BEYAZIT VE BAĞCILAR FUARI
Ramazan ayında bir etkinlik olarak iyice yerleşen kitap fuarı ağırlıklı olarak Beyazıt'ta gerçekleşiyor. Daha önceleri Sultanahmet'te icra edilen bu fuarın Beyazıt'ta tam yerini bulduğunu söyleyebiliriz. Beyazıt meydanı, hem kitabın gerçek ilgilileri, hem tarihi dokusu hem de Beyazıt Camii ile geleneksel bütüncüllüğü tekrar sağlayabilecek bir iklime sahip açıkçası.
Akan görüntüler çağının zihni işgal ettiği; tasavvur, tefekkür ve hikmete pek yer bırakmadığı bir çağda, kitap fuarları bu zaafiyetlere direnebilecek önemli mekanlar olarak devreye giriyorlar. Çünkü kitap hazır görüntü sunmaz; onu okur ve tasavvur ederiz, görüntülerini kendimiz zihnimizde oluşturur ve çizeriz. Dolayısıyla insanın zihni üretkenliği ve yaratıcılığını teşvik eden bir öge olarak kitaplar hayatımızda yer alırlar. Özellikle tüm ulaşım araçlarında birbirinden yalıtılmış bireylerin, ellerinde sanal alem ile uğraşan makinalara odaklanmış enstantaneleri gün geçtikçe yaygınlaşırken, "kitap"lara ilginin inadına hikmetten kopmamak, gelenekle bağ kurmak anlamını içkin bir iklime yol açmaya çalıştığını söyleyebiliriz. Bunun için öğrencilerime, ulaşım araçlarında inadına kitap okuyun diyorum.
Benim gibi olanlar, online yazılardan bile hoşlanmazlar. İlla eline bir kitap alıp onu okuyacak ve kağıdın kokusunu duyacaktır. Bunun en azından benim için bir sahicilik arayışı olduğunu da söyleyebilirim. Sahicilik; yani el işaretleriyle gözlerinin önünden kayıp giden görüntüler, her an kaybolabilecek yazılar yerine koltuğunun altında ve çantanda durdukça psikolojik güven de hissettiğin ve içine seni her an alabilecek bir sığınma mekanıdır kitap. Yeni çıkan kitap, buharı üzerinde çok güzel kağıt kokar ve benim en sevdiğim kokulardandır. Eski kitapların kendisine has kokusu ise, bana süreklilik ve geleneğe dair bir güven verir. Doğrusu kitaplara baktıkça yabancılaşmadığımı hissediyorum; en azından bana öyle bir duygu veriyorlar. Beyazıt kitap fuarını, sadece bir kere değil fırsatını bulduğum zamanlarda geziyorum. Bana bir dinginlik duygusu veriyorlar. Fuarda bu yıl ilk kez bazı gazeteler de yer almış. Söyleşiler ve imzalar, bütün hızıyla Beyazıt kütüphanesi salonu ve standlarda devam ediyor. Doğrusu buradaki çabaları için Mehmet Nuri Yardım bey önemli bir teşekkürü hakediyor. İkinci teşekkürüm de hassaten İnsan yayınlarına olacak. İnsan yayınları bu yıl geçmişten bu yana çıkardığı kitaplarda gerçekten hatırı sayılır bir indirimle okuyucusuna ulaşıyor. Oradan epey kitap aldım. Mutlaka uğramanızı öneririm. Diğer yandan standlara ilginin de oldukça yoğun olduğunu söyleyebilirim. Bu da beni oldukça memnun etti. Fakat yine de yayınevlerinden istirhamım; yayıncılık zordur biliyorum ama bu fuarlarda indirim konusunda biraz daha özveride bulunmalarının gerekli olduğunu düşünüyorum. Hala kitap fuarını gezmemiş okurlarımız varsa, onlara da ellerini çabuk tutmalarını öneriyoruz.
Ramazan'da malum olduğu üzere İstanbul'un neredeyse bütün ilçelerinde farklı etkinlikler bulmak mümkün. Bu bağlamda Ramazan'ın bir festival havasında geçtiğini görebiliyoruz. Ben Beyazıt'taki kitap fuarının dışında bir de Bağcılar Belediyesi'nin etkinliğinden sözdeceğim. Bağcılar Belediyesi de meydanda standlar kurarak, farklı sivillikleri insanlarla buluşturmak üzere etkinlikler düzenliyor.
Esas bahsedeceğim de, akşamları 19.00-20.00 arasında meydanda kurulan bir otağ çadırında, yazarlarla yapılan sohbetler. Bunu iftardan sonra imza etkinliği izliyor. Geçen gün akşam kıymetli arkadaşım İlesam İstanbul Şubesi başkanı Cafer Vayni'nin davetlisi olarak bu otağ çadırına gittim. Yaz ortası güzel bir yağmur, bizim sohbetimize eşlik etti ve ayrı bir bereket oldu. Buradan kendisine teşekkür ediyorum. Ayrıca Hayat yayınlarının tam meydanın ortasında bir kitap çadırı var. Kendileriyle de konuştuk ve en azından iftardan sonra çay eşliğinde belli konularda sohbet etme imkanı bulduk.
Hasılı kitap, hikmetin, tasavvurun, tefekkürün giderek hayattan çekildiğini hissettiğimiz bir zaman diliminde, yeni bir soluklanma ve bu değerlerle bir bağ kurma imkanının insanlara veriyor. Belki Beyazıt'taki kitap fuarını bir de bu gözle gezmek lazım.