Dolar (USD)
32.34
Euro (EUR)
34.92
Gram Altın
2309.51
BIST 100
9079.97
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

06 Ocak 2020

Bursa''da Kitap Vakti

“Yola düşmek” en sevdiğim deyim. Ruha şifadır seyahat etmek. Dostlarla buluşmak, hasret gidermek ve edebiyatın uçsuz bucaksız mecrasında cümlelere tutunmak yol ve yolcu kavramlarına daha bir anlam yüklüyor.

Değerli dostum, şair Yunus Emre Altuntaş’ın daveti üzerine Bursa'ya doğru yola çıkarken kalbime takılan bir uçurtmanın ipine sımsıkı sarılarak dostluk, kardeşlik duygularını yanıma almayı da ihmal etmedim. Elbette yol arkadaşım Ali Bal'dı.

Yunus Emre Altuntaş, Bursa'da Nizam Karasu Anadolu İmam Lisesinin müdürlüğünü yapıyor. Şair yönü ile edebiyat dünyamızın tanıdığı çok değerli bir isim Altuntaş. Ayrıca STK çalışmaları da onun eğitimci yanı kadar önemli bir özelliği. Nizam Karasu bir proje okulu. Ortaokuldan liseye öğrencilerin bulunduğu, çok değerli çalışmaların yapıldığı, sadece Bursa'nın değil Türkiye'nin de büyük bir beğeniyle izlediği işler yapan önemli bir eğitim merkezi bu okul. İnşaat halindeyken göreve başladığı okulu bugün cazibe merkezi haline getiren Yunus Emre Altuntaş hocamı canı gönülden kutluyorum.

Kalbime Takılan Uçurtma kitabım öğrencilerle buluştu Bursa'da. Okulda yaptığımız söyleşide kitabın yanında okumak yazmak üzerine de keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Ali Bal yönetiminde gerçekleştirdik söyleşiyi. Onunla program yaparken gönlüm çok rahat çünkü söyleşinin bütün şifrelerini çok iyi biliyor.

Gözleri ışıl ışıl parıldayan Nizam Karasu öğrencileri bir saatlik söyleşimizi pürdikkat dinlediler. Program sonundaki soruları onların okumaya, yazmaya ne kadar istekli ve yetenekli olduğunu ispatlar mahiyetteydi.

Şunu bir kez daha gördüm ki kitaplar minik yüreklerin ellerinde havaya kalkınca daha bir değer kazanıyor. Kitaplar onlarla daha bir güzel.

Programdan sonra Yunus Emre Altuntaş rehberliğinde Bursa'nın tarihten süzülüp gelen mekânlarını ziyaret etme imkânımız oldu. Osmanlı'yı tanımak isteyen, Osmanlı tarihine adım atmak isteyen kim varsa mutlaka Bursa'yı görmeli. Bursa’yı görmeden Osmanlı’yı tanıyorum demek eksik söylenmiş bir cümledir.

Osmangazi, Orhangazi türbelerini ziyaret etmek, Murat Hüdavendigar Camisi'nde renklerin arasında kaybolmak, Süleyman Çelebi huzurunda kalbimizde yankılanan Mevlid’in sesi ile huzuru durmak...

Yunus Emre Hocam bize sadece görünen tarihten bahsetmedi. Elimizden kayıp giden birçok değerin de nasıl bilinçli bir şekilde yok edildiğini anlattı. Mezar taşlarının arasında hüzünle yürümek, cami avlularındaki şırıltıyı dinlemek, Osmanlı’nın kuruluş döneminden kalan eserler arasında tarihi solumak ancak Bursa'da mümkün.

Emir Sultan Hazretleri, Üftade Hazretleri, Ulu Cami ve daha gönlümüze dokunan birçok mekâna gidip dualar ettik. Gönlümüz tekrar tekrar pırıl pırıl oldu bu huzur veren mekânlar arasında.

Bu tür gezilerin en güzel yanlarından biri de eski dostlarla hasret gidermek ve yeni dostluklar kazanmak. Mustafa Öztürk ile hasret giderdik; dergilerin, kitapların kulağını çınlattık. Muhsin Kemikli ile Erzurum'dan sonra Bursa'da da muhabbet etme imkânımız oldu. Yıllardır gıyabi olarak tanıştığımız Engin Elman ile yüz yüze tanıştık, hasbihal ettik.

Tokatlı hemşerimiz Dünya ve Avrupa şampiyonu güreşçi Ahmet Gülhan, Ali Bal’ın çocukluk arkadaşı. Şimdi Bursa'da gençlik merkezi müdürlüğü yapıyor. O da bizi Bursa'da yalnız bırakmayan dostlardandı. Onun rehberliğinde Cumalıkızık gezisini de yapmış olduk.

Bursa’da kitap okumak

Bursa'daki ikinci günümüz Ulu Cami'de sabah namazı ile başladı. Dostların özellikle Ulu Cami'de sabah namazı kılmamızı tavsiye etmelerinin sebebini caminin içerisine girdiğimizde, caminin içindeki atmosferi görünce daha iyi anladık. Genci, yaşlısı ile şırıl şırıl akan şadırvandaki suyu ile Ulu Cami güne huzurlu başlamanın merkeziydi Bursa'da. İkram edilen çorba da ayrı bir güzellikti.

Daha sonra Şifanur Özçelik Şirin'in davetlisi olduğumuz kitap okuma programında kitaplarla dolu bir kaç saat geçirdik. André Gide'in Pastoral Senfoni kitabı üzerine konuşuldu önce. Daha sonra Esmerliğime Bakma öykü kitabım üzerine Ali Bal yönetiminde keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.

Karşımızda kitap için bir araya gelen, kitap okumayı çok değerli gören gönül dostları vardı. Esmerliğime Bakma üzerine söyledikleri birbirinden değerli yorumlar gönüllerinin güzelliğini bizlere yansıttı.

Şifanur Hanım Bursa’da çok güzel işlere imza atıyor. Kitaba gönül veren dostları bir araya getirmek gibi bu devirde yapılabilecek en önemli eylemi gerçekleştiriyor. Sadece Bursa'ya değil Türkiye'ye örnek olabilecek bir hassasiyetle kitapları okuyorlar ve tahlil ediyorlar. Bugüne kadar birçok yazarı da programlarına davet etmişler.

Biz de kitap dostlarını Tokat'a davet ettik. Bir kitap tahlilini de Tokat'ta yapalım dedik.

Bursa'dan ayrılırken geride dostların muhabbet dolu sözleri, Bursa'nın her karışında kalbimize dokunan Osmanlı kokan eserleri ve öğrencilerin ışıldayan gözleri kaldı. Okumak ve yazmak ancak böyle güzelliklerle karşılaşınca daha bir anlam kazanıyor.

Yunus Emre Altuntaş hocama ve Şifanur Özçelik Şirin Hanım'a çok teşekkür ediyorum. Bursa'da artan dost sayımız bu şehri bize daha bir anlamlı hale getirdi. “Tekrar görüşmek dileğiyle...” diyerek ayrıldık Bursa'dan.

 
ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan