Dolar (USD)
34.53
Euro (EUR)
36.17
Gram Altın
2980.06
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
20 Aralık 2022

"Azla yetinip elindekine razı olmak" diye açıklayabileceğimiz kanaat, kişinin kendisinin ve sorumluluğu altında bulunanların ihtiyaçlarını asgari ölçüde kar

“Azla yetinip elindekine razı olmak” diye açıklayabileceğimiz kanaat, kişinin kendisinin ve sorumluluğu altında bulunanların ihtiyaçlarını asgari ölçüde karşılayabileceği maddî imkânlarla yetinip başkalarının elindeki şeylere göz dikmemesi, aşırı kazanma hırsından kurtulması şeklinde de açıklanabilir.

Aşırı tüketme hırsı, dünyevi hazlara düşkünlük, mal ve dünya tutkusu ve savurganlık alışkanlığı kişinin sahip olduğu nimetlerin elinden çıkmasına vesile olur. Yüce Mevla “Ey iman edenler! Allah’ın size helâl kıldığı iyi ve güzel şeyleri haram saymayın, sınırı da aşmayın. Allah sınırı aşanları sevmez.” (Mâide; 87) buyurarak bize dengeli yaşamayı emretmiştir. Aynı şekilde Peygamber Efendimiz de “Kibirsiz ve israf etmeden yiyiniz, içiniz, giyininiz ve sadaka veriniz” ( Buhari, Libas, 1; Nesai, Zekat,66; İbn Mace, Libas, 223) buyurmuştur.

İhtiyaç dışında harcama yapmak israfa ve geçim sıkıntısına neden olur. Kanaat kişinin kalbinde olur. Kalbi zengin olanın eli de kesesi de zengin olur. Kalbi fakir ve yoksul olanın ne kadar malı olursa olsun kendisine hiçbir faydası olmaz. İslam dini sosyal ve iktisadi dengeleri sağlamak için kanaati emrederken infakı da emretmiş, bunun yanında lüks, israf, gösteriş ve aşırı tüketimi de yasaklamıştır. Bu dengeyi koruyamayanların sonunu Yüce Mevla “Eli sıkı olma, ölçüsüzce eli açık da olma; sonra kınanacak, kendi kendine hayıflanacak duruma düşersin!” (İsrâ; 29) buyurarak bizi uyarmış, harcamalarında aşırıya kaçanları ise “…Saçıp savuranlar şeytanların kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankörlük etmiştir.” (İsrâ; 27) diye bildirmiştir.

Kanaat manevi bir haslettir. Gerektiğinde azla yetinmeyi bilmek, mal hırsına kapılmadan meşruiyet dışında kazanç aramadan ve başkasının elindekine göz dikmeden yaşamaktır. Kanaat; dünya nimetlerinden hayatını idame ettirecek kadarıyla yetinip aşırıya kaçmamak, yeteceği kadarına sahip olup fazlasına ilgi duymamak, imkân ölçüsünde istemek ve elindekinden de tasadduk etmektir.

Zenginlik kişiyi şımartmamalı, gösteriş peşinde koşturmamalıdır. Dinimiz haram olan konularda tüketimi, helal olan konularda da israfı yasaklar. “Ey Âdemoğulları! Her namaz kılacağınızda güzelce giyinin, yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.” (A'râf; 31) ayeti tam da bunu izah eder. “Yine o iyi kullar, harcama yaptıkları zaman ne saçıp savururlar ne de cimrilik ederler; harcamaları bu ikisi arasında mâkul bir dengeye göre olur.” (Furkân; 67) ayetiyle de orta yol emredilir. Zenginlik israfa kaçmadan insanın üzerinde de görülmelidir. Peygamber Efendimiz bunu “Allah, sana mal verdiyse, onun nimet ve ikramı üzerinde görülmelidir.” ( Ebu Davud, Libas 17; Tirmizi, Edeb, 54) buyurmuştur.

İhtiyaç sınırını aşarak daha çoğunu isteyen ve uzun süreli gelecek kaygısıyla zihnini meşgul edenler kanaat şerefini kaybeder, tamahkârlık ve hırs zilletiyle lekelenir, her iki dünyaları da heba olur. Kanaat erdemini kazananlar ise ahlaki bir mertebeye ulaşır, hem kişiliğini ve onurunu koruyup geliştirir hem de mutlu ve huzurlu bir hayat sürerler. Allah her canlının rızkını vereceğini vadetmiştir. Bunun için gelecekle ilgili kaygı taşımamak gerekir. Zenginlik kanaattadır. Hırs ve tamahkarlık insanı zillete düşürür. Zenginlik bir şeref ölçüsü değil, bir imtihan vesilesidir. Kanaatkârlık yoksulluk demek değil, aksine cömertlik göstermek demektir. Cömertlik de peygamberlerin erdemlerindendir. Kanaat, ahlaki bir erdem olduğu gibi kişinin onurunu koruyup geliştiren bir haslet, mutlu ve huzurlu yaşamanın bir şartıdır. Kanaatkârlık onurlu ve özgür bir hayattır. Kanaatle hem gönül huzura hem de beden rahata ulaşır. Kanaatle yaşayan hayatı sever, hevâ ve hevesi terk eder, hür olur, üzüntü ve mutsuzluktan kurtulur.

Rabbimiz! Bize nimetlerinin kadrini bilmeyi, israfa düşmeden onlardan istifade etmeyi nasip eyle.