Dolar (USD)
32.55
Euro (EUR)
34.83
Gram Altın
2430.73
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

09 Ocak 2023

Birlikte yaşamak

Ortak hikâyeler:

Leyla ve Mecnun, Kerem ile Aslı, Ferhat ile Şirin…

Arap, Türk, Ermeni, Fars, Yunan, Müslüman, Hristiyan, Yahudi…

Medeniyetimizin renkleri…

Bir bestenin notaları…

Halkın günlük dilinde, gönül ve düşünce dünyasında yaşattığı, asırlarca âşıkların dilinde, köy odalarında anlatılageldiği eserler.

Halk tiyatrosunun, meddah, tuluat, Karagöz- Hacivat vb. eserleri…

Karagöz, başlı başına toplumun tüm renklerini barındırır.

Fakat…

İzmler, birlikte yaşama iradesini iğdiş etti.

Kültür çatışması, silahlı çatışmaya dönüştü; sağcı-solcu, ilerici- gerici, laik- anti laik…

Terör, buradan beslenmekte.

Hâlbuki medeniyet, kültürler okyanusudur, burada insanlığın bilgi ve tecrübesi vardır.

Bir beyitin yüzlerce yıllık yolculuğunu görmek mümkün…

Yahya Kemal Beyatlı’nın Sessiz Gemi’sinde geçen:

“Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,

Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.” ifadesiyle,

Peygamber Efendimize henüz peygamberlik vazifesinin verilmediği bir zamanda, dinleyiciler arasında kendilerinin de bulunduğu Ukâz Panayırı’nda Kuss bin Sade’nin o meşhur hitabesinde geçen Gelen kalmaz, giden gelmez. Aca­bâ var­dık­la­rı yer­den memnûn ol­duk­la­rı için mi ora­da ka­lı­yor­lar; yok­sa alı­ko­nu­lup da uy­ku­ya mı da­lı­yor­lar…” ifadesinin benzerliği nasıl izah edilebilir?

Ya da,

“Komşu komşu hu, hu!

Oğlun geldi mi?

Geldi.

Ne getirdi?

İnci boncuk.

Kime kime?

Sana bana. Başka kime?

Kara kediye.

Kara kedi nerede?

Ağaca çıktı.

Ağaç nerede?

Balta kesti.

Balta nerede?

Suya düştü.

Su nerede?

İnek içti.

İnek nerede?

Dağa kaçtı.

Dağ nerede?

Yandı, bitti kül oldu.” tekerlemesiyle,

İsrailoğullarının Pesah Bayramı’nda (Hamursuz Bayramı) söyledikleri El Kavretiko- ChadGadiyah (Had Gadiya) şarkısının benzerliği, kültürel etkileşime bir başka örnektir.

“Babam bana, iki levanim vererek bir oğlak aldı.

(…) Kedi geldi ve babamın bana, iki levanime aldığı oğlağı yedi.

-Köpek geldi ve babamın bana iki levanime aldığı oğlağı yiyen kediyi ısırdı.

-Sopa geldi ve babamın bana iki levanime aldığı oğlağı yiyen kediyi ısıran köpeği dövdü.

-Ateş geldi ve babamın bana iki levanime aldığı oğlağı yiyen kediyi ısıran köpeği döven sopayı yaktı.

-Su geldi ve babamın bana iki levanime aldığı oğlağı yiyen kediyi ısıran köpeği döven sopayı yakan ateşi söndürdü.

-İnek geldi ve babamın bana iki levanime aldığı oğlağı yiyen kediyi ısıran köpeği döven sopayı yakan ateşi söndüren suyu içti.

-Şohet geldi ve babamın bana iki levanime aldığı oğlağı yiyen kediyi ısıran köpeği döven sopayı yakan ateşi söndüren suyu içen ineği kesti…” (http://www.salom.com.tr/arsiv/haber-102695-)

Dede Korkut Hikâyeleri’ndeki Tepegöz ile Homeros’un Odysseus Destanı’ndaki tek gözlü canavar Polyphemus’un benzerlikleri de medeniyetin ve coğrafyanın sonucu değil midir?

İnsanlığın medarı iftiharı Efendimiz (s.a.v) buyuruyorlar:

Ey İnsanlar, sözümü iyi dinleyin! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız; Âdem ise topraktandır.

İzmler, geçmişi imha ederek geleceği esir alıyor…

Gelecek, ancak geçmişin üzerine inşa edilebilir.