Başaramayacaklar Buharlaşacaklar
2016 yılını artık geride bıraktık; terör koalisyonunun Ortaköy ve İzmir saldırısı yüreğimizi yaksa da yeni umutlarla, yeni heyecanlarla, hep birlikte yeni bir yıla girdik.
Öncelikle, 2017 yılının, ülkemiz, milletimiz, tüm insanlık için hayırlı bir yıl olmasını; ülkemizde ve yeryüzünde, kardeşliğe, dostluğa, dayanışmaya vesile teşkil etmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum. 2017'nin, ülkemizin yeni anayasasına kavuştuğu, İslam Coğrafyası'nda yaşanan zulüm, katliam ve işgallerin son bulmasını, 2017 yılının Müslümanların birlik ve beraberlik içinde huzur ile refaha ulaşmasının miladı olması temennisinde bulunuyorum.
İçeride ve dışarıda ülkemiz üzerinde operasyon düşünenler 2016 yılında da boş durmadı. Ekonomik manipülasyonlar, kanlı darbe girişimi ve terörizmle Türkiye'yi dize getirmeye çalışan emperyalizm ve işbirlikçileri canımızı yakmayı başardılarsa da kaybeden yine kendileri oldu. Batı medyası bu karanlık sahnede emperyalizmin ve terör örgütlerinin figüranlığını yaparken, Türkiye medyası bu süreçte 79 milyon gibi yüreklerini birleştirerek; FETÖ kanlı darbesinin alt edilmesine, kaos peşinde olan terörizmin etkisizleştirilmesine, finansal manipülasyonların boşa çıkartılmasına yaptıkları yayınlarla büyük katkı sundular. Derin lobiler başta olmak üzere FETÖ kaynaklı tamamıyla dezenformasyon amaçlı haberlere karşı, medyamız onurlu bir tavır sergileyip, enformasyonda birleşip, doğru haberden aldıkları güçle algı operasyonlarını yerle bir ettiler. 15 Temmuz kanlı darbe girişimi sırasında süpürme hareketine en büyük destek Türkiye medyasından geldi. Medya milletin yanında durarak, jetleri, helikopterleri, tankları ve tam otomatik silahlarla sahayı kuşatan cuntacıları yendi. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat'ta sınıfta kalan medya, 15 Temmuz gecesi iyi bir sınav verdi. Bu sınavda milletin yanında duran, halkın ve doğrunun sesi olan medyamıza teşekkür ediyorum.
**
Kritik bir süreçten geçiyoruz.
Türkiye'nin normalleşmesini,
Yeni bir anayasa ile yoluna devam etmesini istemiyorlar.
Kuşandığımız kardeşlik hukukumuzun zedelenmesini hedefliyorlar.
Ülkemizin başta Ortadoğu olmak üzere dünyada güçlü bir ses olmasından korkuyorlar.
Mazlumların yanında, zalimlerin karşısında durmamızı engellemek için saldırıyorlar.
İstikrar istemiyorlar.
Huzur ortamı onların en büyük düşmanı.
Güçlü Türkiye'de statükolarının sona ereceğini biliyorlar.
Kötülük peşindeler. Karanlık planlarla birliğimizi bozmak istiyorlar. Başaramayacaklar.
Aramızı bozamayacaklar.
Cahili değerler üzerinden bizi kamplaştıramayacaklar. Toplumsal kardeşliğin ve ahengin bozulmasını sağlayamayacaklar.
Dedim ya; Başaramayacaklar.
Soylu mücadelemizi, şanlı direnişimizi ve dirilişimizi engelleyemecekler. Ve sonunda buharlaşacaklar. Yeni bir tarih yazmak için yola düşenler yeni zaferlerle tarihin en soylu sayfalarında yerini alacaklar. Bizi iyilik kurtaracak. Onlar kötülükleriyle yok olup gidecek.
"Her iyilik bir sadakadır. Kardeşini güler yüzle karşılaman, kovandan ihtiyacı olan bir şeyi kardeşinin kovasına boşaltman da bu tür iyiliklerdendir." (Tirmizi, "Birr", 45)