Cesur Duruş
"Başaramayacaksınız, milletimizi bölemeyeceksiniz, bayrağımızı indiremeyeceksiniz, vatanımızı parçalayamayacaksınız, devletimizi yıkamayacaksınız, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz, bu halka boyunduruk vuramayacaksınız, bin yıldır yürüdüğümüz bu yoldan bizi geri döndüremeyeceksiniz, ülkemizi hedeflerinden vazgeçiremeyeceksiniz." (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan)
İstila ettiğiniz ülkelerin mazlum insanlarını yok edemediniz, sömürdüğünüz topraklar size yar olmadı. Asya, Afrika, Ortadoğu'da, yeryüzü coğrafyasında akıttığınız kanlar sel olup aktı. Yine de galip gelemediniz. İnsafsızca, ahlaksızca, hayasızca, pervasızca dünyaya düzen vermeye kalktınız. Mağdurların yanında değil, katillerin, zalimlerin, diktatörlerin yanında durdunuz. Katlettiğiniz bebekler kabusunuz oldu, rahat uyuyamayacaksınız.
Arsızlık, haksızlık, hırsızlık, teröristlik yaptınız. Uygarlık taslayıp insanları katlettiniz. Türkiye gibi, devleti ve milletiyle onurlu bir şekilde karşınızda dik duran ülkeler sizi kahretti, çıldırttı. Bunu hazmedemediniz. Eski lanetli huyunuzla cennet vatanımızı karıştırmaya kalkıştınız. Büyük bir Osmanlı şamarı yediniz. Kuklalarınız, robotlarınız beceremedi. Sizin soysuz çocuklarınız başaramadı. Her kuşunun etinin yenmediğini anlamadınız, anlayamayacaksınız.
O kibirli bakışınızla, o kalleş duruşunuzla, o iğrenç yüzünüzle artık her yerde sırıtıyorsunuz. Tuzaklarınız, kirli projeleriniz, alçaklıklarınız anlaşılmıyor sanmayın, bütün dünya size acıyarak, iğrenerek bakıyor. Siz ki eşref-i mahlukat olan insanı incittiniz, ona zulmü reva gördünüz. Türlü karanlık hesapların içine girdiniz. O şeytanlaşan ruhunuzla, engereğe benzeyen kollarınızla çiçek bahçesi olan ülkemizi karıştırıp huzurumuzu bozmak istediniz. İfsat edemeyeceksiniz.
Kabile devletlerde türlü oyunlar kurup masum insanların kanlarını emdiniz. İslam ülkelerini kendinize hedef yaptınız. Müslümanların kalelerini tek tek düşürmek istediniz. Türkiye'yi de kolay lokma sandınız. Sizin iki yüzyıllık bütün maziniz, bizim onlarca imparatorluktan sonuncusu olan Osmanlı Devleti'nin son iki asrına ancak tekabül ediyor. Bunu hiç düşünemediniz. Kiminle aşık attığınızı hesap edemediniz, cihangir milleti yenemeyeceksiniz.
Siz ölüme meydan okuyan cengaverleri gördünüz mü? Bayrak için, vatan için, ezan için toprağa düşen kahramanlarımızı büyümüş gözlerinizle fark ettiniz mi? Asker kisvesine bürünmüş hainlerin kullandığı tankların altına girip üstüne çıkan yiğitleri, uçak kovalayan nineleri, helikopter taşlayan dedeleri fark ettiniz mi? Siz ki ölümden çok korkarsınız, mermilere meydan okuyan insanları gördünüz. Sizi irkilten o şanlı mücadelemiz, bize şehadettir hayal edemezsiniz.
Sizin mekanik sesleriniz, soğuk bakışlarınız, fabrika gürültüleriniz, göklere uzanan binalarınız umurumuzda değil. Biz bir türküyle hüzünlenir, bir şarkıyla sevdalanır, bir ilahiyle hislenir, bir marşla ayağa kalkarız. Besmele çekip ölümüne yürür gideriz. Karşımızdakileri umursamayız. Zira ömür bizim için nasip, hayat elimizde emanet, vatan mukaddes ve kutlu bir armağandır. Mukaddeslerimiz için ölmek mukadderse çekinmeyiz. Kavrayamazsınız.
Türkiye'm, Çanakkale Harbi gibi, İstiklal Savaşı gibi büyük bir tarih yazdı. Cumhurbaşkanı ve Başkomutanın önderliğinde halkıyla, meclisiyle, ordusuyla, polisiyle, basınıyla, Diyanet'iyle, parlamenterleriyle, siyasi partileriyle, iş dünyasıyla, 81 vilayetiyle büyük bir destana imza attı. Silahlarını ve tanklarını masum halka yöneltmiş hain terörist cunta mensupları, ağır bir mağlubiyet aldı. Bu destanı yazan şehit ve gazileri asla unutamayacaksınız.
Bizi yalnız mı sanıyorsunuz? Yüce Rabbimiz var. Camilerimiz, minarelerimiz, dağlarımız, ovalarımız var. Gönül coğrafyamızdan, Bosna'dan, Kırım'dan, Gazze'den, Karabağ'dan, Urumçi'den, Bağdat'tan, Şam'dan, Kerkük'ten kabul edilesi dualar yetişiyor. Mazlumların sığınağı Türkiye'mizin ebediyen yaşaması için varını yoğunu verecek din kardeşlerimiz var. İşte bu farkı göremediniz, bizim büyük gücümüzü hiçbir zaman hissedemeyeceksiniz.
Sizin FETÖ'nuz, PKK'nız, DAEŞ'iniz, YPG'niz varsa bizim de bilenmiş yüreklerimiz, çelikleşen paslanmaz bakışlarımız, kavi imanımız, kahraman halkımız, inançlı gençliğimiz var. Milletimiz kenetlendi. Kardeşlik şuuru yaygınlaştı. Parti, grup, hizip farklılığı yok. Sağcısı solcusu, alevisi sünnisi, dindarı laiki herkes bir arada, dayanışma içinde. Bu azimli ve kararlı milleti maddeci ruhunuz, çıkarcı kalbiniz ve soğuk dünyanız anlayamayacaksınız.
Dinimiz, Kitabımız, Devletimiz, Milletimiz, Bayrağımız bizim vazgeçilmezlerimizdir. Ezanımız, ordumuz, geleceğimiz, çocuklarımız, Türkiye'miz için çok kıymetli. Şaklabanlığını yaptığınız demokrasiyi biz yüzyıllardır içimize sindirmişiz, yaşıyoruz. Meydanları hınca hınç dolduran kalabalıklar vatanının ve hürriyetinin kavgasını veriyor. Topunuz birden gelin milli birlik, beraberlik ruhumuzu asla söndüremeyecek, bizi yenemeyeceksiniz. Ey karanlık güçler, bu aydınlık güzel ülkeyi bitiremeyeceksiniz. Bin yıldır İslam'ın sancaktarlığını yapan Türkiye'mizi asla yere düşüremeyeceksiniz.