Büyükelçiler ve finoları
18 Ekim’de (iki ay önce) 10 büyükelçi Türkiye Cumhuriyeti’ne muhtıra vermeye kalkışmıştı. Artık finoları “iş” başaramadıklarından doğrudan kendileri saldırıya geçmişlerdi.
Türkiye
Cumhuriyeti boynuzlarını kırınca bu defa yine faiz lobisini harekete
geçirdiler.
Ağustos
2018’de de Londra’dan saldırmışlardı.
Finolar
pek keyifliler, kuyruk dövüyorlar altın ve döviz yükseliyor…
Yatırım
düşmanları meydanlara çıkmak için işaret bekliyorlar.
Gazete
ilanlarıyla ülkenin yönetimini belirledikleri günlerde zannediyorlar,
kendilerini.
Tefeciler,
stokçular, elbirliğiyle kaos peşindeler.
70’li
yıllarda bir litre akaryakıt alabilmek için saatlerce hatta günlerce akaryakıt
istasyonlarında sırada beklenirdi. Yağ, tüp, kömür lükstü. İktidar değişince
bir anda piyasada bolluk bereket oluşuverirdi.
50
sente muhtaç bir ülkeydi Türkiye…
1983-
1989 Turgut Özal döneminde ülke çağ atladı.
Özal’ın
1989’da şaibeli ölümüyle ülke, 1990’lı yılların karanlığına gömüldü, fail-i
meçhul cinayetlerle 28 Şubat sürecinin içine itildi.
1991’den
sonra terörün siyasi uzantıları dokunulmazlık zırhına büründürüldü.
1994
Nisan’ında 3lira olan dolar bir günde ( 3 saat içinde) 30 liraya yükseldi. İMF
Kemal Derviş’i görevlendirdi. Ekonomiden sorumlu bakan olarak işe başladı. 2001
yılının Ocak ve Şubat’ında (Anayasa kitapçığının fırlatılması da bunu
tetikledi.) Türkiye tarihinin en büyük ekonomik ve siyasi krizini yaşadı;
gecelik faiz yüzde 7000’lere yükseldi.
2002’de
erken genel seçimleriyle iktidar değişti ama finolar boş durmadılar;
cinayetlere ve ekonomik saldırılara devam ettiler. Ülkenin cumhurbaşkanı
seçimlerini sabote ettiler.
2013
Mayıs’ında Türkiye İMF’ye olan borcunun son taksitini ödedi, bombalar da
patlamaya başladı. Hatay’da 53 vatandaşımız şehit edildi. 27 Mayıs’ta Gezi
darbe girişimini devreye aldılar. Araçlar, mağazalar yağmalandı.300 milyon
dolar maddi zarar verdiler. Kur, faiz ve enflasyon yükseldi.
Yetmedi,
17-25 Aralık kumpasıyla yeni bir darbeye teşebbüs ettiler, büyük projeleri
yapan firmaların mal varlıklarına el koymaya kalkıştılar. Şimdi de yatırımları
engellemek için büyükelçilerinden yardım bekliyorlar.
Emperyalizm
2023 seçimlerinden dostlarının kazançlı çıkması için ekonomik ve siyasi
saldırısını tedricen artıracaktır. Çünkü bu seçim sadece Türkiye’nin değil
bölgenin, Afrika’nın ve Asya’nın da seçimidir. Güçlü bir Türkiye şer oyunlarını
bozmaktadır.
Türkiye,
güneyinde kurulmak istenen terör devletine / koridoruna asla müsaade
etmeyecektir. ABD, Suriye’de PKK/YPG’ye desteğini sürdürüyor. Türkiye’nin bu bölgede
yeni bir operasyon yapmaması için kur ve faiz baskısı kuruyorlar.
24
Temmuz 2020’te Ayasofya’nın camiye dönüşmesini 2020’nin faciası /
felaketlerinden gören zihniyet, Karabağ’dan Afrika’ya nüfuz alanını genişleten
bir Türkiye istemiyorlar.
Fuzuli
Havalimanı hizmete açıldı. (26 Ekim 2021)
Türk
Konseyi 8. Zirvesi'nde konseyin adı artık Türk Devletleri Teşkilatı olarak
değiştirildi.(12 Kasım 2021 Cuma…)
BAE
( 24 Kasım 2021) ve Türkmenistan anlaşmaları…(27 Kasım 2021)
3.
Türkiye- Afrika Ortaklık Zirvesi İstanbul’da 17 Aralık’ta toplandı.
Türkiye,
tam bağımsızlık yolunda emin adımlarla yürüyor.
Sayın
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan diyor ki:
"Tekraren
ifade ediyorum, başaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz, bayrağımızı
indiremeyeceksiniz, vatanımızı parçalayamayacaksınız, devletimizi
yıkamayacaksınız, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu ülkeye diz
çöktüremeyeceksiniz, bu halka boyunduruk vuramayacaksınız. 1000 ( bin) yıldır yürüdüğümüz bu yoldan bizi geri
döndüremeyeceksiniz, ülkemizi hedeflerinden vazgeçiremeyeceksiniz.”