Birlikte güzel günlere
Değerli Okurlar,
Ülkemizin dört bir yanında gerçekleşen yerel seçimlerin huzur içinde sona erdiği bu hafta sonunu birlikte tamamlamanın mutluluğunu Ramazan'ın bereketiyle yaşıyoruz. Seçim neticelerine bazıları “Ben demiştim” tarzında söylemlere başlayacaklardır. Yerel yöneticilerin güzel işlerini gördüğümüzde takdir ve tebrik etmeliyiz.
Fazla söze gerek yok, bir an için gözlerimizi kapatalım ve hayal edelim... Güneşin sıcak ışıkları yüzümüzü okşarken, nazlı bir rüzgâr saçlarımızı hafifçe dalgalandırıyor. Kuşların melodisi eşliğinde, yemyeşil bir parkta oturuyoruz. Karşımızda uzanan manzara ise göz kamaştırıcı; gökyüzünde mavinin bin bir tonu dans ederken, yeşilin en güzel tonları toprağın üzerinde serpilmiş. İşte tam o anda içimizde bir huzur dalgası yayılıyor, tüm endişelerimizi unutuyor ve ülkemizin ne kadar güzel olduğunu bir kez daha fark ediyoruz. Güzelliklerle dolu bir ülke olmanın yanı sıra, bu güzellikleri korumak için de büyük sorumluluklarımız olduğunu bilmeliyiz. Daha müreffeh bir hayat için üzerimize düşen görevleri unutmadan, neler yapabiliriz?
İlk olarak, birbirimize daha fazla değer vermemiz gerektiğini düşünüyorum. İnsan ilişkilerimizde samimiyet, dostluk ve dayanışma öne çıkmalıdır. Birbirimizin farklılıklarını zenginlik olarak görmeli, hoşgörü ve saygı içinde hareket etmeliyiz. Bu şekilde toplumsal bağlarımızı güçlendirir ve daha sağlam bir temel üzerine inşa ederiz.
Değerli okurlar, güzel günlerin ve güzel ülkelerin sırları aslında pek de karmaşık değil. Birbirimize sevgiyle sarılmalı, bilgi ve kültürle donanmalı, doğayı korumalı ve adil olmalıyız. Bu değerlerin ışığında, daha müreffeh bir Türkiye'nin kapıları hepimizin önünde açık diyelim ve güzel günler için adım atarken, bir fıkra ile yazımızı noktalayalım.
Bir köyde seçim zamanı gelir ve vatandaşın karşısına üç aday çıkar. Birisi gelir vaatlerle dolu bir konuşmasında “Ben gelirim, köyü kalkındırırım” der. Diğeri, “Ben gelir, adaleti sağlarım, herkesin hakkını korurum” der. Üçüncü aday ise ikisini sessizce dinler ve kürsüye gelir, “Ben gelirim, hiçbir vaatte bulunmam, hiçbir şey yapmam, her şey eskisi gibi devam eder” der.Seçim günü geldiğinde, köylüler büyük bir çoğunlukla sessiz adaya oy verirler. Bu duruma bir aday şaşırır ve dayanamayıp sorar: “Neden ona oy verdiniz?” Köylünün cevabı şaşırtıcıdır: “Biz zaten kim gelirse gelsin, hiçbir şeyin değişmeyeceğini biliyoruz. En azından sessiz olan bizimle alay etmiyor” der.
Unutmayalım, siyasi görüşlerimiz ne olursa olsun, bu coğrafyada birlikte gülmek ve keyifli zaman geçirmek her zaman önemlidir.