Dolar (USD)
34.51
Euro (EUR)
36.16
Gram Altın
2984.29
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
29 Eylül 2020

Barış Çığlığı!

Ne güzel bir cümle değil mi “barış çığlığı!”

Barış için çabalamak, yırtınmak, savaş olmasın diye sesini yükseltmek ne onurlu ve asil bir davranıştır değil mi?

Peki bu barış çığlığı nereden, kimden geliyorsa güzeldir ?

“Nasıl bir söz bu yahu, barış yapılsın da, söyleyenin kim olduğunun ne önemi var. Sen savaş çığırtkanlığı mı yapıyorsun” diyorsunuz ?

Demeyin!

O kadar da saf olmayın.

Barış denildiği zaman, söylenilen sözün manası değil, bu sözü kimin söylediği önemlidir.

Bosna Savaşı’nda, ülkeleri yangın yerine çevrilmiş Boşnaklar, silahsız, desteksiz, her türlü imkandan yoksun halde ülkelerini savunmaya çalışırken ve bu arada Sırplar masum Boşnakları soykırımla yok ederken kimse “barış çığlığı” atmıyordu. Ne zamanki Bosna Ordusu zafer kazanıp Sırpları perişan etmeye başladı, Sırpların soykırımına ses çıkartmayan, hatta fiilen destek olan, Amerika başta olmak üzere Fransa, İngiliz, Almanya yani bütün emperyalist Batı “Barış çığlığı” atarak Bosna’yı masaya oturmaya zorlamış, sahada zafere dönen savaşı, masada kaybettirmişlerdi.

O zamandan beri, barış isteyen, adaletten bahseden, eşitlik ve özgürlük türküsü çığıran, demokratik, çağdaş, aydın ve modern olma edebiyatı yapanların, KİM veya KİMLER olduğu daha önemlidir benim için. Çünkü bizi sömürenler, hep bu kalıp kavramlar üzerinden sömürme alışkanlığındadırlar.

***

Elbette ki savaş kötüdür. Elbette ki insanların öldüğü, masum sivillerin katledildiği savaşlar kötüdür.

Ama ne için savaşırsan kötüdür? İşgal edilmiş topraklarını kurtarmak için silahlanman, sana yapılan saldırılara karşılık vermen veya ülkeni parçalamak isteyen güçlere karşı savaşman nasıl kötü olabilir?

Savaşın kötü-barışın iyi olduğunu, işgalcilere söylersen kıymetlidir. Sömürmek için dünyayı yangın yerine çevirenlere söylersen kıymetlidir… Zalime direnmek için silahlanıp savaşan kişiye, barış ve savaşın kötülüğünden bahsediyorsan orada bir sıkıntı vardır.

İşgalci gücün yıllarca yaptığı saldırılara ses çıkartmazken, ülkesi işgal edilmiş insanlar vatanlarını savunmaya kalkınca “barış olsun, müzakere olsun” diye durdurmaya davet ediyorsan, işgalciye hizmet ediyorsundur.

Özelde Türkiye olmak üzere, Müslüman dünyada yaşanan çatışmalarda, ne zaman Müslümanlar kendi haklarını korumak için harekete geçse, hem dünyada hem de ülkemizde “barış çığlığı“ atan sivil inisiyatif sahiplerini ve “tarafları müzakereye çağıran” siyasetçilerin sesinin yükseldiğini görürüz.

Akdeniz’de, bizi karadan balık tutmaya mahkum etmek isteyen Yunanistan-Fransa ve hempasına karşı, hakkımız olan karasular için harekete geçiyoruz, CHP’li siyasetçiler başta olmak üzere, HDP’liler, Amerikancı solcular, Batıcı akademisyenler, çağdaş aydınlar ve aynı zihniyetteki medya mensupları ve bunların sanat camiasındaki rakkaselerinin “müzakere ve barış çığlığıyla” nasıl savaş karşıtı olduğunu (!) gördük hep beraber. Ama bu barışseverler bizim hakkımız çiğnendiğinde hiç tepki göstermemişlerdi!

***

Sınırımızda PKK devleti kurulmak istendi. Ülkemizin güvenliği için yapılan harekatların durdurulmasını isteyerek “barış çığlığı” atan yine aynı zihniyet ve Batı’daki ortaklarıydı.

Ermenistan, Azerbaycan topraklarını işgal etmiş bir devlet. Ve uzun bir zamandır Azerbaycan’a karşı yaptığı provokatif söylem ve saldırılarla zaten niyetini göstermekteydi.

Şimdi yeniden Azerbaycan topraklarına, hem de sivillerin yaşadığı bölgeye saldıran Ermenistan’a karşılık veren Azerbaycan’ı durdurmak için yine aynı zihniyet “barış çığlığı” atmaya başladı. 27 Senelik Ermenistan işgaline ve yaptığı katliamlara en ufak bir söz diyemeyen zihniyet…

Türkiye, “bir millet iki devlet” anlayışıyla can Azerbaycan’ın yanında tavrını gösterirken bu ülkede siyaset yapan malum zihniyetteki siyasetçi “taraflar arasında müzakere” yapılsın diyor. İşgalci ile işgale uğrayanı, saldırgan katil ile saldırıya uğrayıp insanları öldürüleni, aynı kefeye koyuyor.

Bu tavır işgalciye destek olmaktır.

Barış çığlığı atmadan önce işgalci Ermenistan’a “işgal ettiğin Karabağ’dan çık, ve bu zaman kadar yaptığın zulümlerin hesabını ver“ diyemeyen kişilerin “barış çığlığı “atması samimi de değil, savaş karşıtlığı da...

Barış isteyerek savaşa destek olmaktır bunun adı. Hem de bizim yanımızda değil, işgalci, emperyalist güçlerin yanında durarak savaş istemenin...

Karabağ’ın işgalden kurtuluşuna vesile olsun inşallah bu durum.

Devlet ve millet olarak yanlarındayız. Rabbim Azerbaycanlı kardeşlerimize yardım etsin.