Dolar (USD)
34.75
Euro (EUR)
36.49
Gram Altın
2950.88
BIST 100
9876.14
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
01 Eylül 2024

​Cemil Tugay'ı da balıklar alkışlayacak

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, ölü balıklar için tarihe geçecek açıklama yaptı: “Ölen balıklar buraya ait değil, gemilerle taşınmıştır, baskın tür olmuştur…” Gelin size ağlanacak halimizi açıklamaya çalışayım, güler misiniz, ağlar mısınız bilemem! Sürçü lisan olursa; ne bilim belki de kelimeler başka yerlerden gemilerle gelmiş ve baskın kelimeler olmuştur…

Ah başkanım ah! O balıkları Amerika ve Avrupa göndermemiştir. Çünkü onlar günahlarını bile vermezler. Verseler artıklarını, zehirlerini verirler… Olsa olsa bu balıkları gönderen Latin Amerika’dır. Bu durumda başka bir vahim durum ortaya çıkıyor: Solcu solcuya böyle kelek yapmaz! Kalkıp berduş ve türü bozuk balıkları toplayıp, gemilere bindirip, İzmir’e göndermez! Solculukta bitmiş Cemil başkanım! Ta oralardan Latin rüzgârıyla balık gönder, o balıklar İzmir körfezinden Bayraklı kıyılarına gelsin Bayraklı’nın, Karşıyaka’nın tertemiz ve cillop gibi kıyılarına, masmavi denizine vurulsun; aşırı oksijen çarpsın, bayılsın ve suda boğulsunlar... Vay namussuz balıklar vay! Vay solcu başkanımız için ve tertemiz körfez için bir pankart dahi açamamış balıklar vay!

İzmir Körfezi’nin türü olmayan terbiyesiz – töresiz balıklar, Latin müziği eşliğinde ve kafa güzel bir şekilde okyanus ötesinden bir gemiye doldurulmuş ve yol boyunca da boş durmamış çoğala çoğala İzmir Körfezi’ne gelmişlerdir… Zaten İzmir’in kimyasal yüklü çok fazla balıkları var. Siz neden ta uzaklardan çıkıp geliyorsunuz ki? Bari faşist ve kapitalist Amerika ve batı kıyılarına gideydiniz…

Ah gözün çıksın o berduş balıkları getiren geminin! Titanik Gemisi geminize çarpa ve yamulaydınız, bataydınız da buralara kadar gelmeseydiniz. Oldu mu emekçi balık kardeşlerimiz; bakın emekçi üstelik doktor olduğu için temizliğe İzmirliden çok daha önem veren Cemil başkanımızı çok mahcup ettiniz... O ki geldiniz, yiyeydiniz, içeydiniz sol yüzgeçleriniz havada, geldiğiniz gibi gideydiniz… Geldiniz de ne oldu? Sanki İzmir’in köy olmaktan kurtulmasına (!) sevinip kendinizden mi geçtiniz… Bir görseydiniz ne projeler yapılacağını, vaat edilenlerin dışında; körfez alttan üsten geçilecek, trafiğin beli kırılacak, mikrodalga duraklar gölgelikli ve daha insancıl olacak; hiçbir semte alt sınıf kalmayacak. Tertemiz bir İzmir’e dünyayı hayran bırakacaktı... Cemil başkan, canhıraş çalışıp, İzmir’i değil Ege’nin, dünyanın incisi yapacaktı... Ama fırsat vermiyorsunuz ki. Yollardan salına salına geçen İsrail’den gelmiş domuz sürüleri… Okyanus ötesinden gelen balık türü; Çin’den borularla gelen ağır metal yüklü ve malum artıklar dolu körfeze akan iğrenç akıntı vs. vs. Üstelik devletten tek bir yardım görmeden kendi imkânlarıyla orman yangınlarını söndürmüş (!) ve şimdi dağa – taşa; havada uçan kuşun kanadına ağaç dikecek, yaptığı tüm hizmetler Tunç Soyer’i bile kıskandıracaktı…

Che Guevara’nın devrimci ruhuna sahip balıklar aslında, CHP elinde Proletarya olmuş İzmir Körfezi’nin sahipsizliğine dayanamayarak ölmüşlerdir… Devrimi gerçekleştiremeden, pırıl pırıl dalgalarla körfeze başkaldırıyı yaşatamadan ve körfezi Proletarya olmaktan, kurtaramadan Bayraklı’ya karşı özgürlük savaşlarına son noktayı koydular... Konak Pier yakınından ve başka yerlerden faşistçe ve kapitalistçe üstelik tazyikle akan iğrenç akıntıları protesto ederek toplu ölüme ve toplu nefrete geçmişlerdir... Olsun İzmir’in Marşı ve sol yumruk havada hiç bitmeyen özgürlükçü umutları var... Öncekiler yapamadı, şimdide Cemil Tugay var. İmamoğlu’nu yapraklar alkışlamıştı, Cemil Tugay’ı da bu muhteşem cevabından dolayı türü bozuk balıklar alkışlayacaktır…

Ah başka tür balıklar; neden öldünüz ki? Azıcık yaşasaydınız; Bayraklı kıyıları o kadar mı berbattı, körfez o kadar mı çamurdu ki şöyle su yüzeyinden yukarıya doğru üst üste çıkıp, bir kule oluşturup:

“Aslan cemil başkanımız, İzmir’i mutlaka ama mutlaka ihya edecek başkanımız, körfezi bardağa koy iç berraklığında temizleyecek başkanımız!” pankartı açmadınız…

Ah ki fırsat verilse; önce bir dönem düşünüp, ikinci dönem karar verseler; sonraki dönemlerde ise artık İzmir’in talihine kalmış… Kurt, ulusundan gördüğünü işler. Cemil başkan ne yapsın ki; CHP’nin kitabında, proje üretip, gerçekleştiren belediyecilik ve hiç ayrım yapmadan, hizmet anlayışı yok ki; Cemil başkanda bakıp, heyecana gelip, daha iyilerini yapsın. Yıllarca tıp fakültesinde dirsek çürüt ve siyasete gir. Sonra da büyük bir hayal kırıklığı; iş yok ses yok tıp…

Son ve ciddi söz: İş ve hizmet yapmamak için seçilen belediye başkanları hangi partiden ve dünya görüşünden olursa olsunlar, istersen Ak Partili olsun; hizmet yapmadan ve şehirleri adam etmeden, sadece koltuk ve imkân keyfi çıkarıyorlar ve zaman geçiriyorlar ise büyük vebaldedirler… Bu kul hakkından onları hiçbir ideoloji ve inanç kurtaramaz! Bu arada yeri gelmişken şunu da belirtmekte fayda vardır: Görevini layıkıyla yapmayan ve aldıkları şehirleri akılcı çözüm ve hizmetlerle abat etmeyen başkanları devlet görevden alıp, gerçekten çalışacakları vazifelendirmiyor ise kaybeden şehirler olur, kaybeden insanlar olur ve de kaybeden devlet olur…