Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
28 Ağustos 2022

Bir hayatı yazmanın tarifsiz güzelliği

Önceleri bizde sınırlı sayıda olan biyografi kitapları, son yıllarda giderek arttı. Değerli kişilerin hayatları, artık uzmanları tarafından etraflıca kaleme alınıyor.

2_6ec26c90343585ea5e9f50bc36d54e1c.PNG

Mehmet Nuri Yardım

İlk biyografik yazımı 15 yaşlarında iken yazmıştım. Bölgemizin büyük âlimi, şairi ve mutasavvıfı, Tillo’da hocası, büyük veli İsmail Fakirullah ile aynı türbede yatan Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri hakkındaydı. O günden beri biyografi türüne ilgim ve sevgim arttı. Üniversite sıralarında şair ve yazarlarımızın hayatını araştırdım, hatıralarını tespit ettim. Hocalarımız, Batı’da biyografi alanında çok çalışma yapıldığını, bizde ise bunun yeterli olmadığını söylüyorlardı. Demek ki bu alanda bir boşluk vardı. Hayatlarını araştırdığım ve haklarında kitap hazırladığım şahsiyetler arasında Mevlâna, Yûnus Emre, Süleyman Çelebi, Muallim Naci, Mehmed Âkif Ersoy, Ziya Gökalp, Yahya Kemal Beyatlı, Ahmet Haşim, Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Ömer Seyfettin, Fahrettin Celal Göktulga, Refik Halit Karay, Sâmiha Ayverdi, Safiye Erol, Abdülhak Şinasi Hisar, Sait Faik Abasıyanık, Ziya Osman Saba, Mehmet Zeki Akdağ, Cahit Öney de vardı. Kolektif olarak Mustafa Necati Karaer ve Ziya Nur Aksun hakkında kitaplar hazırlamıştık. Son olarak Prof. Dr. Sefa Saygılı Hocamız ile beraber Nasreddin Hoca kitabımız çıktı. Kayıp İstasyon, Kalem Efendileri ve Aşina Çehreler’de de biyografiler bulunuyor.

15 yıldan beri devam eden “Yazı Editörlük ve Medya” kursumuzda türler arasında en çok ‘biyografi’ye önem veririm. Hatta öğrencilerime hayat hikâyeleri yazdırırım. Peki sadece şair ve yazarların tarihçe-i hayatlarını mı? Hayır! Âlimlerin, devlet adamlarının, şehitlerin, ozanların, mutasavvıfların, iş adamlarının, gazetecilerin, sanatkârların, bilim adamlarının, sporcuların, kısacası topluma hizmet etmiş olan herkesin biyografisini önemsiyor ve bunların tespit edilmesi gerektiğine inanıyorum. Bir milletin kültürü, sanatı ve medeniyeti, bu edebî çalışmalarla gelişir, yayılır ve gelecek nesillere intikal eder. Hele “Bir Müslüman’ın hayatını yazan, ona can vermiş gibidir.” mealindeki mübarek sözü duyunca doğrusu biyografi türüne olan bağlılığım, muhabbetim ve sadakatim daha da arttı.

BİR ÂLİMİN SERENCAMI

5-Mehmet Genç Kitabı_ac00ba58f5ca599f9b47befa425d9289.png

Türkiye’de son zamanlarda biyografi türünde kaleme alınan eserlerin giderek artması ilim, edebiyat ve sanat dünyamızı da canlandırıyor. Öyleyse elime ulaşan bazı kitaplardan bahsetmeliyim. Mehmet Genç Bir Âlimin Hayat ve İlim Serencamı, Abdullah Mesud Küçükkalay tarafından kaleme alındı. “Hac Yolunda Bir Âlim Karınca” olarak tanımlanan merhum Mehmet Genç’in eserleri ve yazma süreci üzerinde etraflıca duruluyor. Hoca’nın iktisat tarihi, sosyal ilimler, tarih ve diğer alanlarda ortaya koyduğu mühim eserlere ve değerli fikirlere dikkat çekilirken ilmî keşif ve katkılarına da temas ediliyor. “Türk İslam Ahlâkı ve Osmanlı’nın Ruhu” bir bakıma Hoca’nın genel bir portresi hüviyetinde. Eser, kronoloji, fotoğraflar ve bibliyografya ile tamamlanıyor. Tanıtım yazısında, şu özlü ifadelere yer veriliyor: “Bu kitap, hayatını ezelî hikmetin peşinden gitmeye ve ona ulaşmaya adayan; kâinatı, insanı ve maddeyi anlamak ve onların gerçekliklerini kavrayabilmek için bitmez tükenmez bir gayret gösteren; ilmî faaliyetlerini hayatının değil, hayatını ilmî faaliyetlerinin bir amacı olarak kabul etmiş bir âlimin, Mehmet Genç hocanın çile dolu hayat ve ilim yolculuğunu anlatmaktadır.”

HÜR FİKİRLİ TÜRK

6-Hür Fikirli Türk Abdullah Sur_aba522e8282b9f79eea7f93af7a05c21.png

Hür Fikirli Türk Abdullah Sur, Mehdi Genceli’nin eseri. Abdullah Tevfik Muhammedzade (Abdullah Sur), Azerbaycan edebiyat biliminin ve edebiyat tenkidinin en dikkat çeken şahsiyetlerinden biri olarak önümüze çıkıyor. Sur’un, Azerbaycan edebiyatından hareketle Türk edebiyatının tamamını ihtiva eden ‘milliyetçi edebiyat-sanat anlayışı’na dikkat çekiliyor. “İki Devlet Bir Millet” sloganıyla bağrımıza bastığımız kardeş Azerbaycan’ın sorumluluk hissi taşıyan aydını Abdullah Sur’un yazdıkları hepimizi alakadar ediyor. Sadece şiir ve hikâyeleri ile değil sosyal meselelere dair kaleme aldığı yazılarla da temayüz eden münevverimizin muhtelif sahalara dair araştırma ve incelemeleri bulunuyor. Azerbaycan’ın ekonomik, siyasal, kültürel ve sosyal meseleleri üzerinde duran Sur’a dair bu biyografik eser sayesinde, edibimizin şahsında kardeş ülke Azerbaycan edebiyatına olan yakınlığımız ve aşinalığımız da artıyor.

YAZICIZÂDE KARDEŞLER

7-Yazıcızâde Kardeşler_f70844d0aea3ab7656bcc65f83ae157b.png

Mehmet Bilal Yamak’ın hazırladığı Yazıcızâde Kardeşler Muhammed Efendi-Ahmed-i Bîcân, eserleri Türk İslam dünyasında en çok okunan iki ismin ilmî, tasavvufi görüşleri, eserleri ve Osmanlı’ya tesirleri ayrıntılı biçimde okuyucuya sunuluyor. Bilindiği gibi Yazıcızâde Muhammed Efendi ve kardeşi Ahmed-i Bîcan, Osmanlı tasavvuf kültürünün temsil gücü yüksek olan iki abide şahsiyetidir. Yazıcızâde Kardeşler’in eserleri, asırlar boyunca Osmanlı coğrafyasında ve Türk-İslam topraklarında çok sevilmiş, okunmuş, hatta eserleri üzerinde şerhler yazılmış, kitapların tercümeleri yapılmıştır. Muhammed Efendi’nin manzum Muhammediyye, Ahmed-i Bicân’ın ise mensur Envâru’l Âşıkîn isimli eserleri, tasavvuf çevrelerinde ve Osmanlı edebiyat dünyasında en çok tanınan ve okunan eserleri arasındadır. Yazıcızâde Kardeşler, bu eserlerinde Hazreti Peygamber sevgisini merkeze almışlardır. Bundan dolayı eserleri, İslam dünyasında ve bilhassa Müslümanlar arasında çok okunmuş ve sevilmiştir. Bu üç mümtaz eser de Ötüken Neşriyat tarafından kültür dünyamıza kazandırıldı.

BİROL EMİL ARMAĞANI

9-Birol Emil Armağanı_6a6426bacbf283b2a43ddb99889f241f.jpg

Yaşayan kıymetli edebiyat tarihçimiz Prof. Dr. Birol Emil Hoca hakkında hazırlanan Birol Emil Armağanı’nın son derece isabetli bir neşriyat olduğunu söylemeliyim. Serhat Kabaklı başta olmak vefalı ve kadirşinas dostlara teşekkürler… Büyük boy ve hacimli olan eser, yaklaşık 750 sayfa. Editörleri Bahtiyar Aslan, Münevver Ebru Zeren, Meriç Kurtuluş ve Nuran Altuner. Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları arasında çıkan eseri okuyanlar, yakın dönem ilim hayatına ve bilhassa üniversitelerdeki akademik edebiyat çalışmalarına da tanık olacaklardır. Önsözde Birol Hoca’nın hayat hikâyesi var ama kendi kaleminden ve hatıralar eşliğinde anlattığı tarihçe-i hayatı okumak ayrı bir zevk. Hitabeti kadar kitabeti de nefis olan Hocamız, bir bakıma hayatını ve serencamını güçlü bir üslup ile okuyucularına aktarıyor. Bilmediğimiz birçok hususu öğreniyor, yeni malumatla donatılıyoruz. Ailesini anlatmakla başlayan Hocamız, üniversiteye intisabını Tanpınar ve Mehmet Kaplan gibi dev hocalarla tanışmasını da naklediyor. Her satırı kıymetli, her fikri önemli sayfalar. Mesela üniversite hocalığına geçtikten sonra Mehmet Kaplan’ın yaptığı tavsiyeler, bir bakıma hepimizin can kulağıyla dinleyip uygulamamız gereken hayati öğütlerdir. İşte o satırlar: “Yarından itibaren Fuad Köprülü’nün bütün eserlerini okuyacaksın. Türk edebiyatı araştırmalarına ilmî metodu getiren, edebiyatımızı Eski, Yeni, Halk diye ayırmadan bir bütün olarak gören ilk ilim adamımız Fuat Köprülü’dür. Gerçi onun metodu bugün aşılmıştır. Fakat hiçbir sahada ilkleri bilmeden yenilik getirilemez. Dil, edebiyat ve kültürde de böyledir. Bütün medeniyetler Eski’nin mirası üzerine kurulmuştur.”

“Hatıralar” bölümünde Abdullah Uçman, Mehdi Ergüzel ve İsa Kocakaplan’ın yazılarını da okuyoruz. “Makaleler” çok geniş bir alana yayılıyor ve esere derinlik katıyor. Farklı imzaların muhtelif konularda kaleme aldığı yetkin makaleler. Kitap, Kemal Yavuz’un, Türkçe’nin uzun macerasını anlattığı şiir ve ardından seçilmiş fotoğraflardan oluşan albümle bitiyor.

HER KUYUDA BİR YUSUF

10-Her Kuyuda Bir Yusuf_ae320a43ee0294ec3e7cf1cb9e98f512.jpg

Yazar Beşir Ayvazoğlu, günümüzün biyografi üstadıdır. Bu vadide pek çok seçkin eseri kaleme almıştır. Kapı Yayınları’ndan yeni çıkan Her Kuyuda Bir Yusuf isimli eserinde, ‘altı renkli adam, altı farklı hayat’ı anlatıyor. Ki bunlar Cunuçen Tanrıkorur, Nuri Arlasez, Hakkı Süha Gezgin, Hasan Ferit Cansever, Florinalı Nâzım ve Hânende Nedim’dir. Bu şahsiyetlerin bariz vasıfları ve hususiyetleri şu satırlarda vücut buluyor: “Tanrıkorur: Titiz, mükemmeliyetçi, müşkülpesent bir bestekâr ve ud virtüözü.” Arlasez: “Kendini bir medeniyeti kurtarmaya adamış, fakat şöhretten bucak bucak kaçan münzevi bir koleksiyoner.” Gezgin: “Hayatını öğrencilerine adamış bir edebiyat öğretmeni, yaşadığı müddetçe millî musikiyi savunmuş bir neyzen ve ismi Vakit gazetesiyle özdeşleşmiş bir muharrir” Cansever: “Türk Ocağı’nın kurucularından idealist bir tıp doktoru v e vejetaryen bir Türkçü.” Nâzım: “Kabiliyetleri çok sınırlı, fakat ihtirası sınırsız bir şair.” Nedim: “Zayıf karakterli, fakat benzerinin dünyaya bir daha gelemeyeceği iddia edilen bir hânende.” Okunası bir eser.

BEŞ FARKLI ESER

12_60812f95aa28e3cc0349f213dcd47256.PNG

Biyografi sahasında hazırlanan ve kitaplaşarak okuyucuların ellerine ulaşan eserlerin hepsi üzerinde ayrıntılı biçimde durmak mümkün değil. Ama hakikaten her biri emek mahsulü ciddi çalışmalar olarak gözümüzü aydınlatmakta, gönlümüzü şad etmektedir. Şimdilik diğer biyografik eserlerin en azından isimlerini, yazarlarını ve yayıncılarını kaydetmiş olayım: Cevdet Paşa’nın Lâyihaları – Devlet Din – Islahat – Hukuk- Maarif, Hazırlayanlar: Ahmet Zeki İzgöer-İsmail Kara (Dergâh Yayınları); Tanpınar’ın İstanbul’u, Mehmet Samsakçı, (Fatih Belediyesi Yayınları); Her Şey Bana Karşı – Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Son Savunması, Murat Koç (Eren Yayıncılık); Nâbî, Cihan Okuyucu (Akıl Fikir Yayınları), Tanburî Cemil Bey, Bekir Şahin Baloğlu (Dergâh Yayınları).