Bu bir Haçlı saldırısıdır!
Biliyorsunuz,
ABD’nin başını çektiği ve aralarında Almanya ve Fransa’nın da olduğu 10 ülkenin
Osman Kavala’nın serbest bırakılması çağrısı Türkiye ile ABD ve Batı ülkelerini
karşı karşıya getirdi. Sayın Erdoğan’ın elçileri “istenmeyen kişi” ilan ederek sınır dışı edileceklerini söyleyince
ilişkiler daha da gergin noktaya gelmiş ve Türkiye’nin kararlı, dik ve onurlu
duruşu ile Büyükelçiler “Türkiye’nin
içişlerine karışmayacağız” açıklaması ile geri adım atmış oldular.
Bir
kere bu bildiri diplomatik kurallara ve müttefikliğe uymayan küstahlık
örneğidir. Bağımsız Türkiye’nin egemenlik haklarına, bağımsızlığına ve
yargısına yapılmış darbe girişimidir. Bu girişim Türkiye’yi müdahale
edebilecekleri eski konumuna getirme çabasıdır. Burada şu soruyu soralım, bu
girişim Türkiye tarafından ABD’ye yapılmış olsaydı tepkisi ne olurdu?
Umuyoruz
ki şu iyice anlaşılmıştır, Tehdit kimden gelirse gelsin Türkiye boyun eğmez. Eski
Türkiye de değildir. Kendi çıkarlarına göre hareket etmektedir. Bu güce erişmiştir.
Bu
krizde de Türkiye düşmanlarının kabına su taşıyanlar yine Erdoğan’ın haklı
tepkisini aşırı buldular ve Türkiye’nin Batı’nın gazabına uğrayacağını ve
yandık bittik korkusu yaymaya çalıştılar. Bir kez daha kimin çıkarlarının
yanında bulunduklarını göstermiş oldular.
Şu
gerçek…
Türkiye
bu hamle ile ileride gelebilecek baskı ve hamleler için test edilmiştir diye
düşünüyorum. Şimdilik geri adım atılmıştır ancak ABD ve Batı vazgeçmeyip
Türkiye’yi sıkıştıracak baskı ve hamleler yapabilirler. Zaman zaman
zorlayacakları ve seçime giderken “dostlarına”
yol açmaya çalışacakları muhtemeldir.
Başka…
Dışarda
ve içerdeki uzantıları ve “dostlarımız” dediklerini
yoğun kullanılabilirler. Medya daha aktif rol alacaktır. Böylece Türkiye’ye
karşı yoğun kara propaganda başlatılacaktır. Osman Kavala bahanedir yarın yeni
bahaneler bulacaklardır.
İnsan hakları ve demokrasi kullandıkları silahtır. Türkiye de tehlikededir
bahanesiyle kullandıkları terör örgütlerinden agresif saldırılar gelebilir. Irak
bu bahanelerle işgal edilmedi mi? Libya bu gerekçelerle çökertildi. Birçok ülke
bu bahanelerle sömürgeleştirildi. Emperyalizmin bir ülkeye gireceği zaman insan
haklarını ve demokrasiyi silah olarak kullandığı unutulmasın. Ancak Türkiye
öyle bir ülke değildir.
Kavala
nedendi asıl plan nedir?
-
Gelecekte yoğun medya ve kamuoyu baskısı ile Türkiye’de insan hakları yoktur,
hukuk yoktur, demokrasi yoktur bahanesi ile sıkıştırılarak hizaya çekilmek
istenecektir.
- Gezi
kalkışmasında olduğu gibi sokaklar hareketlendirilmek yine muhalefet
kullanılmak istenecektir. Muhalefet de buna hazır görünüyor. Kavala, Demirtaş
ve FETÖ’cüler için özgürlük isteyenler gönüllü olmazlar mı sanıyorsunuz. Biz
bu filmi defalarca izledik.
- Baskılardan
sonuç alınamayınca ekonomik ambargo ve krizler dâhil her çeşit krizin
çıkartılması çabası gösterilecektir.
- Sonuç
almak zor ama PKK, PYD ve tüm terör örgütlerini kullanmaya çalışacaklardır.
Yapabilecekleri şey biraz sokakları hareketlendirmektir. Bütün bunlardan “dostlarının” kazanma ihtimali olan bir
erken seçimin altyapısı oluşturmaktır. Çünkü devam eden mega yatırımlar ve
projeler devreye gireceğinden seçimde muhalefetin kazanma ihtimali iyice
azalacaktır. Amaç, Covit ve krizleri fırsat bilerek Türkiye’yi bir erken seçime
zorlamaktır.
Su
soruları sorarak bitirelim.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın Büyükelçileri “İstenmeyen adam ilan etme” hamlesinden sonra geri
adım atmalarıyla muhalefet lideri neden sessizliğe gömüldü. Krizin Türkiye
lehine bitmesi olumludur ancak yas tutanlara ne demeli?
Batı
ve ABD için Osman Kavala’nın önemi nedir?