Dolar (USD)
32.58
Euro (EUR)
34.99
Gram Altın
2460.58
BIST 100
9892.9
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

08 Eylül 2014

Batı'dan gelenler, Batı'yı getirenler!

ABD ve diğer işgalci güçler 11 Eylül saldırısını bahane ederek Afganistan ve Irak'ı işgal etti.

EL Kaide ve IŞİD gibi örgütlerin tohumunun atılma eylemi tam da bu işgallerdir. "İşgaller olmasaydı, buralarda bunca radikal ve sapkın örgüt çıkar mıydı?" sorusunun cevabını siz verin.

İşgalin ilk günlerinde ne Saddam Hüseyin'in o devasa boyuttaki "Devrim muhafızları"ndan ne de Iraklılardan büyük bir direniş olmadı. Felluce ve Bakuba gibi yerlerdeki direniş de işgalcilerin büyük savaş gücü karşısında geri çekilmek zorunda kaldı.

***

İşgalin ardından ortaya çıkan Ebu Grueyb Cezaevi'ndeki işkence görüntüleri ile birlikte ABD'nin Irak'ta tutunabileceği sosyolojik zemin tamamen ayağının altından kayboldu.

Askerlerini ülkeden çeken ABD, yıllarca savaş tazminatı adı altında sömüreceği Irak petrolleri için yerini Maliki'ye bıraktı.

ABD işgal ettiği Irak'ın yönetimini, İran'ın da yakından tanıdığı Maliki gibi Sünni ve Kürt alerjisi çok açık olan bir isme devretti.

İşgalci ve işkenceci ABD geri çekildi. Maliki geldi.

***

Maliki, dışlayıcı ve yıkıcı politikaları ile Sünnilere ve Kürtlere "Saddamcı" ve "Hain" damgası ile yönetimde yer vermek istemedi.

Üstüne üstlük ülkedeki şiddet sarmalının kaos boyutuna varacağını bile bile bekledi, kendi çevresi dışındaki herkesi ötekileştirmeye devam etti.

Sonra ne oldu?

İşkenceci, ötekileştirici, kan dökücü Maliki geri çekildi, yine ABD geldi.

Döndük mü başa?

***

İnsansız hava araçlarıyla IŞİD'e bomba yağdıran ABD, bu kez sadece Batı dünyasının değil İslam ülkeleri dahil olmak üzere neredeyse tüm dünyanın sempatisini kazandı.

Irak'ta 1,5 milyon insanı katleden ABD'yi, IŞİD gibi şişirilmiş bir vahşet imgesine karşı, herkes Ortadoğu'ya davet ediliyordu bu kez.

ABD'nin Irak ve Afganistan işgaline, olası bir Suriye müdahalesine karşı günlerce eylem yapan, yazı yazan, program yapan, canlı kalkan olan milyonlarca insandan çıt yok!

Yani sonuç şu:

IŞİD'in vahşi eylemleri kime yaradı?

Ortadoğu'daki imajı rezil durumda olan işgalci ABD'ye!

***

Bu arada Irak'ta IŞİD saflarında savaşan 10 bine yakın militanın 2 bininin İngiliz, 2 bininin Fransız, Hollanda ve Belçika, 2 bine yakınının da Almanya, ABD ve Kanada gibi ülkelerin vatandaşı olduğu söyleniyor.

Kendi ülkelerinin havalimanlarından ellerini kollarını sallayarak Suriye ve Irak'a komşu ülkelere gelip oradan da IŞİD saflarına katılıyorlar.

Rusya Kafkasya'daki cihatçıların, İngiltere ve diğer Batılı ülkeler de kendi ülkelerindeki selefi cihatçıların Suriye'ye gitmesini, ülkeyi terk etmesini memnuniyetle karşılıyor.

Dolayısıyla Batılı ülkelerden çıkarken bir tanesi bile en küçük bir engellemeyle karşılaşmıyor.

Nitekim İngiliz gazeteleri, IŞİD saflarında savaşan İngiliz vatandaşlarının bir daha İngiltere'ye dönmelerine de izin verilmeyeceğini yazıyor.

***

ABD, Irak işgalinin ardından ülkedeki ABD askerlerine karşı bombalı intihar saldırısı düzenleyen El Kaide ve IŞİD gibi radikal örgütlerin, sınırları delik deşik olan Suriye'den Irak'a geçtiğini söylüyordu.

ABD, bu teröristleri yakalamak istediklerinde militanların Suriye'ye kaçtığını söylüyordu. Aynı Amerika, Esed'in bu teröristleri desteklemeye devam etmesi halinde Suriye'ye saldırmayı da planları içerisine alacağını duyuruyordu.

Sonra ne olduysa yıllarca ESED'in desteklediği söylenen bu radikal unsurlar, küresel medyanın propagandasıyla ESED'in düşmanı(!) olarak ilan edildi. Hatta bunların komşu ülkeler ve ABD tarafından desteklendiği ve ESED'e saldırtıldığı yönünde analizler(!) yapıldı.

Şimdi aynı unsurlar üzerinden ABD, bir kez daha Irak'a davet ediliyor. Büyük bir memnuniyetle(!)