Bal arısına vahyedilen
Hekimler hastalarına çare ve çözüm arayarak şifa vesilesi olmak için devamlı gayret eder durur. Yarım asra yaklaşan hekimlik mesleğimde bu arayışı halen ilk günkü gibi heyecanla devam ettirir ve bulduklarımla da mutlu olurum.
Bazen basit bir telkinle, bazen ise çok yorucu çalışmalar
sonucunda elde ederek hastalara faydalı olmak ise birçok meslektaşımın hayali
ve umudu.
Mükevvenatı yaratan Rabbimiz ilahi mesajını Kur’anı Kerim
ile insanlığa yollamıştır.
114 sure ve 6666 ayet içerisinde öyle hitaplar var ki, bugün
bile anlamak ve anlamlandırmak için zorlanıyor ve her gün yeni mucizelere
şahitlik yapıyoruz.
Bazı ayetlerde örümcekten, bazı ayetlerde gıdalardan
bahsederken, bal arısına vahyini ise bir sureye verip vaaz ederek biz hekimlere
açık bir mesajda yollamıştır.
Günümüz biliminin temel taşları da anlayanlar için kutsal
kitabımızda çeşitli örneklemeler ile anlatılmıştır.
Şifa arayışında arı misali çalışıp vazifemizi de vahye göre
yapabilsek biz hekimlerde şifaya vasıl olmada arılar kadar hünerli hale
gelebiliriz.
Bal arılarının mucizevi yaratılışından bahsederek meseleyi
dağıtmak yerine ürettiği bal ve onun şifası ile ilgili kısa bilgileri sizlerle
paylaşmak isterim.
Bugün, arılar tarafından üretilen gerçek bal, polen ve arı sütü
gibi ürünlerin birçok hastalığa şifa olduğunu kanıtları ile biliyoruz.
Arı sütünün bağışıklık sistemimiz ve tüm organ ve
hücrelerimizin daha sağlıklı çalışmasına katkılarını kullandığımız
hastalarımızda aldığımız sonuçlardan biliyoruz. Kanserden ülsere birçok
hastalığın tedavisinde gözü kapalı kullanıyoruz.
Merhum Mehmet Şevket Eygi üstadımla yurt dışı
seyahatlerimizde muhakkak bal satan marketlere uğrar ve o bölgelerin arılarının
ürettiği ballardan alırdı ve bizlere de aldırırdı.
Dünyanın farklı bölgelerinde üretilen balların faydalarını
hikmetleri ile sıralayarak anlatırdı.
Bal alırken satıcıya gözlerindeki rahatsızlıktan bahsederek
gözlerine süreceği için sade ve katkısız olması gerektiğini söylediğinde, bazı
satıcıların sattıkları balla ilgili bu garantiyi vermediğinin şahidiyim.
Gerçek bal yaraya sürülse yarayı nasıl iyileştirirse, gıda
olarak kullanıldığında da sayısız şifaları vardır.
Savaş yaralarının balla tedavisi günümüzde gerçek bal
bulmanın zorlaşması nedeni ile çok tercih edilmiyor olsa da açık yaralara bal
sürüldüğünde hem yaranın üzerini kapatmış hem de mikroplara karşı koruyarak tamir
sürecini hızlandırmış olur.
Gözlere sürülen bal damlaları, birçok göz hastalığının
tedavisinde ve özellikle yaşlılığa bağlı görme hastalıklarında günümüzde dahi tavsiye
edilmektedir.
Bal arısına vahyeden Rabbimiz, biz hekimlere de aynı vahiyle
mesleğimizle ilgili anlayanlara açık işaretleri var.
Şifayı verenin kendisi olduğu gerçekliği ile yüzleşmeli ve
haddi hududu aşmamalıyız.
Esmasındaki sıfatlarda rızık verme, yaratma ve şifa verme,
bunlarla ilgili biz insanlar haddi hududu aşmamalıyız.
Şifa Rabbimizdedir diyerek şifaya sebep olmada gayretimizi
maksimize etmeliyiz.
Günümüzde bu önemli konuda ciddi hatalar yapılıyor.
Beni şu doktor iyileştirdi gibi, yada ben filan hastayı iyi
ettim gibi dilimizin alıştığı kelime ve cümleler var.
Dikkatli olmakta yarar var.
Bakırköy Ruh ve Sinin hastalıkları hastanesinde uzun yıllar
çalıştım ve bir süre de yoğun bakım bölümünün sorumluluğunu yaptım.
Öyle durumlarla karşılaştım ki, anlamak da zor anlatmak da.
Bir hastamı taburculuk işlemini bitirip ailesine teslim
edeceğim saatte, hemşire hanımın hocam yetiş hastaya bir şeyler oluyor demesi
ile hastamın vefat ettiğini görmüşlüğüm var.
Aynı şekilde yoğun bakımda günlerce, hatta aylarca yatan ve
yaşama umudu olmadığı için ailesini bilgilendirdiğim hastalarımızdan şifa
bulup, yürüyerek yoğun bakımdan evine taburcu ettiğimin de canlı şahidiyim.
Rızık bitmeden ve vade yetmeden ölüm olmuyor.
Onun için tekrarlar dururuz.
Ölüm Allah’ın emri.
Hatta bazı atasözü olmuş topluma mal olmuş ifadeleri söyler
dururuz.
Nikah ve ölüm gününü şaşırmaz.
Ölümün gerçekleşmesi kesin olduğu halde ölmeyen insan için
de rızkı bitmemiş dünyada rızkı varmış denir.
Rabbim hayırlı rızıklar, hayırlı ömürler ve hayırlı ölümler
nasip eylesin değerli okurlarım.
Sağlık ve mutluluk dileklerimle.