Bu ruh, Fetih ruhudur
Ak Parti gibi
milli ve manevi değerlerini önceleyen, ülkesini ve devletini yabancı devletlerin
tasallutundan ve bağımlılıklardan kurtarmak isteyen bir parti, iktidarda kalmak
için partinin omurgası olan teşkilatları sağlam tutmak zorundadır. Bunun
için en başta teşkilatlarda parti ile aynı idealleri paylaşan kadroların görev
alması zorunludur.
Teşkilat çalışmaları,
Yeni seçmen ve üye
kazanmak,
Küskünlerin
kendilerine oy vermelerini sağlamak,
Kararsızları
etkilemek ve hem de diğer partilere oy veren seçmeni kazanmak
bakımından son derece önemlidir.
Bunu; il ve ilçe başkanları
partileri için uykusuz kalarak,
Yerinde saymayı
zul addederek,
Vatandaşa hizmetkâr olmayı
ve bunun gereğini ibadet
bilerek sağlayabilirler.
Yeterli mi?
Elbette ki hayır.
Dünya siyasetinin,
ülkesinin ve başkanlığını yaptığı şehrin siyasetini nasıl etkilediğini idrak
eden, sahada oluşturduğu network sayesinde doğru bilgiyi en kısa sürede
elde edebilecek yeteneklere sahip olan, AK Parti davasının, misyonunun ülkesinin sınırlarını
aştığını görebilen bir il başkanı olmazsa olmazdır.
***
AK Parti yeni dönem için tam da bu niteliklerde
il başkanları ile “Durmak Yok, Yola Devam” dedi. Allah, bu başkanları görünen
ve görünmeyen şeytanların oyunlarından muhafaza eyler ise “yeni nesil
başkanlar” canla başla çalışarak hem çocuk, genç kısaca toplumun
bilinçlenmesinde önemli rol alacaklar hem de 2023 seçimlerinde büyük başarı
elde edecekler.
Son üç seçimden
önce ve sonra “AK Parti,
teşkilatları dava adamlarına teslim etmediği için sonuçlar arzu
ettiğimiz gibi olmuyor” diye sitem eder dururduk. Birkaç yazıyı bu
konuya ayırdığımı ve dostların, “Hocam, boşuna kendinizi bu kadar
üzüyorsunuz, AK Parti
bildiğimiz parti değil artık…” dediklerini hatırlıyorum.
Genel Merkez Teşkilat
Başkanı Erkan Kandemir göreve gelir gelmez işler değişti. Partiyi
10-15 yıl daha beraber sürükleyeceği yeni kadrolarla zenginleştirme çalışmasına
başlayan Sayın Kandemir, ilçe başkanlıklarına, kadın kolları başkanlıklarına
yaptığı atamalarla parti teşkilatlarını gençleştirme yoluna gitti.
Sadece
gençleştirmek yetmiyordu. AK Parti
herhangi bir parti değildi, kökü binlerce yıllık mazide olan bir partidir..
Bunu müdrik kadrolarla teşkilatlarını güçlendirmeliydi, onu da yaptılar.
Sadece İstanbul ve
Diyarbakır’a atanan il başkanlarına baktığımızda AK Parti’nin seçmeninin sesini
çok iyi dinlediğini, duyduğunu ve bunu önemsediğini görebiliyoruz.
İstanbul ile
Diyarbakır’ın ne kadar “yakın” olduklarını, İstanbul seçimlerinin
önemli oranda Diyarbakır’dan geçtiğini biliyoruz. Bu yüzden Diyarbakır ve
İstanbul’a atanan il başkanları geldikleri havza itibariyle bu yakınlığın
hakkını vererek çalışacaklardır.
Muhammet Şerif
Aydın da Osman Nuri Kabaktepe de benzer özelliklere sahip:
bilinci sağlam, bilgisi oldukça iyi, dertlerinin farkında, yarınlarda bizi
bekleyen sorunları müdrik ve yorulmayan iki başkan. İnşaallah
Diyarbakır-İstanbul el ele vererek sadece seçimlerde değil, -geçmişte olduğu
gibi- bölgemizin geleceğini ilgilendiren diğer konularda da büyük atılımlara
imza atacaklar.
***
İstanbullular gibi
bizler de ta Diyarbakır’dan Sayın Kabaktepe ismini sevinçle ve
heyecanla karşıladık. Muhammet Şerif Aydın ismi de bilhassa bölge illerinde
büyük yankı uyandırdı.
Diyarbakır’da AK Parti İl Başkanının işi de vebali de çok
ağır. Ağır tahribatlar yaşamış bir şehirdir Diyarbakır. Bürokratlarının çoğunda
kollarından tutup zorla şehre getirildiği anlayışı hakim. Bu yüzden yıllardır
Diyarbakırlılar, “Bizi, evlerini Diyarbakır’a getirmeye çekinen ‘misafirhane
bürokratları’ bu hale getirdi.” diyorlar ki yerden göğe kadar haklıdırlar.
Diyarbakır’ın bürokrasiden
alacağı vardır. Yeni bir iş üretemeyen, makam aracı ve ihale delisi bürokratlar
bu şehre ihanet ederken, HDP belediyeciliği çocuklarımızı, gençlerimizi PKK’lı
yapma eğitimleri ile devşirdi.
Bütün bunlara
ilaveten bir de son zamanlarda 15 Temmuz Şehidlerine hakaret eden, Türkiye
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafını makamından atan,
HDP’lilerle yüzdelikler peşinde
koşan bürokratların bugünden itibaren yapacakları hırsızlıkların ve
hadsizliklerin hesabı da bundan böyle İl Başkanından sorulacaktır, soracağız
da.
Sorun ki gönülleri
fethedin,
Gönülleri fethedin
ki şehrinizi terörden, kapkaçtan, ihanetten kurtarabilesiniz…
Anlayacağınız hiçbir
mazeretiniz kalmadı Sayın Başkanlar,
Allah kolaylık ve muvaffakıyetler nasip eylesin.