Bayram ve tatil

Allah bizlere iki bayram hediye etmiştir. Ramazan ve Kurban Bayramı. Bunların dışında Müslümanların bayramı yoktur. İslam’a aykırı olmayan bazı kutlamalar olabilir. Mesela; Nevroz gibi.

Bayram; bayram namazı ile başlar, bayram namazı ise bayram sevincinin ibadetle bezenmiş bir halidir. Bayram namazından sonra birçok insan birbiriyle bayramlaşır. Ayaküstü de olsa kısa bir sohbet, el sıkışma ve tebessüm etmeye vesile olur.

Bayramlarda bazıları yakınlarının mezarını ziyaret eder. Bu âlemden göçmüş insanları hatırlayarak onlara hayır ve dualarda bulunmak o bayram gününü daha anlamlı kılar.

Vefat edenler onlar da bizim gibi dünyada idiler, amma ölüm geldi bizleri birbirimizden ayırdı. Onlar artık yaşadığımız âlemde değil, başka bir âleme göçmüşler. İster istemez her insan bu âlemi mecburen terk edecek ve mutlaka o asli vatanına dâhil olacak. Bu değişmeyen ilahi bir kuraldır.

Onun için bayram Allah'a daha yakın olmak ve aynı zamanda gafleti dağıtmaktır.

Bayramlar İslam dışı eğlencelerle asla kutlanamaz, Günahlara bulaşmakla bayram yapılamaz.

Bayramda insanlarla bir araya gelerek, hasret gidermek, birbirini kucaklamak, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpmek ve dargınların barışmasıyla bayramlar mana kazanır.

Çocuklarımız, torunlarımız, akraba ve dostlarımızın ziyaretiyle ne kadar memnun oluruz. Evler birer gül gibi kokan çocukların sesleriyle şenlenir Kulağımız kapıdadır, acaba daha gelen yok mu? Diye… Gözler ise yollardadır.

Gelen misafirlerle sohbet etmek izzet ve ikramda bulunmak ne kadar hoş ve ne kadar anlamlıdır. Bir başka ifadeyle bayramlar insanların bir araya gelmesiyle. Hakiki manasına kavuşur. Tek başına yaşayan bin insanın bayramı nasıl bir bayramdır.

Kurban kesmek ise, bilhassa fakirlerin mutfağına zenginlik katmak zaten başlı başına toplumsal bir ibadettir. Gönül hoşluğudur.

Günümüzde birçok insan bayramın o ulvi manasından uzaklaşıp evini terk ederek, modern hayatın olumsuz bir felaketini yaşarken, bazıları insanlardan kaçar gibi başka yerlerde tatil yapmak için yollara düşüyor. Bunların evi bir viraneye dönüşüyor. Kapı kapalı, ne gelen var ne giden, bu evler geçici de olsa adeta bir mezarı andırıyor.

Bayramın manasını kaybetmiş, milyonlarca insan uzak yerlere gitmek için nelere katlanıyor. Elbette yola düşenlerin bir kısmı da evine gitmek için çaba gösteriyor. Hayat karmaşık hale gelmiş ve trafik büyük bir çile, bu da yetmezmiş gibi trafik kazalarında hayatını kaybedenler oluyor. Bayram bazıları için bir sevinç olmaktan çıkıp büyük bir mateme dönüşüyor.

Tatil başka bayram ise bambaşkadır. İkisini birbirine karıştırmamak gerekir.

Mübarek Kurban Bayramı tüm Alem-i İslam’ın ittihat ve mutluluğuna vesile olsun.

Haydi kalın sağlıcakla.