Dolar (USD)
34.75
Euro (EUR)
36.52
Gram Altın
2950.32
BIST 100
9878.03
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
22 Ağustos 2020

Biden'in siyasi nezaketsizliğine cevap

Türkiye Cumhuriyeti emperyalizme karşı verilen cansiperane çabayla kurulmuştur. Milletimiz Allah’ın izniyle bu çabayı ifa ederken çok büyük fedakârlıklar göstermiştir. Tarihte buna şahittir. Bunun içindir ki, Türkiye Cumhuriyetinin kurucu felsefesi emperyalizme karşı olmaktır.

Egemenlik bir milleti millet kılarken o milletin devletine de devlet olma statüsü verir. Devlet olmak demek bağımsız karar alma niteliğine sahip olmak demektir. Bunu söylerken elbette uluslar arası hukuku ve uluslar arası sözleşmeyi de içeren bir mantaliteyle bu durumu ifade ediyorum.

Öncelikle son günlerde kuruluş felsefemizi zedeleyecek bir açıklamanın yapılması (ABD / Joe Biden tarafından), siyasi teamüllere yakışmayan son derece kötü bir beyanattır. Aslında Amerika Biden’in bu beyanatıyla kendini deşifre etmiş gibidir. Bu ne demek oluyor!?

Demek ki; kendi siyasi çıkarlarına uyuşmayan ülkelerin iktidarlarını devirmek için, o ülkenin siyasi veya gayri siyasi unsurlarıyla ilişki halinde olabileceklerini çok net bir şekilde yansıtmış oluyorlar. Bunu hangi siyasi hakla ve hangi mantaliteyle yapıyor?

Acaba istedikleri “gel deyince gelen, git deyince giden, otur deyince oturan ve kalk deyince kalkan” devlet başkanları mıdır?

Bu tam anlamıyla rezalet ve seviyesizliktir. Müttefiklik ruhuna uymayan bir kepazeliktir. Bu beyanat karşısında ülkemizdeki bütün siyasi aktörlerin bu beyanata karşı çok sert tepki vermesi gerekmez mi?

Artık eski Türkiye’nin olmadığını, o beyinlerine sokmaları gerektiğinin vakti gelmiştir. Bu vakit gelmiş iken, Allah’ın izniyle önemli bir ölçüde cari açığımızı kapatacak doğalgazın bulunma haberi ülke olarak milletimizin yüreğine su serpmiştir.

Herkes şunu çok iyi bilmelidir ki, bu ülkenin ana muhalefet partisi de aynen iktidar partisi gibi millidir. Fakat kendi milli oluşunun tepkisini Biden’e daha tatmin edici bir biçimde verebilirdi! Çünkü ülke olarak hepimiz aynı gemideyiz. CHP’yi kendi siyasi tarihindeki Kıbrıs Çıkartmasını yapan Bülent Ecevit’i (Necmeddin Erbakan ile) hatırlamaya onları bir gazeteci olarak davet ediyorum. Bu davet CHP’nin şimdiki siyasi konjektördeki tavır alışına ayna olabilecek niteliktedir.

Bir gazeteci olarak amacım kesinlikle CHP’yi yıpratmak değildir. Böylesi rezil açıklamalar ve ardından doğalgaz ile ilgili gelen güzel haberler sonrasında ülkemiz adına siyasi bütünlüğü istemiş olmamdandır. Bu ülke hepimizin. Birimize bir şey olursa hepimize çok şey olur…

Küçük kısır siyasi tartışmaları bir yana bırakıp kenetlenmemiz gerekir. Zaten bu milletin mayasında da bu yok mudur? Umarım bir gazeteci olarak zülfiyare dokunmamışımdır. Herkes şunu çok iyi bilmelidir ki, Türkiye gümbür gümbür geliyor. Ve buna inşallah hepimiz şahit olacağız…