Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
23 Eylül 2012

BALYOZ

TÜRK Siyasi ve Hukuk tarihinin en önemli iki davasından bir tanesi yerel düzeyde sonuçlandı. Yargılanan 365 sanıktan 325'i ceza aldı. Ancak karar kesinleşinceye kadar masumiyet karinesi bu kişiler için de geçerlidir.

Yargılama safhası ve karar ile ilgili olarak kamuoyunda "aileler yıkıldı", "kocalıktan ve babalıktan men" gibi duygusal ifadelerle bu kişilerin neler planladıklarına ilişkin bilgi ve belgeler değerlendirilmeden ve mahkemenin neye dayanarak karar verdiği gösterilmeyerek olayın esası, insanlardan kaçırılmaya çalışılıyor.

Klasörlerce dosya, onlarca sayfa sanık ifadeleri, tanık anlatımları, tape kayıtları, Gölcük'te ele geçen onlarca çuval içerisindeki belge, CD'ler, bilirkişi raporları, Genel Kurmay Eski Başkanlarının tanıklıklarıu2026 Nihayetinde tüm bunların değerlendirilmesi sonucunda verilen karar.

Bu dava boyunca yazılı ve görsel basın üzerinden mahkemeler baskı altına alınmaya çalışıldı. İstanbul Barosu Yönetim Kurulu'nun son şovu ve sanık avukatlarının duruşmaya girmeyerek kamuoyu önünde mahkemenin sanık haklarını çiğnediği ve meşruluğunu yitirdiği noktasında bir fotoğraf verilmeye çalışıldı. Gerçek ise yapılan tüm yargılamalar içerisinde sanık haklarının en fazla korunduğu usul kurallarının sanıklar lehine uygulandığı bir yargılamanın yapıldığıdır. Savunma avukatları bu davada "0" noktasında bulunan sanıkları savunmak için "usul hukukuna" sarılmıştır. Zira bu davanın esasının konuşulmaması gerekmektedir. Zira davanın esası "darbedir." Sanıkların darbe planladıkları ancak bunu gerçekleştiremedikleri bu nedenle "darbeye eksik teşebbüsten" yargılandıkları sürekli olarak kamuoyundan kaçırılmaya çalışıldı. Sanıklar darbe planlamışlardı ve bu planı hayata geçirememişlerdi. Eğer bu plan hayata geçmiş olsa idi o zaman "aileler yıkılacak" sayısını tahmin edemeyeceğimiz kadar kişi "kocalıktan ve babalıktan men" edilecekti.

Balyoz davasının yargılama süreci ve kararı uzun bir süre daha konuşulacaktır. Konuşulması da gerekmektedir. Bu davanın kamuoyunca takip edilmesinin neticesi olarak Hukuk Sistemimizi de tekrar gözden geçirme imkanı bulmamızı umut etmekteyiz. Cezaevleri, savunmaya tanınan imkanlar, tutuklu yargılamanın şartları vs.

Balyoz davası kadar merakla beklenen diğer bir dava ise Ergenekon davası. Bu davanın da bitmesi ve kesinleşmesi en büyük beklentimiz. Ancak Hükümet demokratikleşme ve diğer sorunların çözümü konusunda daha cesur adımlar atmak toplumu daha da özgürleştirecek girişimler yapmak zorundadır. Hukuk ve yargılamalar ile toplum özgürleşmez. Bu ancak rövanş duygusunu güçlendirir. Özellikle darbe gibi eylemlere karşı iç denetimi kuvvetlendirecek şeffaf ve demokratik bir işleyişin sağlanması için "savaş askerlere bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir" sözü de dikkate alınmalı ve askerlerin eğitim müfredatı dahil ciddi bir düzenlemeye gidilmeli, askerin görev tanımına uygun yapılanmasının sağlanması gerekmektedir. Yoksa birkaç kişinin cezalandırılması birkaç kişinin görevden alınarak başkalarının yerine getirilmesi o ülkeyi bu tür tehditlerden kurtarmaz.