BÜYÜK İDEOLOJİK AKIM NE?
Türkiye'nin en büyük ideolojik grubu veya en yaygın akımı nedir derseniz Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı cevabını rahatlıkla verebilirim.
Bu karşıtlık öyle bir cereyan ki tek görüşleri, her yerde ve her konuda Erdoğan'ın suçlanması.
Diyelim özel bir işletmede yöneticilerin ihmali veya başka bir sebeple kaza mı oldu, hemen bir takım kişiler Erdoğan'a yükleniyorlar.
Veya gök boşanırcasına yağmur yağdı ve şehirlerimizden birini su bastı, sel caddeleri doldurdu diyelim. Hemen suçlu ilan ediliyor: Erdoğan.
Ya da beklenmedik bir başka kaza veya problem çıktığını varsayalım, yine Cumhurbaşkanımız suçlanıyor.
Tayyip beye sadece karşıtlık üzerine kurulu internet siteleri var, kitap ve dergiler çıkıyor.
Hemen tüm manşetleri ve hemen tüm yazarları Cumhurbaşkanımıza saldıran ve tirajları bir hayli yüksek olan gazeteler yayınlanıyor.
Bazı televizyon kanalları, radyo istasyonları sırf ona çatarak prim yapıyorlar.
Yine mecliste grubu olan partilere bakıyoruz, kendi fikirlerini ve çözüm önerilerini açıklamak yerine kameraların karşısına geçip Tayyip Erdoğan beyi eleştiriyorlar, karşı çıkıyorlar. Muhalefet demek sadece sanki ona çatmakmış gibi izlenim veriyorlar.
Recep Tayyip Erdoğan bey şimdi cumhurbaşkanı oldu. Yani siyasi parti üyesi değil artık. Ona karşıtlıkla kendisini ortaya koyan ve vücut bulan bu kadar gazete, dergi, siyasi parti ve başka odaklar ne yapacaklar, nasıl ayakta duracaklar merak içindeyim.
Gerçekten Türkiye'de en büyük ideolojik grup veya en yaygın akım nedir derseniz cevabı belli: Anti - Erdoğancılık.
İşin dikkat çekici yönü; sağcısıyla solcusuyla, dindar görüneniyle masonuyla, işçisiyle patronuyla, ulusalcısıyla beynelmilel olanla o kadar geniş yelpazede dizilenler aynı ideolojik potada erimeleri oldukça ilginç geliyor.
Bu kadar uğraşmalarına, düşmanlık etmelerine, takıntı haline getirmelerine, adeta saplantı yapmalarına rağmen Cumhurbaşkanımıza zarar veremiyorlar, gözden düşüremiyorlar.
Çünkü millet olanları görüyor. Tayyip beyin hizmetlerini biliyor ve onu çok seviyor. Onu dürüst olduğunu, asla yalana başvurmadığını, samimiyetini ve merhametli oluşunu halkımız görüyor. Millet sevdikçe de gönüllerdeki yerini muhafaza ediyor.