CHP, Alevilerin temsil krizini çözebilir mi?
AK Parti, 13 yıldır iktidarda olmanın getirdiği özgüvenle adaylarını belirledi.
Listeler hazırlanırken "Vefa", "Yetkinlik", "Eğitim", "Heyecan" ve "İdealizm" gibi parametreler gözetilmiş.
Listeleri domine eden bu etmenlerin yanı sıra geçmişteki "Paralel tecrübe"nin de etkisiyle "sadakat" konusunun da önemli bir belirleyici olduğu görülüyor.
***
AK Parti'nin üç dönem kuralı nedeniyle parti içinde dinamizmi yenileme gücü var.
Seçmeni pek ilgilendirmiyor tabi bu durum.
Çünkü seçmen, adaydan ziyade partisine oyunu veriyor.
Türkiye'deki siyasal sistemin seçmen sosyolojisine yüklediği bir psikoloji bu.
Çünkü seçmen daha çok, "istikrar" ve "ekonomik gidişat" gibi "reel" parametreleri önceliyor.
***
Ancak aynı şeyi diğer partiler için söylemek pek mümkün değil.
Örneğin CHP!
CHP'de bariz bir 'panik havası" var. Daha çok, HDP'nin Alevi oylarına çengel atmasından kaynaklanan bir panik bu!
Kılıçdaroğlu, 2010 yılında 'Paralel kaset' kumpasıyla CHP'nin başından gönderilen Baykal'ın yerine geldi.
Ve 5 yıldır hiç durmadan "parti içi temizlik" yapıyor.
Baykal'ın ardından önce 'derin CHP' olarak bilinen 'Önder Sav ve kliği' pasifize edidi.
Daha sonra partideki ulusalcılar, yavaş yavaş dışlandı.
30 Mart yerel seçimlerinde Mustafa Sarıgül'ü CHP'ye monte eden Adnan Keskin de "Ön seçim" ayağıyla diskalifiye edildi partiden.
Zaten yerel seçimlerde CHP İstanbul teşkilatının çalışmadığı, Sarıgül'ün de taşıma seçmenle kampanya yürüttüğü bilinen bir gerçek.
Seçimin ardından Şişli'de Belediye Başkan Yardımcısı olan Mustafa Sarıgül'ün oğlu Emir Sarıgül de Hürriyet Gazetesi'nin olağanüstü çabaları ile daha sonra görevinden istifa etti.
Sarıgül de İstanbul 2. Bölge 9. Sıradan yer bulabildi kendisine.
2011 seçimlerinde CHP İstanbul 2. Bölgeden 9 milletvekili çıkarmıştı.
Eğer o bölgede seçimlere fazla asılmazlarsa veya en küçük aksilikte Sarıgül ismi de seçilemeyecek ve siyaseten tarih olacak.
***
Gezi olaylarından bu yana sokağa dökülen ve hayatını kaybedenlerin hep "Alevi kimliğine" sahip insanlar olduğu görüldü.
Türklerin, Kürtlerin, dindarların, solcuların, sağcıların vs. kendini temsil ettiğine inandığı partiler var.
Ancak Aleviler, Kılıçdaroğlu'nun Alevi olmasından dolayı umutlandıkları ve bel bağladıkları CHP'nin, böyle bir temsiliyet gücü taşımadığına inandı.
O nedenle Gezi'de Kılıçdaroğlu'na dahi tavır koyarak onu meydana sokmadı.
Gezi türevi eylemlerin de 'kalkışma' ve 'vandalizme' varmasında hep bu temsiliyet krizinin etkili olduğu söylenebilir.
Şimdi CHP'nin Karadeniz bölgesinde bile Alevi adayları tercih etmesinin veya söylendiği gibi ön seçimlerde oy kullanmadan önce CHP üyelerinin Alevi dedelerince yönlendirildiği iddialarını bir kez daha düşünmek gerekiyor.
Alevi Çalıştayları sonuçsuz kalsa da bu konuda "Bir şeyler" yapmak için gayret gösteren AK Parti Hükümetleri kadar bile gayret göstermeyen CHP, bakalım bundan sonra Alevilerin bu temsiliyet krizini çözebilecek mi?
Eğer bunu başarır ve diğer seçmeni de ikna ederse CHP, Aleviler üzerinden kardeşliğimize kan bulaştırmaya çalışan karanlık dış odakların oyunlarını bozabilir.
Ama "Mezhepçi" bir politikayla kendini dar bir alana hapsederse CHP için sonun başlangıcı oluru2026