Bizden adam olur
CHP’li bir siyasetçi geçenlerde şöyle bir cümle kurmuş; “Konuşmaya bile gerek yok. 250 bin sene sonra dahil Türkiye, Avrupa medeniyetini ve demokrasisini yakalayamaz. Genetik olarak biz buna müsait değiliz."
Normalde dikkate değer bulmadığım bir siyasetçi
türüdür bu ancak yaygın bir zihniyeti temsil etmesi bakımından önemli bulduğum
için hakkında birkaç kelam edeceğim.
Bilirsiniz bu kibirli zihniyetin yıllardır halkı
aşağılayan tavırlarını tanıklık etmişizdir. Oysa bilinçaltında çok ciddi bir
ezikliğin tezahürüdür bu.
Şimdi
elli yıldır Avrupa medeniyetinin peşinden koşan bu ilerici tayfaya sormak
lazım, yıllardır sırf başörtüsü taktığı gerekçesiyle kız çocuklarının eğitim
haklarını ellerinden alırken demokrasi hiç aklınıza gelmedi mi?
O tarihlerde demokrasiyi ve özgürlükleri nereye
kaldırmıştınız?
Amerikan
filmlerini, Amerikan mecmualarını, Amerikan müziklerini, Amerikan yeme ve hayat
tarzını, süt tozlarını, katı yağlarını, basmasını bu memleketin çocuklarına
dayatmak mıdır demokrasi ve medeniyet?
Bir vakitler kürsüden, “Bugün Türkiye’nin ve dünyanın maruz kaldığı tehlike ABD yardımı olmadan
önlenemez… Bu yardım şu kadar milyon dolar gibi dar mütalaa edilmemeli.
Türk-Amerikan yakınlaşmasının temel taşı telakki edilmelidir” diyerek
haykıran Nihat Erimler mi
yakalayacaktı uygarlığı?
Amerikan eğitim sistemi ve kültürünü bu toplumun
çocuklarına dayatmak suretiyle mi ulaşacaktınız hedeflerinize?
64.000
kafatasını ölçerek, Brakisefal (yüksek oranda yuvarlak kafa) olanların
“katıksız Türk” olduğuna karar veren bir zihniyetle mi ulaşacaktınız
demokrasiye ve uygarlığa?
Yıllardır baskıcı, katı, dışlayıcı, kendinden olmayanı
hakir gören totaliter anlayışların kökeninde yer eden aklın, bilimin ve
rasyonalizmin putlaştırılmasıyla mı yapacaktınız bunu?
Laiklik
bahane edilerek yapılan her darbeye her yasağa destek vermek midir uygarlık ve
demokrasi?
Yıllardır bir dikili ağacınız olmadı bu ülkede. Varsa
yoksa bu ülkenin dindar çocuklarına saldırdınız.
Tarihine yabancı, kültürüne yabancı, kendine yabancı
nesiller yetiştirmenin adını Avrupa medeniyeti koydunuz?
Medeniyeti
soyunmakla eş tutan, ilericiliği halkı aşağılamak olarak anlayan, bilimi
Atatürk’ün heykelleri önünde tapınmak olarak gören bu eprimiş zihniyetin neresi
medeniyet, neresi demokrasi ve ilericilik?
Bu ülkede yıllardır medeniyet bilincinden yoksun,
ruhsuz, uyuşuk, tek bir anlayışın esiri/kölesi edilmiş, farklılıkları tehdit unsuru olarak gören, tek kıyafete mahkûm
bırakılmış sömürgeci bir ülkenin özgüvenden yoksun, başarısız, idealsiz,
basiretsiz çocuklarını yetiştirme gayreti midir uygarlık ve bilim?
“Bizden
adam olmaz” diyerek yıllardır bu halkın özgüvenini kırdınız.
Oysa bakınız bugün kendi otomobilimizi ürettik, yerli
sanayii alanında büyük başarılar elde ettik, başörtülü bürokratlar, polisler,
öğretmenler hiç de laik rejime tehdit oluşturmuyor.
Bizim
genetiğimiz özgürlüğe de, bağımsızlığa da yatkındır. Bunu istiklal harbi
kaçkınları anlayamaz. Biz o gün orada tarihin en büyük bağımsızlık savaşını
verdik. Soylu bir köke sahip olmayanlar bunu anlayamaz.
Bir vakitler bu topraklarda düşünce, bilim ve sanat
alanlarında tarihin ilkleri yaşandı. Bugün ulaşmak istediğiniz Avrupa
medeniyetinin temelinde işte bu gelişmeler ve birikimler mevcuttur.
Tarihi bilinçten yoksun olanlar bunu anlayamaz.
Geçmişinin
ilim birikimini, muhayyilesini, ürettiği icatları, yetiştirdiği bilim
adamlarını, adaleti, ahlakı, edebi, irfanı ve bağımsızlık duygusunu yok sayarak
ibreyi doğrudan Avrupa’ya çevirmek, kendine yabancılaşmanın en önemlisi de
ezikliğin göstergesidir.
Bu zihniyet artık tedavülden kalkmalıdır. Bu ülke
kökleri üzerinden, büyük bir soylulukla yeniden ayağa kalkacaktır. Çünkü
genetiğimizde bu var.