Beka sorunu
Habertürk Gazetesinden Serdar Turgut son iki yazısında bu konuyu yazdı. Gerçekten enfes biçimde, üstelik dünya nabzının attığı ABD’den araştırarak kaleme aldığı bu yazılardan kendisine teşekkürlerimi sunarak bir parça alıntılamak istiyorum:
“MAHALLE SESLERİNİN DIŞINA ÇIKMAK
Bu analizi yaptıktan sonra hepimizin vatan sevgisi ortak paydasında buluşup Başkan Erdoğan’a destek vermemiz gerektiğini söylemiştim.
Türkiye'de hayata sadece kendi mahallesinde duymaya alışık olduğu sesler doğrultusunda bakan insan sayısı fazla olduğundan onlar beklediğim gibi bu yazıya nefret kustular. Bunu da 23 Şubat'ta yazdığım 'Nefret söylemi' başlıklı yazıda paylaştım.
KARANLIK BAĞLANTILAR VE YENİ ZELANDA
Şimdi bakın burada Türkiye’ye yönelik karanlık oyunlar planlandığı ve bunun temelinde sadece Amerika’nın değil onun kurduğu global karanlık bağlantılar olduğunu söylemişim o yazının girişinde. Yeni Zelanda’daki barbarlık sayesinde o karanlık bağlantıların nelere yol açabileceğini sanırım herkes artık görmüştür.
Kukla katilin vermeye çalıştığı mesaj net ve açık. Hedefte Türkiye ve Erdoğan var.
Washington’da yıllardır tanıdığım ve ulusal güvenlik camiasının içinden tecrübeli bir isim, "Silahın üzerindeki kelime ve tarihlere bakarsanız, bunun şifrelerini bu profildeki bir insanın kendi başına bilebilmesi mümkün değil. Onun eline bu silah böyle hazırlanıp tutturulmuş olmalı. Onun konuşup karanlık bağlantıları anlatacağını veya buna ömrünün yeteceğini hiç sanmıyorum. Net görünen şu ki global karanlık güçlerin hedefinde Türkiye ve Erdoğan var" dedi.
Uzunca süredir yazıyorum Başkan Erdoğan global düzeyde oynanmak istenen karanlık oyunlara karşı nerdeyse tek başına mücadele eden lider olarak ortaya çıktı.
Bu yüzden siyasi görüşümüz ve hayata bakışımız ne olursa olsun Erdoğan’ın bu konjonktürde gücünden kaybetmiş gibi gözükmemesi için vatan sevgisi ortak paydasında buluşmamız ve onun arkasında durmalıyız. Bu siyasetin değil, vatan sevgimizin bir gereğidir.”