yüreğiniz Ayasofya’da Cuma Namazı kılmaya yetmedi mi yoksa… İçinizde iman kırıntısı olsaydı, eminim ki mutlaka gelirdiniz… Sayın Muharrem İnce bile geldi vatandaşın arasında kıldı namazını… Siz de en azından Sayın Başkan Erdoğan’la birlikte içeride kılmaz dışarıda kılardınız ve hiç olmazsa o coşkuya şahitlik ederdiniz… Ama siz de öyle bir şevk yok ki gelesiniz…
Temiz ahlak mı?
Kemal Bey’in çok komik bir sözüyle yazımı bitiriyorum:
"Siyaseti temiz, ahlaklı zeminde yürütmek zorundayız"
Kaset kumpasıyla CHP’nin başına geçen Kemal Bey’in, “Temiz siyaset ahlakından” bahsetmesi son derece dramatik bir durumdur…
İnsan önce kendisinin liderlik koltuğuna oturuşunun temiz olup olmadığına bakar öyle değil mi?