Bayramın Ruhu
Yine bir bayram havası esiyor. Oruçlu bedenlere mükâfattır bayram. Evlerimizde, sokağımızda, şehrimizde, ülkemizde ve dünyada esiyor bayram havası. Bayramı hak etmek gerek. Bayramdan önce orucun bizden razı olup olmadığını da derin derin düşünmek lazım.
Bayramın ne anlama geldiğini, bayram ile birlikte hangi mesajın verildiğini ve bizlerin hangi mesajla muhatap olduğunu bilmek gerekir. Bayram deyince hemen dargınların barışması akla geliyor. Af ve merhamet ayını uğurlayıp da bayramda barışmamak ne yaman çelişkidir. İlk adımı siz atın. Gerisi gelir.
Bayram, biraz da her yaştan insanın birbirine koşmasıdır. Koşması diyoruz çünkü çağımızda herkes birbirinden hem uzaklaşıyor hem de kaçıyor. Bayram sadece insanın insana yaklaşması değil, insanın mekâna ve mekânın insana yaklaşması da demektir. Bayram ile gurbet-sıla buluşması yaşanırken, bu buluşma sadece insanların birbiriyle buluşması değil,aynı zamanda insanın taşıyla toprağıyla deresiyle ırmağıyla ormanıyla buluşması da demektir. Bayram, görünür buluşmaların dışında görünmez âlemlerin de buluşmasına vesile olur.
Ruhlara mekân sınırlaması yoktur. Ruhunuzun sınırlarını zorlayın. Bayramın da bir ruhu vardır. Bu ruhun her mekâna her insana girmesi lazım ki her yerde bayram havası esebilsin. Bu havanın insan ve eşyanın ruhuyla teması esenlik rüzgârlarını estirir. Gönlümüzün kapılarını sonuna kadar açalım.
Bayram havası
Bir bayram havası essin dünyamızda ve mesajımızı buradan da yayalım.
Kalplerin huzura erdiği, büyüklerin harçlık verdiği,herkesin sevgi derdiği bir günde bayram havası essin. Şehit acılarının yüreklere kor ateş misali düşmediği bir mahallede, kimsenin öz yurdundan göçmediği, çocukların denizlerde boğulmadığı, dere tepe koştuğu,coştuğu bir dünyamız olsa. Baruttan ve ateşten arınan masmavi gökyüzünde sadece kuşların uçtuğunu görebilsek. Kalleşçe değil, kardeşçe yaşayanların olduğu;kaderin keder, emeklerin heder olmadığı, hakça bölüşümün olduğu bir dünyada bayram olsun.
Huzurevlerinin penceresinde gözleri yaşlı bekleyen ve hasret çeken ulu çınarların olmadığı, güneşin ısıttığı, denizin serinlettiği, yağmurun bereket, gökyüzünün çadır olduğu uçsuz bucaksız bir yurtta bayram olsun. Hiç olmazsa bir kalbin en tenha köşesinde bir yerimiz, başımızı koyabileceğim bir diz, bizi gören bir göz,kalbimize dokunan bir söz olsun. Bayramınız barış, kalpten kalbe varış olsun. Bayramın ruhuyla ruhunuzun buluşabilmesi duasıyla...