Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.76
Gram Altın
2441.23
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

10 Aralık 2018

‘Batı''nın kendisi ile sınavı’

Dünya çok hızlı ve benzeri görülmemiş bir dönüşüm içerisinde. Bu dönüşüm hem ekonomik hem de buna bağlı olarak toplumsal temelli... “Medeniyet”lerini ekonomik refah üzerine kuran batı toplumları bugün ciddi bir sınavla karşı karşıyalar. Küreselleşmenin getirdiği düzende süregiden dengeler/dengesizlikler, hem ülkeler hem de toplumlar hatta tek tek bireyler nezdinde sorgulanır bir noktaya gelmiş durumda.

Tarih boyunca istisnasız tüm toplumlar benzer durumlarda benzer refleksler göstermiştir. İnsanlar korku ve hoşnutsuzlukları arttıkça; din, ırk ve ulusa dayalı kimliklerine daha fazla sarılma ihtiyacı duyarlar. Sorunların nedeni daima aidiyet hissedilen grubun dışındakilere yıkılmak istenir. Bu durum aynı zamanda başkaldırıyı ve beraberinde kin-nefret sonuçlarını da doğurur.

Bugün gelinen sorgulama noktası tamda bir önceki paragrafta yazdığım tespitlerin sonucudur. Batılı orta ve alt tabaka, hayat standartlarını kaybetme riski başta olmak üzere çeşitli korkularından dolayı aidiyetlerini yeniden tanımlama noktasında refleksler göstermektedir. Bu durumu kendi planları çerçevesinde kullanarak teşvik eden küresel rekabet taraflarının varlığı olmakla beraber batı toplumlarında “küreselleşmiş üst sınıfa karşı” bir başkaldırı/isyan söz konusudur.

Birkaç somut örnek vermek gerekirse, Kasım 2016’daki ABD seçim sonuçları listenin başında yer alacaktır. ABD halkı küreselleşmenin gelişimini destekleyen hatta önemli aktörlerinden olan Hilary Clinton’a karşı, “Yeniden Amerikan Rüyası” vaad eden Trump lehine bir karar almıştır. Şüphesiz burada kendilerini karar alıcı olarak gören asgari iki farklı grubun rekabetinin bir sonucu da söz konusudur ancak ABD halkı içe kapanmayı, önce ABD söylemi ile ülkesel milliyetçiliği ön plana çıkaran Trump’ı seçerek süregiden düzene karşı bir tepki ortaya koymuştur.

Bir diğer örnek ise yine 2016 yılında İngiltere’de yapılan Brexit referandumunun sonucudur. Batı dünyasında yaşanan olumsuzlukları gören İngiltere halkı, referandumda İngiltere’nin AB’den çıkması yönünde tavır alarak, ülkesinin bağımsız politikalar üretmesi yönünde bir istikamet çizmesini istemiştir. Aslında sadece ABD ve İngiltere’de değil, özellikle son 2-3 yıl içerisinde batıda nerede bir seçim yapıldıysa kazananlar yada oyunu yükseltenler, ülkesini önceleyen, ulus veya etnik milliyetçilik söylemlerini kullananlardır. Benzin zamları bahaneli başlayan sokak olaylarının yaşandığı Fransa’da yapılan son kamuoyu yoklamalarında milliyetçi söylemleri önceleyen Marine Le Pen’in net yükselişi de konuyu destekleyen bir başka örnektir.

“Batı medeniyeti”; kendi kurduğu düzen içerisinde yine kendisinin sebep olduğu korkular yüzünden (savaşlar, mülteciler vs) kendi varlığını tehlikeye atmış bir durumda...

Tüm bu analiz/tespitler neticesinde şunu söylemek gerekiyor, Fransa’da başlayan olaylar birileri tarafından kitlelerin büyük oyun içerisinde kullanılması olmakla birlikte, batı toplumlarının sürüklendiği psikolojinin de sonucudur ve batı ülkelerinin tamamına yayılacak olan çok daha büyük bir sürecinde başlangıcıdır.

Batı, ya bu korkuların sebeplerini ortaya çıkaran, dünyanın çeşitli noktalarındaki hedeflerinden vazgeçerek gerilimi azaltacak radikal kararlar alacak yada uzun süreli iç sarsıntıların/kargaşaların içerisine gömülecektir.