Dolar (USD)
32.52
Euro (EUR)
34.79
Gram Altın
2474.73
BIST 100
9530.47
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

25 Nisan 2014

Büyük Türkiye'ye doğru

Müslüman milletlerin kendi refleksi ile toplu bir kıyım yapması söz konusu değildir.

Milliyetçilerin en klişe sloganı "Ya Allah, Bismillah Allahuekber"dir.

"Teşekkür ederim"in Kürtçe'deki karşılığı "Hade jite razı be" dir. (Allah razı olsun)

Geçmişte, Dersim'de, Erzurum'da, Maraş'ta, Sivas'ta olan "iş"lerde hep "organize" bir taraf, "derin" bir bağ vardır.

Birkaç taş atılır, birkaç lastik yanar ama "organize" tahrikler olmadıkça etnik temelli kitlesel bir çatışma-iç savaş çıkmaz bu ülkede. Hiç kimse, bin sene boyunca Ermeni, Süryani, Kürt, Türk, Laz veya Çerkes olduğu için komşusunu kesmeyi aklından geçirmemiştir.

Batı'da bir gecede on binlerce Katolik veya bir gecede 70 bin Ortodoks katledilmiştir ama bu coğrafyada olmamıştır.

Bu millet İttihatçılara kadar bin yıl birlikte yaşadığı, komşuluk yaptığı Ermeni komşusunun kılına bile dokunmadı.

Bu millet bin yıl boyunca komşusunu, dini, mezhebi veya etnik kökeni nedeniyle çoluk-çocuk katletmeyi aklından bile geçirmedi.

***

Ta ki birileri "karıştırana" kadar.

İttihatçılığın seküler, ırkçı damarı sahneye çıkana dek.

Balkanları, Kafkasları bitirip İmparatorluğu 'zip'leyen İttihatçıların (İ.T), 1915 tehciri 100 senedir başımıza dert. Oysaki Ermenilerle, 500 sene boyunca tek kavgamız yok.

Ermenistan veya tuzu kuru diaspora değil, aylık 3 kuruşa Türkiye'de kaçak işçilik yapan Ermenistan vatandaşları her gerilimde büyük korku yaşıyor.

***

Birçok meselede olduğu gibi 1915 Ermeni kırımı meselesinde de aynı hataya düşüyoruz. Tarihte yaşanan olayları, o zamanki şartlarıyla değerlendirmek yerine, istemesek bile çağdaş, modern ve aktüel bir zihinle yorumluyor, algılamaya çalışıyoruz.

Bu anakronik (çağ-dışı) tutumdan, tarihçilerin hemen hepsi şikayetçi; "Olayları, kendi tarihsellikleri ve konjonktörel özellikleri ile anlamaya çalışın" diyorlar.

Günümüzün kavramları ile tarih okuması yapmak, mesela 1915 Ermeni kırımını bugünkü kavramlarla tanımlamak da anakronizm değil midir?

***

En "objektif" tarihçi bile, gerçeğe ne kadar yaklaşabilir? Ermeni meselesini de kelle hesabından kurtarıp insan merkezli bir zemine çekmek için senelerimizi boş yere heba etmedik mi?

Neyin ne olduğunu kesin öğrenmek imkansız! Şecere çıkarmak, tehcirden dolanmak, mesaj yollamak, kelle saymak yerine "insan değişti mi ki, tarih değişsin" diye sormak lazım!

Ancak Müslümanlığın domine ettiği bu topraklarda yaşanan her acıyla helalleşmek yine Müslümanların boynunun borcudur.

***

Başbakan Erdoğan'ın 23 Nisan 2014'te yaptığı "Ermenilere taziye, tüm Osmanlı vatandaşlarına rahmet" dileme içerikli mesajı, tarihi bir kırılmanın göstergesidir.

Geçen yıl Newroz'da yapılan "Bin yıl" vurgusunun bu yıl da 1915 olayları için kullanılması, 90 yıldır bu toprakları kendi tarihinden koparmaya çalışanlara en iyi cevaptır.

Başbakan Erdoğan, bin yılımızdan kopmadığımızı, tarihimizde yaşadığımız acıyı da sevinci de üstlenerek dünyaya 90 yıllık çocuk değil çok daha büyük bir devlet olduğumuzu göstermiştir.

Millet olarak bu büyük düşünme, kardeşinin acısını paylaşma kararlılığını sürdürmenin, dünün veya bugünün meselesi olmadığını, çocuklarımızın yarınlarını da yeşerteceğini unutmayalımu2026