Başkanlık düğümünü millet çözecek
Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan'ın son günlerde yaptığı açıklamalarda, Başkanlık sistemi önemli bir yer tutuyor. Sayın Cumhurbaşkanı, konuşmalarında hep mevcut sistemin ülkemizin ayaklarına prangalar vurduğunu belirtiyor. Memleketimize artık gelişmiş ülkelerde olan Başkanlık sisteminin getirilmesi gerektiğini söylüyor.
On üç yıl devletin zirvesinde görev yapan bir İsmin, "Ülkemizi rahatlatacak olan model Başkanlık sistemidir" demesi önemlidir. Birilerinin "Sayın Cumhurbaşkanı tek adamlık istiyor" şeklindeki iddiaları, konunun önemini azaltmaz. Burada unutulmaması gereken, Başkanlık sisteminin daha öncede ülkemizin gündemine gelmiş olmasıdır. Konu gündeme geldi. Lakin o günlerin siyasi konjonktürü, Başkanlık sisteminin getirilmesine müsade etmedi.
Değerli Dostlar, Başkanlık meselesinin 7 Haziran seçimlerinin en önemli konuları arasında yer alacağı şimdiden anlaşılmıştır. Liderler, Yeni Anayasa ve Başkanlık sistemi üzerinden meydanların tozunu alacaklar. Gerçi kimin meydanlarda neler söyleyeceği bugünden üç aşağı beş yukarı bellidir.
Mesela İktidar, Başkanlık sisteminin ülkemize getireceği faydaları anlatacaktır. Muhalefet ise her zamanki gibi "istemezük" diyecektir. Vatandaşta, meydanlarda söylenenlere bakarak kararını verecektir. Lafın daha açığı, Başkanlık düğümünü millet çözecektir.
Dostlar, 7 Haziranda sandıklar açılıp sonuçlar açıklanıncaya kadar herşey olağan akışında devam edecektir. Ancak, milletin kararı ülkeye Başkanlık sistemi gelsin yönünde olursa, olağan akış hemen bozulacaktır. Şöyle, muhalefet milletin sandıkta gösterdiği iradeye saygısızlık yaparak itiraz etmeye başlayacaktır.
Bunlar demezlerki, milletimizin takdiri bu yönde tecelli etmiştir. İktidarda, bizde Başkanlık sistemiyle alakalı bütün düşüncelerimizi söyledik. Millette meydanlarda söylenenlere bakarak, sandıkta kararını verdi. Bu saatten sonra, bize düşen milletin takdirine saygı duymaktır. Eğer bizim siyaset kültürümüzde, böyle milletin tercihlerine saygı göstermek adeti olsaydı, şimdiye kadar muhalefet partilerinin başındaki isimler üç beş defa değişmiş olurdu.
Yazıyı noktalamadan önce, 7 Haziranda milletin "Başkanlık gelsin" yönündeki iradesine itiraz edeceklere şöyle sesleniyorum. Beyler, siz Komşumuz Yunanistandaki seçimleri pek sevdiniz. Ne olur Komşudaki seçimlerin sonuçlarına bakarken, oradaki muhalefet partilerinin Yunanlıların iradesi karşısında nasıl davrandıklarınada bir bakıverin. Örneğin Yeni Başbakan Çipras ve Bakanları yeminlerini ederlerken İncile el basmayınca, Komşudaki muhalefet "teamül teamül" diyerek ayağa kalktı mı?
