Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
24 Aralık 2012

Boğaziçi'nin fakihleri(!)

Boğaziçi Üniversitesi sadece dünyada ilk 500 üniversite arasına giren Türk üniversitesi olmakla övünmeyip, övünç kaynağını "gururla" genişletebilir. Boğaziçi aynı zamanda, Türkiye'de mescidi olmayan tek üniversite olma özelliğine de sahip!

Haftalardır, Türkiye'nin dünyada medarı iftihar bilim yuvası olan Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrenciler eylem yapıyor, imza topluyor, mücadele veriyor. Ne için? Türkiye'nin mescitsiz tek üniversitesi olma unvanını kaybetmek için.

Dünya kalitesinde evrensel bilim sunmaya çalışan demokrat eğitimciler, "Türkiye'nin en özgür üniversitesi" olmakla övündükleri Boğaziçi'nde namaz kılmak isteyenler için bir mescidi çok görüyor.

***

Eskiden medya canı sıkılınca hemen bir "okulda namaz" haberi patlatırdı. Sonra bu, şehirlerarası otobüslerde namaz, AVM'de namaz, parkta namaz gibi varyasyonları ile dehşet haberleri olarak sunulurdu.

Zaten okullarda, devlet dairelerinde, merkez medyada, ünlü holdinglerde filan namaz için ayrılan yerler hep gizli saklı bir depo veya kazan dairesidir. Mescide ancak oralar layık görülür. WC'ler kadar "ihtiyaç"tan saymazlar namazı!

Üniversitede iken özellikle sınav dönemlerinde 10 dakikalık arada Beyazıt Kampüsü dışındaki camilere gidip gelmek imkansız olduğundan, kapıda bir arkadaşımızı nöbetçi bırakarak sanki suç işliyormuş gibi amfideki sıraların üzerine çıkıp alelacele namazımızı kılardık.

***

Şimdilerde çok şükür Türkiye'nin hemen hemen tüm üniversitelerinde bu sorun aşıldı. Sorunun tam gaz devam ettiği tek üniversite "Özgürlükçü" olmasıyla övünen Boğaziçi Üniversitesi!

Üniversitede, "inanç özgürlüğü", "din ve sosyoloji", "eğitim ve demokrasi" gibi başlıklarda altyapısı sağlam öğretim üyesi ve öğrenciler, kendileri inanmasa bile inançlı arkadaşlarına destek verip, okulda mescit açılmasını istiyor.

Boğaziçi Üniversitesi'nde 2009 yılından bu yana üniversite yönetimine yasal olarak taleplerini iletiyor.

Ancak bağnazlık derecesinde "Din" deyince kırmızı görmüş boğaya dönen Boğaziçi'nin "çağdaş", "Kemalist", "ulusalcı" bazı öğretim üyesi ve öğrencileri, okula mescit açılmasını isteyen arkadaşlarına "Mescit istemek absürt. O zaman Bowling salonu, giyim mağazası da açılsın" yanıtını veriyorlar.

Hele "Namazın kazası olur, eğitimin olmaz" gibi saçma sapan ve cahilane tepkilere cevap vermek bile gelmiyor insanın içinden.

***

Öğrenciler, okulun Güney Kampüsü'ne bir mescit açılmasını talep ediyor. Binlerce imza toplayıp rektörlüğe sundular.

Hem seküler hem de pozitif bir bilim yuvasından "Çağdışı ve irrasyonel" bir mescit talebinde bulunmak ne ayıp(!) Rektörlük hiç böylesi 'dogmatik' bir talebe "Evet" diyebilir mi?

Tabii ki rektörlük kendinden bekleneni yaparak, namaz ihtiyacı için küçücük de olsa bir alan tahsis etmeyi üç dakikada ve ısrarla reddetti!

Okul yönetiminin "Namazlarını akşam yurtlarında kılsınlar" cevabı da, dinden diyanetten ne kadar habersiz olduklarını gösteriyor. Madem bu denli muamelat-ibadet ve fıkıh bilgisi potansiyeli var,

Öğrencilere "Sömestrde ve yaz tatilinde toplu halde namazlarını kaza yapsınlar" diyerek dahiyane ve fakihane bir öneri de sunabilirlerdi.

***

Boğaziçi'nin çok rasyonel yönetimine göre, okulda parti yapmak, taraftarı olduğu takımın kazanması ile toplanıp yeri göğün inletmek, müzik konserlerinde kendinden geçmek 'rasyonel', ama Yaradan'a yönelip secde etmeyi istemek 'irrasyonel?'

Boğaziçi'nde, molotof yapma, çantaya atmalık taş doldurma, sapını sopa olarak kullanmak için pankart taşıma gibi eylemler "özgürlük!" Ama Allah için namaz kılmak yasak!

Bu "çağdaş" ve "akılcı" duruş da bilime kutsal inek muamelesi yapan çağdaş pozitivist öğretimcilerimizin liyakat nişanıdır. Alkışlayalımu2026