"Bırak O Irkçı Adamı, Cehenneme Kadar Yolu Var!"
BAŞAKŞEHİR’İN Fransızlarla maçında Romanyalı Hakem “ırkçılık”
yapınca, “Şer gibi görünenden hayr” meydana geldi.
Müthiş bir tepki fırtınası esti.
Son vakitlerde, bizde de “hortlayan” ırkçılık belâsına işaret
eden milyonlarca paylaşım…
“Suriyeliler, Katarlılar” mevzuları üzerinden sergilenen “ırkçı şovlara” da cevap olsun her
biri.
Arap düşmanlığının bini bir para malûm, “Yalanım varsa Arap olayım!”
çirkinliği de bu zihniyetten kalma!
Benzerleri Arap Dünyası’nda da yaygın.
Orada da biz Türkleri hedef alanlar var, Osmanlı’nın yıkılması Arapları
da perişan etmemiş gibi!
İsrail, Rusya, Çin, İran, Fransa, Almanya…
Irkçılık dünyanın başına belâ.
Bizim medeniyetimiz, ne güzel bir medeniyet.
Şükürler olsun.
Malûmunuz…
Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurur:
“Ey insanlar! Sizin Rabbiniz birdir! Babanız, ananız da birdir! Araplık
ne babanızda vardır, ne de ananızda. Bu,
sizin verdiğiniz isimden ibarettir. Arap’ın Arap olmayanlardan üstünlüğü
yoktur. Üstünlük, Allah’a iman ve itaattedir. Allah’a iman ve itaat edenler hep
birlikte üstündürler. Bunu böylece bilin ve aranıza ırkçılığı sokmayın!”
Bu sözler üzerine Muaz bin Cebel (r.a.) sorar:
“Ya Rasulallah, öyle ise aramıza ırkçılık fitnesi sokmak isteyen bu adamı
ne yapayım?
Bunun üzerine“Bırak o ırkçı adamı,
cehenneme kadar yolu var!”cevabını verir Sevgili Peygamberimiz.
***
Bir defasında Ebu Zer el-Gıfari, bir anlık öfkeyle arkadaşı Bilal
el-Habeşi’ye, “Kara kadının oğlu” der..
Hz. Peygamber (s.a.v) bunu duyunca, “Ey Ebu Zer! Sen onu anasından
dolayı mı ayıplıyorsun? Demek ki sende hâlâ cahiliye ahlakı var.” diyerek
ikazda bulunur.
Yaptığından dolayı çok büyük bir üzüntü ve pişmanlık duyan Ebu Zer, yanağını
yere koyar ve şöyle der:
“Bilal ayağı ile basmadıkça yanağımı yerden kaldırmayacağım!”
***
Kabile taassubuna sıkı sıkıya bağlı Talha en-Nemeri isimli birisi,
Yemame şehrine gelip peygamberlik iddiasıyla ortaya çıkan kendi kabilesine
mensup Müseylimetü’l-Kezzab ile konuştuktan sonra şöyle der:
“Hiç şüphesiz yalancısın, Muhammed ise doğru söylemektedir. Fakat Rebia
kabilesinin yalancısı, bana, Mudar kabilesinin doğru söyleyeninden daha sevimli
gelmektedir.”
“Bizim kabileye mensup olan kişi,
haksız da olsa yalan da söylese, başka kabilelerin haklı olanından ve doğru
söyleyeninden daha iyidir.”
İşte böyle bir kafanın “Cehenneme kadar yolu var!”
***
“Irkçılık davasına kalkışan
bizden değildir, ırkçılık üzerine savaşa girişen de bizden değildir.”
Allah Rasûlü (s.a.v), işte bizi böyle ikaz etti.
Bir de şu müthiş “mesajı” hatırlatalım:
Çarşıda satışa çıkartılan Siyahi köle, “Beni alacak olana bir şartım
var.” dedi..
Alıcılardan birisi; “Nedir o şart?” diye sordu.
Köle; “Hizmetinde olacağım kişi, Rasûlullâh’ın arkasında farz
namazlarımı kılmama mâni olmayacak.” dedi ve o adam bu şartı kabul ederek o
köleyi satın aldı.
Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- o köleyi hep farz namazlarda
görürdü. Bir gün yine bakındı fakat o köleyi göremedi. Sahibine;
“Kölen nerede?” diye sordu.
Adam; “Ey Allâh’ın Rasûlü, o hummaya yakalandı.” dedi.
Rasûl-i Ekrem ashâbına; “Kalkın onu ziyarete gidelim.”
buyurdular.
Birlikte kalktılar ve gidip geçmiş olsun ziyaretinde bulundular.
Birkaç gün sonra o kölenin sahibine; “Kölenin hâli nicedir?” diye
sordular.
Adam; “Ey Allâh’ın Rasûlü, onun ölümü yakındır.” deyince
Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- kalkıp kölenin yanına gittiler ve o
ölüm hâlindeyken yanında bulundular.
Köle o sırada vefât edince onun teçhiz ve tekfinini Rasûlullah
-sallâllâhu aleyhi ve sellem- üstlendi ve götürüp defnetti.
***
Hüküm:
“Ey insanlar! Sizi bir erkekle bir kadından yarattık. Hem de sizi
şubeler ve kabilelere ayırdık ki, birbirinizi tanıyasınız. Şüphesiz ki, Allah
katında en şerefliniz, takvaca en ileride olanınızdır”
(Hucurât, 13)
Hüküm:
“Ancak mü’minler birbirinin kardeşidir” (Hucurât,10)
***
*Irkçılığa çağıran bizden değildir. Irkçılık davası uğruna savaşan
bizden değildir. Irkçılık davası uğruna ölen bizden değildir.
“Bırak o ırkçı adamı, cehenneme kadar yolu var!”
-------------------------
Dualarımız Karahasanoğlu Ailesi İle…
Covid19 Tedavisi gören Akit Medya Grubu İcra Heyeti Başkanı Muhterem Mustafa Karahasanoğlu ve Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Muhterem Ali İhsan Karahasanoğlu Ağabeylere Cenab-ı Hak’tan Şifa Diliyorum.
Dün Ali İhsan Karahasaoğlu Ağabey’le, Mustafa Karahasanoğlu Ağabey’in oğulları
İbrahim ve Ahmet kardeşlerimle görüştüm.
Her ikisinin de sıkıntılarının gittikçe azaldığını öğrendim.
Şükürler
olsun.
Dualarımızı eksik etmeyelim lütfen.
Şifa Allah’tan.
Şâfi
Allah.