Bu nasıl ülke?

Hatay Reyhanlı'da bombalar patladı ve maalesef 50'nin üzerinde vatandaşımız hayatını kaybetti. Manzara çok acıydı. İnsanların gözyaşı kanla karışıyor, çığlıklar ve inlemeler göğe çıkıyordu. Bütün ülke yasa girdi. Herkes üzüntülü ve kederliydi.

Bir gün sonra ise Fenerbahçe ile Galatasaray'ın maçı vardı. Karşılaşmadan sonra Galatasaray şampiyon olduğu için, Fenerbahçe ise şampiyonu yendikleri için sevinçliydiler. Taraftarlar mutluluk gösterileriyle caddeleri doldurdu.

Bu ne acı olaydır? Cumhuriyet tarihinin en büyük terör olayının daha kanı kurumadan bu sevinç gösterilerini nasıl sindireceğiz? Gerecekten bu nasıl memleket demekten kendimizi alıkoyamıyoruz. İnsanlarımızın acısını, üzüntüsünü paylaşmamız gerekmez mi?.

SİLAH TASARISI ÜZERİNE

Bilindiği gibi Amerika Birleşik Devletleri'nde silah almak ve taşımak bir hak kabul edilir. Ne kadar cinayet ve yaralama işlenirse işlensin ABD'liler bu haklarından vazgeçme yanlısı değiller. Son kitlevi öldürme olaylarından sonra Obama silah satın almayı sınırlandırmak istedi. Çünkü Amerika'da silah satın almaktan kolay bir şey yoktu. Başkan Obama silah satışlarını disiplin altına almak için kanuni düzenleme yapmaya kalktı. Silah satın almak isteyenlere kimlik sorma ve sabıka araştırma gibi konularda yapılması düşünülen bu düzenlemeler muhafazakarları ayağa kaldırdı. Sonuçta kanun Senato'da takıldı.

Şimdi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde "Silah Kanun Tasarısı" görüşülüyor. Komisyona havale edilen bu tasarıya yönelttiğimiz eleştirilere gelince:

* Silah alımının zorlaştırılması söz konusu. Ancak insanlar bu defa kaçak silahlara yöneleceklerdir. Şunu bilelim silahla işlenen suçlar ruhsatlı olanlarla değil ruhsatsızlarla işlenmiştir. Şöyle ki Emniyetin hazırladığı silah kaçakçılığı raporuna göre asayişte kullanılan silahların yüzde 80'inin ruhsatsız olduğu açıklandı.

* Silah alırken istenen sağlık kurulu raporunun kaldırılması alkışlanacak bir yeniliktir. Tek doktor raporu yeterlidir. Böylelikle sağlık kurullarının, psikiyatri polikliniklerinin ve psikologların yükü azalacak, enerji gerçek ihtiyacı olanlara ve hastalara yönelecektir.

* Silahın başkalarını yaralamaya yönelik olarak alınmadığını da bilelim. Aksine kendini savunmak ve caydırıcı amaçlıdır