Dolar (USD)
32.42
Euro (EUR)
34.29
Gram Altın
2492.64
BIST 100
9693.46
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

16 Haziran 2022

Bir Nokta Dergisi

Dergiler, edebiyatımızın kılcal damarları gibidir. Edebiyatımız, dergilerden beslenir, edebiyatçılarımız da… Edebiyat gündemini takip etmek isteyenlerin başvuracağı tek kaynak yine dergilerdir. Ülkemizde ilk çıkan dergi, 1861'de Münif Paşa'nın neşrettiği Mecmua-i Fünûn'dur. Bunu 1869'da Teodor Kasap'ın Diyojen isimli mizah dergisi izler. 1891 yılına gelindiğinde Ahmet İhsan Bey Musavver Servet-i Fünûn adında bir fen dergisi çıkarır. Bu dergiye 1894'ten sonra Tevfik Fikret ve arkadaşları dâhil olunca dergi bir edebiyat dergisine dönüşür. Servet-i Fünûn1901 yılında kapatılır ancak 1908’de yeniden açılır.25 Mayıs 1944'te çıkan 2461. sayı ile yayın hayatının sonlandırır.

Ülkemizde Serveti Fünûn’da sonra birçok dergi daha yayın hayatına girdi. Kimi ilk sayısından sonra bir daha çıkmadı, kimi de uzun yıllar hayatını devam ettirdi. Dergiciliğin kendine has sorunları yüzünden edebiyat tarihimiz dergiler mezarlığı gibidir.

Her şeye rağmen dergilerin bir mektep olma özelliği vardır. 19. Yüzyıldan bu günlere kadar birçok edip bu dergilerde yetişmiş ve eserler vermiştir.

Mustafa Özçelik hocamız sayesinden tanıdığım, günümüz edebiyat dergilerinden birisi olan İstanbul Bir Nokta Dergisi de 2001 yılında edebiyat dünyamıza merhaba demiş. Bu ay 245. defa okurları ile buluşan dergi mütevazı yolculuğuna devam ediyor. Derginin imtiyaz sahibi Orhan Memiş… Dergini yazı işleri müdürlüğünü Murat Arslan, yayın yönetmenliğini Resül Tamgüç, yayın koordinatörlüğünü de Feyza Rumeysa Altındal üstlenmiş. Derginin danışmanlığını da Mürsel Sönmez yapıyor.

Dergi, her sayısında olduğu gibi ilk önce kapağıyla dikkat çekiyor. Derginin künyesinden kapak fotoğrafının Ahmet Uğur Keltek’e ait olduğunu öğreniyoruz.

Kapaklarla birlikte 44 sayfadan oluşan derginin düzeltilerini de Pertev Aşkın ile Nusret Kündeci yapmışlar.

Derginin kapağını çevirdiğimizde Mürsel Sönmez’in, 24 Mayıs 2022 tarihinde kaybettiğimiz Şair Mustafa Seçkin ile ilgili bir yazısı ile karşılaşıyoruz. Yine ilerleyen sayfalarda merhum Seçkin’e ithaf edilen Süleyman Çelik’in “Adı Mustafa Seçkin Olan Şiir”ve Resül Tamgüç’ün “Parçabuçuk Mersiye” şiirleri var.

Mürsel Sönmez, Muhammed İkbal’den yaptığı bir alıntı ile başladığı sunuş yazısında;İkbal’in “Tüm beşeri faaliyetlerin nihai amacı hayattır.” sözünden yola çıkarak bu sayı için “Geçerlilik ve devam eden güncelliği ile sanat ve şiire dair kimi esasları tekrar düşünmemize vesile olsun.” demiş.

Dergiye göz gezdirmeye devam ettiğimizde Mustafa Aycı’nın anlamlı bir çizgisi ile karşılaşıyoruz. Hasan Ali Yıldırım: “Akçabardak Kaderi”, Nureddin Durman: “Herhangi Bir Yerinde”, Hasan Aktaş: “Dilara’m ile Hasbihal”, Mahmut Avcı: “Bir Vahşi Oyunun Baharı”, C. Hüseyin Düz: “Acı İmandır”, Hüseyin Burak Us: “Demek İstediğim Bu Değil”, Mehmet Kurtoğlu: “Kanunsuz Şair”, Kadir Ünal: “Bühtan Ettim Leyla’ya” ve Adnan Berber: El Sallayınca Yapraklar” şiirleriyle yer alıyor.

Ahmet Sadreddin: “Eski Libasların İpe Küskünlüğü”, Murat Soyak: Kısa Hikâyeler”, Ahmet Yılmaz: “Olmaz”, Suavi Kemal Yazgıç: “Güne Notlar”ve bendeniz de “Lastikçi Tayyar” hikâyemle bu sayının hikâyecilerindeniz.

Ercan Ata, Resül Tamgüç’ün son şiir kitabı Olmadık Zamanlarda hakkında bir değerlendirme yazısı yazdığı gibi Resül Bey ile şiir üzerine yaptığı bir röportajı var sırada.

Bünyamin Durali de Arif Dülger’in “Yokuş Yukarı Sözler” isimli şiir kitabı hakkında bir değerlendirme yazısı yazmış. Bu yazıdan bir bölümü paylaşmadan geçemeyeceğim.

“Şiirin şiirsel ölçeklerde değerlendirilmesi konusuyla ilgili değildir. Şiir, poetik/epistemik/estetik bakımlardan şiir olmanın gereklerini yerine getirmiş midir, buna bakılmalı.”

Arif Dülger, Hüseyin Aydın’ın “Asırlık Gece” kitabı, Ezgi Fatma Açıkgöz de Richard Bach’ın “Martı” kitabı hakkında birer değerlendirme yazısı yazmışlar.

Mehmet Kurtoğlu “Delilik ve Meczupluk Üzerine Notlar” yazısıyla bizi edebiyat âleminin meczuplar sokağında tarihi bir seyahate çıkarıyor. Kültür ve sanat faaliyetlerinden oluşan “Kültür Sanat’a Değiniler” sayfasını da Fatih Türkyılmaz hazırlamış.

Derginin arka kapak sayfasında merhum Mustafa Seçkin’in ilk olarak 1 Ocak 1970 yılında Diriliş Dergisi’nin 3. Cilt 4. sayısında “Mustafa Çobankara” müstearıyla yayınlanan “Oynayan Ayı” şiirine yer verilmiş.

Bir Nokta, dolu dolu sayfalarıyla, dergiciliğin gerçekten çok zor yapıldığı bu dönemde sessiz ancak kendinden emin adımlarla yoluna devam ediyor. Emektarlarına teşekkür ediyorum. Daha nice sayılarını okumak dileklerimle.