CHP'nin atanmış başkanı yanlış yapıyor!
Türkiye üzerindeki her oyunları bozuldukça eskisinden daha şedit taarruza geçenlere karşı uyarılarımız devam ediyor. Tüm desiselerin boşa çıkarılmasının tek yolunun milli reflekslerde birleşmek olduğunu defaatle söyledik, söyleyeceğiz!
15 Temmuz ruhu olarak ortaya çıkan durum, milli refleks tabirimizle tam bir örtüşme göstermekte. FETÖ'nün kirli oyunlarıyla CHP'ye baş edilmiş Kılıçdaroğlu'nun, gelen talimatla bu ruhtan hızla uzaklaşması şaşırtıcı değil.
Hoş, Atatürk'ün partisini bir tür HDP müttefiki, gizli destek örgütüne çeviren Kılıçdaroğlu'nun, tabanının milli ruhta bütünleşmesi ihtimalinden korkmasını anlayabiliriz!
Atatürk'ün partisinin düştüğü hal, sadece bununla sınırlı kalsa iyidir ama işin bir de FETÖ kısmı bulunur. Hakikaten CHP tabanı, FETÖ ile mücadele kapsamında Kılıçdaroğlu'nun mihmandarlarının gözaltına alınmalarını nasıl yorumlar, yapıdaki bariz eksen kaymasını neden görmezden gelir?
Medyanın, muhalif siyasetin elemanlarının belli aralıklarla "AK Parti içindeki paraleller deşifre edilsin" diye atağa geçmelerine mukabil CHP'deki FETÖ'cülerin -en başta kendi tabanı dahil olmak üzere- ciddi bir şekilde gündeme gelmemesindeki amil nedir?
FETÖ'cülerin 17-25 Aralık yaşamış bir AK Parti'den ziyade paralele kucak açmış bir CHP'de daha kolay mevzilenmeleri ihtimali neden göz ardı edilir?
AK Partinin FETÖ'cülerden azade olduğu iddiasında değiliz elbet, lakin kaset ile başkan yapılmış birinin oylarını artırması için FETÖ davetkarlığını da unutmuş değiliz!
Medyanın, CHP'nin atanmış başkanı Kılıçdaroğlu'nu koşulsuz koruma-kollama refleksi her seferinde spontane mi gelişir yoksa patronlarının emri midir tartışılabilir. Lakin medyanın muhatabına göre kullandığı dil, verdiği mesajın değişmesi neye inandığı mühim olmayan vicdan sahiplerinin dikkatinden kaçmamaktadır.
Merhum Erbakan'ı, "kanlı mı olacak kansız mı" sözü üzerinden linç eden, bunu darbeye gerekçe gösteren aynı medyanın Kılıçdaroğlu'nun, "Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremeyiz" sözlerini savunmasını tarih kaydetmedi mi zannediyorsunuz?
Yahut yine atanmış ana muhalefet partisi genel başkanının: "Pazartesiden itibaren televizyonu izleyin, meclisteki mücadelemizi göreceksiniz" demesiyle meclisteki CHP vandalizmini neden bağdaştırmaz!
Isırılan bacağın, kırılan burnun, gırtlaklamaların, ayakkabı ile üzerine çıkılmış koltukların, yerinden sökülen 250 kg'lık kürsünün, kaybolan 15 bin euroluk mikrofonun, havada uçuşan saksıların baş müsebbibini aramaz!
Derdimiz CHP'li tavanın tüm günahını atanmış başkana yüklemek değil tabii.
CHP tabanının, partinin evrildiği noktayı görmemelerine taaccübümüz devam etse de maksadımız bizdeki -bir kısım medyanın- çifte standardını hatırlatmak!
Medyanın karnesini puanlarken CHP'li pedofili gazetecinin neden gündem dışı bırakıldığını da hesaba katsak mı? Sahi bunlar, çocuk tacizcisi CHP'linin gazetecilik sıfatına dayanarak "özgür basın, özgür gazeteci" sloganıyla serbest bırakılmasını da istemezler değil mi?
Tamam, tamam; biraz abarttığımın farkındayım! Ama bazen gerçeğe dikkat çekmek için mübalağa iyidir! Neye inanırsanız inanın nasıl yaşarsanız yaşayın, vicdanınızı hakem tayin ederek akıl ve muhakemeden, adaletten ayrılmayın desem beni af eder misinizJ
Twitter.com/sabihadogann
