Bugün, günün en güzel zamanıdır
İşinin ehli zor şartlarda ve zor rakipleri karşısında belli olur. Erdoğan’ın neleri başardığı ve nelerle başa çıkmaya çalıştığı çok iyi biliniyor. Şu atasözü sanki Erdoğan için söylemiş: “Pehlivan kispetinin yağından bellidir.” Milletin ısrarlı desteğin arkasında da bu var. Güçlü liderlik, Türkiye ve millet sevdası var. Bu sevda dağları deldirtiyor, olmaz denilen şeyleri oldurtuyor. Karadeniz gazı da bunlardan biri, ülkemize ve milletimize hayırlı uğurlu olsun.
Bu mutluluğun ne resmî çizilebilir ne şiiri yazılabilir ne
de anlatılabilir. Bu anlamda haddimi aşacağım. Bu denli büyük… Biz sevinirken
sevinmeyeler, küçümseyip tiye alanlar, karşı çıkıp kuduranlar oldu. Emperyalizm
kalıntılarının kudurması normal de, sözde Türkiye kimliği ile bilinenlerin kin
ve öfke kusmaları hiç de normal değil. Bunları
ruhen ve aklen Türkiye kimliğinden kopmuş gördük. Bu iflah olmaz düşmanlık
çaresizlerin ya da akılsızların tavrıdır.
Kimler sevindi?
-Ülkemizde son emperyalist kalana kadar mücadele edenler,
Türkiye’yi malı ve canıyla savunanlar,
-Türkiye bugünkü seviyesine akrebin kıskacından geçerek
geldi. Ülkesi için alın teri dökenler, daha büyük ve güçlü Türkiye hayali
kuranlar,
-Tüm dünyadaki Türkiye sevdalıları ve Anadolu’nun yiğit
çocukları...
Kimler sevinmedi, kin
ve öfke kustu?
-Türkiye’nin Suriye’de, Libya’da, Doğu Akdeniz’de varlığından
rahatsız olanlar,
-Türkiye yatırımları, ekonomisi, teknolojiyle ve beyin gücü,
yerli ve milli silahlarıyla gücüne güç katıyor buna karşı çıkanlar,
-On beş Temmuz’a ‘tiyatro’ diyenler ve ‘Yurtta Sulh Hükümeti
kurulacak ben de Başbakan olacağım’hayali
kuranlar,
-Türkiye ve Erdoğan’a karşı olumsuz duygu besleyenler, kin
ve öfke kusanlar, kendilerine çağdaş ve ilerici, Erdoğan’a dinci deyip nefret
edenler,
-Suriye’de keşke Esed, Doğu Akdeniz’de Yunan, Libya’da
Halfter ve PKK, PYD kazansın diyenler.
Bütün bu yapılanlar
bir dirhem ahlak ve dürüstlüğe, bir dirhem ilkeye muhtaçtır. Bir gün yalanın,
iftiranın, ikiyüzlülüğün kabuğunun çatladığını göreceğiz. Utanırlar mı
dersiniz, utansalar kin kusmazlar!
CHP oy kaygısından olacak ki topa direkt girmekten
çekiniyor. Muhalif ve karşıt tavrını medyası ve yandaşları aracılığıyla
gösteriyor. Ortaklarının durumu da pek farklı değil. Al birini vur ötekine.
Ağızlarını bıçak açmıyor. Oysa bu tarihi günde hep birlikte düğün bayram
yapmalıydık. Karşıt, muhalif, küçümseyici, alaycı tavırlar olmamalıydı.
Bugünkü muhalefet eski Türkiye muhalefetidir. Hala vesayeti
kırılamadı, o eski kavgacı, iftiracı, kutuplaştırıcı tavrını sürdürüyor. Bir
milim düzelme yok...
Bütün bunlara rağmen…
Güç her türlü oyunu
bozar. Güçlüysen oyunu bozarsın. Türkiye oyunları ve tuzakları bozuyor.
Bozdukça da güçleniyor. Güçlendikçe bozuyor. Türkiye nereye varması gerekiyorsa
rotasını oraya kırıyor. Bugün müjde Karadeniz’den geldi yarın Allah Akdeniz’den
ya da başka bir yerden nasip edecektir. Yeter ki O’nun yardımı hak edelim, o
zaman en güzel yağmurların en kara bulutlardan yağdığını göreceğiz. Bugün olan
da budur.
İçimizde acizler ve tembellik vardı. İradesizlik,
bilgisizlik vardı. Özgüven azalmıştı. Daha kötüsü ülke güçlü bir liderliğe
sahip değildi. Teşekkürler Güçlü Lider
Erdoğan...
Herkesten daha çok çalıştığın, kimsenin hayal edemediği ve
başaramadığı, hayal bile etmeye çekindiği şeyleri hayal ettiğin ve bizlere de
hayal ettirdiğin için çok teşekkürler Uzun
Adam...
Şehirlerimizi, ülkelerimizi yakıp yıktılar. Evlatlarımızı
çaldılar bizden. Ülkelerimize karşı kullandılar. En son ruhumuzu istediler.
Verenler çıktı, kendilerini satanlar çıktı. Dur dedin, “One Minute” dedin. Sen bu milletin kabul olan duasısın
Erdoğan...
Bu millete öğrettiğin
en önemli şey; kendimize, sadece kendimizin lazım olduğunu öğrenmek ve
kendimize güvenmek oldu.
Teşekkürler Sayın Berat Albayrak ve Fatih Dönmez Bakanımız.
Bundan sonra bütün gözler Türkiye’nin üzerinde olacaktır.
Aman nazar değmesin...