Büyü Devam Etmeli
Kadınlar hakkında yazı yazmaya başladığımda her nedense Oscar Wilde'nin şu sözünü hatırlıyorum. Ne diyordu Wilde "Akıllı bir adam kadınlar hakkında ne düşündüğünü söylemez." Zannedersem Wilde bu sözüyle akıllı adamdan ziyade kurnaz, sahada kendine oynayan adamlardan bahsetmiştir.
Neden böyle düşündüğümü soracak olursanız cevap vereyim. Oscar Wilde daha sonraki bir çok yazısında kadınlar hakkında konuşmuş biridir. Mesela şöyle bir sözü de var. "Bu dünyada kadınlar, erkeklerden daha iyi zaman geçirir. Çünkü onlara yasaklanmış çok zevk vardır." Wilde'nin buna benzer kadınlar üzerine söylediği bir kaç sözü daha var.
Biz de kadınlar üzerinde söz söylemeye başladığımızda Wilde'nin ilk sözüne değil ikinci sözüne atıfta bulunarak devam etmek istiyoruz. Kadınların ince, narin ve kibar duruşları onları sanat ve edebiyat üzerine yoğun çaba harcamalarına vesile oluyor.
Batı eksenli modernizmin kadına bakışı modern yaşama biçimiyle açıklanabilir. Bu teknolojiye olan inacı kadınları hürriyetlerinden çokça uzaklatırmıştır.Modernitenin kadınlara verdiği hürriyetin de kadınları yüceltmediğini en azından bu efsaneye inanmadığımı söylemek istiyorum. Batıda kadın çalışanların özellikle gazteci kadınların itirafları beni bunu söylemeye zorluyor. Nedir zorlandığım ifade?
"Fiziğini kullan, güzelliğini kullan, öne geç, para kazan, istediğini ele geçir."
İşte sözün bu tarafında Tahran özelinde kadınların fiziğini ve güzelliğini muhafaza etmesi önemlidir. Bunun yerine sanatlarıyla ön plana çıkması burada kültür ve sanat işleriyle uğraşan biri olarak dikkatimi çektiğini söylemeliyim. Ressam, hattat, ebru, musikişinas, tasarımcı ve daha bir çok sanat dalıyla uğraşan bu Tahranlı kadınların ortak özelliği sanatlarına samimi derece bağlı olmalarıdır. Öbür yanda da ülke şartları dolayısıyla fiziklerini ön plana değil sanatlarını ön plana çıkarıyorlar.
Bunlar arasında yeni tanıştığım "İdeman ve Deyyad" sanat gurubu üyelerini örnek verebilirim. Hepsi kadın olan bu sanatçıların "Ortak Dekorasyon ve Sanat" sergisi, kadın eli değince böyle güzel olur diyesim geldi. Bu sanatçılarımızın sergisi postmodern izlerin taşındığı ve eski eşyaların kullanım alanın tekrar sokulduğu sanat eserlerinden oluşuyordu. Ressam ve iç mimar olan bu bayan sanatçılarımızın isimleri Fatemeh Karamad, Pervaneh Darabi ve Fatemeh Ghanbariu2026 Bu Tahranlı sanatçılarımızın sergileri, günlük yaşamın içinden sıradan nesneleri resim ve çeşitli ev dekorasyonuyla geçmişten bugüne farklı bir temayı işlediğini söyleyebilirim. Eski eşyaların çöpe veya eskiciye verilmeden önce bunların bir sanat ürününe dönüştürülebileceği hususu da serginin bir diğer önemli mesajdır desek yerindedir.
Bu sanatçılarımızın sergide sunduğu tablolar, tematik öğelerle beslenmiş dinlenme koltukları, küçük kitaplıklar serginin odak noktasını oluşturuyor. Bu odak noktayı hiç şüphesiz aydınlatma cihazları destekliyor. Bu cihazların çoğunun eski su borularından yapıldığı da ayrıntılardan kaçmayan bir canlılık ifadesidir.
"Ortak Sanat ve Dekorasyon Sergisi" ve Tahranlı kadın sanatçılar hakkında şunları da söylemeliyiz.Üst üste yığılmış ve eskiciye gitmeyi bekleyen eskilerimiz, aslında kimliğini bilmediğimiz binlerce insanın yaşanmışlığını ifade eder. Bunlar tekrar kullanılmayı; yaşama dönmeyi bekleyen nesnelerdir. Bütün bunlar sanatçı olmak ve kadın olmakla ilgili olsa gerek. Sanat, kadını tüketim malzemesi olmaktan ve tüketmekten kurtarır. Kadın da sanata iade-i itibar verir.
Doğuya ait gizemleri korumaya çalışan Amerikalı bir yönetmenin sözleriyle sözümüzü bitirelim. "Magic must go on." Yani "Büyü devam etmeli." Tahran'da hafızamızın tekrar inşası için çaba gösteren bu hünerli ellere sonsuz teşekkürler.