Dolar (USD)
32.71
Euro (EUR)
34.78
Gram Altın
2515.01
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

12 Haziran 2015

'Bela' isteyenler erken seviniyor

En son yazdığım yazının başlığı "Emanet sahipsiz kalmaz" idi. Milletin yüzde 52 desteği ile Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan Erdoğan, önceki gün Baykal ile yaptığı görüşmeyle ilk hamlesini yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Haziran seçilerinin ardından dün ilk kez Uluslararası Öğrenciler Mezuniyet Töreni'nde konuştu.

Partileri, milletin istediği doğrultuda 'ben' yerine 'biz' diyerek uzlaşmaya davet eden Erdoğan, "Ümitlerini krize bağlayan tüm odaklar hayal kırıklığına uğrayacaktır. Türkiye'yi hükümetsiz bırakan ne tarihe ne de milletimize bunun hesabını veremez" diyerek en net şekilde duruşunu gösterdi.

"Baykal ile görüşmemde sürecin hızlı bir şekilde ilerlemesi için üzerime düşeni yapacağımı ilettim devlette devamlılığın esas olduğunu belirterek ikimizin de üzerimize düşeni yapması gerektiğini söyledim" diyen Erdoğan konuşmasını şu şekilde sürdürdü: "Seçimde ortaya çıkan sonuç milletin iradesidir. Herkes milletin iradesine takdir göstermek zorundadır. Anayasa'nın yüklediği görevleri yerine getireceğim. Her türlü çabayı göstereceğim. Tüm partiler serinkanlı düşünmeli, sorumluluk almalı."

***

Evet, siyaset sahnesi önceki gün sürpriz bir hamle ile deyim yerindeyse acayip hareketlendi.

Açılacak Meclis'e en yaşlı üye olarak başkanlık edecek olan CHP Milletvekili Deniz Baykal, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile önceki gün 'saatlerce' baş başa görüştü.

'Saat' vurgusunu ben değil Baykal yaptı.

Gazetecilerin "2 saatlik görüşme yaptınız, neler konuşuldu?" şeklindeki sorusunu Baykal tashih etme ihtiyacı duyarak "2 saat değil daha fazla. 12.00'dan beri görüşüyorduk" dedi.

Bunu söylediğinde saate baktım 14.20 idi. Baykal 2 saatlik görüşmeye, 20 dakikalık kısmın da eklenmesi gerektiği ihtiyacını hissetti.

Bu sürede 'Koalisyon formüllerini mi konuştukları?" yönündeki soruya Baykal, "Epey bir süredir görüşemedikleri için sohbet konularının biriktiği" minvalinde bir cevap vererek Cumhurbaşkanı'nın makamı gereği koalisyon tartışmalarının içinde olamayacağının altını çizdi.

***

Deniz Baykal, seçimlerden daha 2 ay önce 15 Nisan'da CHP'den HDP'ye oy akışı konusunda kendilerine baskı yapıldığını belirterek "Biz Kızılay değiliz" demişti.

Üst Akıl'ın seçimlere yönelik projesini erken fark eden Baykal o konuşmasında şuna dikkat çekiyordu: "Merhametten maraz doğar. Biz Kızılay değiliz, biz CHP'yizu2026 Çok dikkatli olun. Üzerimizde böyle baskılar varu2026 Türkiye'nin başını belaya sokmalarına izin vermeyin."

CHP'ye Baykal'ın dediği gibi 'baskı' yapanlar, bugün 'Türkiye'nin başını belaya sokacak' bir fotoğraf ortaya çıktığı için çok seviniyor.

Bugün Türkiye'deki seçim tablosuna en çok sevinenlerin İsrail, İngiltere, ABD, Almanya gibi ülkeler olduğunu görmek, aslında her şeyi çok net anlatıyor. "Üst akıl"ın komplo değil gün gibi gerçek olduğunu gösteriyor.

***

Dönelim görüşmeye. Bu görüşmeyi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bulunduğu makamın sorumluluğunu taşıyarak organize ettiğini öğrendik.

Baykal 'Üst akıl'ın, seçim sonuçlarını "Erdoğan'ın meşruiyetini tartışmaya açma" operasyonu olduğunu anlayarak bu oyunu bozmaya yönelik bir adım attı ve "milli" bir duruş sergiledi.

Bu görüşme bence en çok CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu rahatsız etmiştir.

CHP'nin bu seçimde oyları düştü ve yeni bir seçimde daha da düşeceği belli.

CHP'nin Genel Başkanlık koltuğunda iliştirilmiş gibi oturan Kemal Kılıçdaroğlu için tehlike çanları çalmaya başladı.

Kılıçdaroğlu'nun, "Paralel kaset operasyonu" ile dizayn edilen CHP'nin başına getirildiği günden bu yana her türlü 'okyanus ötesi' projeye dahil olduğunu gördük.

Seçim döneminde HDP'ye karşı sessiz kalan, CHP'nin oylarının HDP'ye kaydığını gösteren analizlere sırtını çeviren Kılıçdaroğlu, kendi memleketi Tunceli'de bile sandığa gömüldü. Hiçbir siyasi lider kendi memleketinde Kılıçdaroğlu gibi hezimete uğramadı.

Bence Kılıçdaroğlu için yolun sonuna gelindi.

Ama daha önemlisi, Türkiye'nin 'milli' refleksi, hamlelerini yapmaya yeni başlıyor.

Güzel günler bizi bekliyoru2026