Bugün 15 Temmuz
Bir çizgi, bir darbe girişimi ve hatıralar... Yedi yıl önce
darbe girişiminde Tahran’daydım. O gün, o gece yaşadıklarımı yedi yıl önce bir
köşede yazmıştım. Hala hatıralar, canlı ve diri…
15 Temmuz 2016 tarihinde menfur darbe girişiminde yurt
dışındaydım. Her vatan evladı gibi ben de ülkemi, vatanımı korumak adına sağa
sola aramalar yapıyordum. Hele yurt dışında bir misyon görevinde iseniz sizin
sorumluluğunuz bir kat daha artıyor.
15 Temmuz 2016’da Tahran Yunus Emre Enstitüsünde kültür
sanat koordinatörü olarak çalışıyordum. Tahran’a ilk gittiğimde ajandamda
şiirin resmini çizen adam olarak anılan usta kalem Hasan Aycın'ın eserlerini de
İran'da açılacak bir sergiyle sanatseverlerle buluşturmayı düşünmüştüm.
Darbe girişiminden bir gün sonrasıydı. Yunus Emre Genel
merkezimiz “OHALDE DEVAM” sloganıyla farklı konseptlerde kültür faaliyetleri
yapmamızı istiyordu. Bu faaliyetlerimizde ülkemizde menfur darbe girişimini ve
darbecileri de ifşa etmemizi istiyordu. Çünkü İran medyası daha doğrusu yurt
dışında medyanın çoğu İngiliz- Amerikan merkezli haber ajanslarına bağımlı
olduğu için tutuklanan askerleri ve diğer FETÖ elemanlarını masum insanlar
olarak gösteriyordu.
Yıllık programımızda olmamasına rağmen Hasan Aycın karikatür
sergisini yapmak isteğimi o dönem enstitü müdürümüz olan Turgay Şafak Beye
iletmiştim. Kıymetli müdürümüze 16 Temmuz günü Hasan Aycın’ın “Darbeye hayır”
adlı çizgisini de göstermiştim. Kendisi de bu olaya çok sevinmişti. Ve programı
hemen yapmamızı istemişti. Bunun için gerekli alt yapı çalışmasını yaptım.
Türkiye’den İz Yayıncılıktan çıkan “Bucurgat” kitabının resmini istedim.
Ülkemizin ali menfaatlerini gözettiğimiz için İz Yayıncılık alicenaplık
gösterip bizden telif istememişti.
"Sessizliğin Dili" isimli programımız 2 gün sonra
Tahran’ın en görkemli salonu Havza-yi Hüneri Kültür Merkezinde olacaktı.
Davetiye ve föyler hazırlandı. Büyükelçimiz Hakan Rıza Tekin, daha önce Lefkoşa
büyükelçimiz olan ve Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (ECO) Genel Sekreteri
görevine yeni başlayan Halil İbrahim Akça Beye, Türkiye'nin Tahran
Büyükelçiliği Kültür Tanıtma Müşaviri Doç. Dr. Nuri Şimşekler Beye davetiyeleri
götürmüştüm.
Bu arada üstadımız Hasan Aycın ile telefon görüşmesi yaptım.
Kendisi uçak yolculuğu yapmıyormuş. Programın yapılacağı zamana da yetişmesi
mümkün değildi. Tablolar hazırlanmıştı. Ama darbe girişimini engelleyen
kahraman milletimizi anlatan son çizgisi “Darbeye Hayır” (karikatür demeye
gönlüm varmıyor) bizde yoktu. Bu son çizgisi ertesi gün Yeni Şafak gazetesinde
yayımlanmıştı. İnternet ortamında çizginin çözünürlüğü yüksek değildi. Bu
yüzden daha belirgin bir resmi lazımdı. Öylece föye yaptırabilelim. Yeni Şafak
Gazetesi’nden Yusuf Kaplan, İbrahim Karagül abiler dâhil kimseye ulaşamadım.
Yönetim merkezi de cevap vermiyordu. Hemen Gazetemiz Milat'a dönüş yaptım.
Orada çalışan arkadaşlarımı aradım. O zamanlar gazetenin muhabiri ve internet
servisiyle de ilgilenen Enes Babacan ile sürekli görüşüyordum.
Enes Babacan kardeşimizi arayıp Yeni Şafak gazetesine
ulaşmasını ve üstadın son çizgisi olan “Darbeye Hayır” resmini göndersin diye.
Enes Babacan’ı kaç kez aradığımı hatırlamıyorum. Program saati de yaklaşmıştı.
Bütün tabloları sergi salonuna gönderttim. Ama “Darbeye Hayır” çizgisi yoktu.
Onu da serginin en başına koyacaktık. Enes kardeşimiz az sonra sesli bir mesaj
bana gönderdi. Gözyaşlarına hazırlıksız yakalandım.
“Kıymetli ağabey, ben senin bu isteğini başım gözüm üstüne
yapardım. Yeni Şafak Gazetesi’nde de arkadaşlarım var. Lakin ben dün gece
Atatürk Havalimanında Cumhurbaşkanımızı karşılamaya giderken darbeciler
tarafından vuruldum. Arkadaşlar Beni Hastaneye getirdiler. Ameliyattan çıktım.
Çok şükür iyiyim. Az önce sayın başbakanımız Binali Yıldırm Bey beni ziyarete
geldi, o yüzden cevap veremedim bağışlayın...”
Enes Babacan vurulmuştu ben de beynimden vurulmuşa
dönmüştüm. Ne yapacağımı bilemiyordum. Bir yandan hicap duyuyor bir yandan da
onların vurulmuşluklarını bütün dünyaya anlatmak istiyordum. Herkes bu tabloyu
bekliyor. İran’ın ve diğer ülkelerin üst düzel kültür temsilcileri,
büyükelçiler, sanatseverler bizi bekliyordu. Yanımdaki asistanım apar topar
ajansa internet ortamındaki “Darbeye Hayır” çizgisini yaptırıp yola çıktık.
Tabloyu en baştaki yerine koyduk.
Ziyaretçilerin en çok ilgi duyduğu çizgi “Darbeye Hayır”
tablosuydu.