Dolar (USD)
35.33
Euro (EUR)
36.73
Gram Altın
2958.69
BIST 100
9889.71
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
21 Nisan 2023

​Bayramınız mübarek olsun

Muhterem Milat Gazetesi okuyucuları, Ramazan Bayramı’nız mübarek olsun. Başlangıcı rahmet, ortası mağfiret sonu ise Cehennem’den kurtuluş olan 11 ayın sultanı Ramazan ayını tamamladık ve Ramazan Bayramı’na idrak ettik. Siz bu yazımızı okuduğunuz saatlerde bayram namazından evlerinize dönmüş ve ailenizle bayramlaşmış olmalısınız Bayram günleri hasta, akraba ve mezarlık ziyaretlerini ihmal etmeyin.

Bayramlarımızda ilk görevimiz bayram namazı kılmaktır. Siz bu yazılı okuduğunuz saatlerde Bayram Namazı’ndan evlerinize dönmüş, ev halkıyla bayramlaşmış olmalısınız. Artık eş dostları ziyaret zamanıdır. Kabristanlara gidip, ahirete irtihal eden büyüklerimizin mezarlarını ziyaret etme zamanıdır.

Fitre vermeyi unutmayın

Bu arada Fitre’yi unutmamak gerekiyor. Ramazan ayının günleri içinde verilmediyse fitremizi ertelemeden vermeliyiz. İslâm bilginlerinin büyük çoğunluğuna göre, zekâta ilişkin şartlar Fitre’de yoktur. Temel ihtiyaçların yanı sıra bayram günü ve gecesi gereksinimlerini de karşılayabilecek kişi, fitre vermekle yükümlüdür. Bu yıl için 70 lira olarak belirlenen fitre miktarı, en alt dilimi oluşturur, üst sınırı yoktur. Kişi kendisinin fitresinin yanı sıra çocuklarının, velayeti altındaki akıl hastalarının ve bakmakla yükümlü olduğu fakir ana babası ve kardeşlerinin fitresini de vermelidir.

Bayramda hediyeleşme

Hediyeleşme özellikle bayram günlerinde önemsememiz gereken bir erdemdir. Peygamberimiz, “İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de gerçekten iman etmiş olamazsınız.” buyurmakta, “Hediyeleşiniz ki birbirinizi sevebilesiniz.” öğüdünü vermektedir. Onun bu müjdeli beyanlarından hareketle sevgi üreten hediyeleşmeyi İslâmî bir görevimiz olarak algılamalıyız.

Peygamberimizin dilinde birbirimizi sevebilmenin bir yolu da hediyeleşme olduğuna göre, kandil gecelerini, düğün merasimlerini, doğumları ve mezuniyetleri, ticari ilişkileri, atanmaları, seçilmeleri ve ziyaretleşmeleri ve özellikle de bayram günlerini hediyeleşme ortamı olarak değerlendirmeliyiz.

Gücümüz ölçüsünde ihtiyaç karşılayacak bir maddeden küçücük bir kitaba, tek bir çiçeğe, bir çift çoraptan bir kaleme ve bir anahtarlığa kadar her maddeyi hediyeleşme aracı kılabiliriz. Hediyenin basiti yoktur. Yüce Peygamberimizin “Güler yüz gösterme ve bir çift tatlı söz söyleme de olsa gönül alıcı hiçbir şeyi küçümsemeyiniz” şeklindeki öğüdü her tür hediyenin değerli olduğunu, önemsenmesi gerektiğini açıklamaktadır. Hediyeleşmede çocuklar unutulmamalıdır.

Akraba ziyaretleri

Her zaman yapılması gereken bu görevimiz, özellikle bayramlar da ihmal edilmemelidir. Telefonla dahi olsa ilişki kurmalı ve dua almalıyız. Akrabamızın özellikle hasta ve tutuklu olanları da unutulmamalıdır.

Kâbir ziyareti

Başta ana-baba olmak üzere yakınlarımızın kabirlerini ziyaret de akrabalık görevlerimizdendir. Bayram günlerinde kabir ziyareti yapmamız için dinimizde özel bir teşvik yok ise de engel de yoktur. Barışma Günleri

Peygamberimiz Müslümanların üç günden fazla dargın durmalarını yasaklamıştır. Bu sebeple özellikle Bayramlarımızı, birbirimizi bağışlayarak dargınlıklarımızı gidereceğimiz günler olarak değerlendirmeliyiz. Çünkü bağışlamak, Cennet’i ve armağanlarını kazandıracak işlerdendir. Nefislerimize ağır geldiği için kendimizi Cennet kazandıracak erdemlerden yoksun bırakmak akıl işi değildir.