Dolar (USD)
34.53
Euro (EUR)
36.19
Gram Altın
2964.23
BIST 100
9367.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Azınlık psikolojisi

Soy, dil, kültür ve dini inanç bağları ile birbirine bağlanmış ve kendilerinin bir ülkedeki çoğunluktan farklı olduğunu hisseden (veya hissettirilen) gruplara azınlıklar ya da azınlık grupları adı verilmektedir.

Azınlıklar, bir kültür içerisindeki alt gruplardır. Onlar egemen gruptan fiziksel görünüm, dil, gelenek ve görenekler ile kültürel özellikleri bakımından ayrılırlar. Bu tür alt gruplar, hakim iktidar grubundan tabiatı itibarıyla farklı olarak görülürler, kendilerini de öyle görürler. Bu yüzden bilinçli olarak veya olmadan, normal kültür hayatına katılmaktan alıkonurlar veya engellenirler.

Azınlık durumda olanlar sayıca az olabilir. Fakat her sayıca az olan grup azınlık sayılmaz. Önemli olan, azınlık durumunda olanların görmüş olduğu muameledir. Yani bazı haklardan mahrum edilip edilmediğidir.

Azınlık olmanın farklılıklarına gelince:

u00b6 Ayrımcı muamelelere tabi tutuldukça kendilerini kolektif bir ayırımın nesneleri olarak görürler ve giderek ileri derecede farklı bir noktaya getiren farklı davranışlar geliştirirler. Böylelikle "benlik bilinci" oluştururlar.

u00b6 Yine azınlıklar birbirlerine sahip çıkarak, daha çok dayanışma içerisinde olarak, kültürel değerlerine sahip çıkarak kimliklerini sürdürürler.

u00b6 Azınlık mensupları, kendilerini çoğunluktan ayrı bir grup olarak değerlendirirler. Genellikle fiziksel ve toplumsal olarak toplumun ana unsurundan yalıtılmışlardır. Belirli bir çevrede, şehirde veya bölgede yoğunlaşma eğilimindedirler. Azınlık dışından kız alıp verme ya yoktur veya çok azdır.

u00b6 Azınlıklara karşı toplumda önyargı yani kalıplaşmış peşin hükümler mevcuttur. Bir başka problem de azınlıklara karşı ayrımcılık ya da öteki muamelesi uygulanmasıdır.

u00b6 Çoğunluğun azınlığa asimilasyon uygulaması da söz konusudur. Yani azınlığın dilini, giyim ve yaşam tarzını ve kültürel görünümlerini değiştirmeleri talep edilir.

u00b6 Azınlıklar aynı görüşe sarılır ve görüş birliği içerisinde olurlarsa çoğunluğu etkileme ihtimalleri artar. Ancak açık fikirli, tutarlı ve görüşlerinde sabit olmaları gerekir.

u00b6 Azınlık grubuna üye kişiler genelde ezik ve dışlanmış bir çocukluk dönemi geçirdiklerinden hayatta daha başarılı olma motivasyonuna sahip olabilecekleri gibi bir takım suç örgütlerine katılma riskleri de artabilir. Azınlık psikolojisiyle çocukluğunu geçirmiş bir dostumun dediği gibi; "azınlık psikolojisinde öğütülmenin, vatan özlemi ile büyümenin tecrübeleri ve daha nice mücadelelerin etkisiyle iyi bir insan olmaya adeta bizi mecbur etti. Pişmeye devam ediyoruz."

Azınlık problemine çözüm ne olabilir?

u00b6 Etnik farklılığı, değişik düşünceleri ülkenin bir zenginliği olarak görmek gerekir. Çok etnikli devletler sıklıkla sakinlerinin farklı katkıları ile güçlenen canlı ve hareketli mekanlardır. Ancak böylesi devletler iç karışıklıklar ve dış tehditler karşısında hassas ve kırılgandırlar. Yani etnik çatışma girdabına kapılma riski mevcuttur.

u00b6 Azınlıklara haklarını vermek, yaşadıkları ülkeyi benimsemelerini ve sahip çıkmalarını sağlamak gerekir. Dilleri, dinsel davranışları, adet ve gelenekleri üzerine baskı uygulamak yanlıştır.

u00b6 Azınlıkların kendilerini ifade etme hakkına özen göstermelidir. Şiddete baş vurmayan her türlü söylemlerine hoşgörülü davranmalıdır. Farklı düşünüp, farklı değer yargılarına sahip olan her insan dışlanacağı bir ortamda değil düşüncesine saygı duyulacak bir ülkede yaşamak ister.

u00b6 Tarih içinde kurulan bir çok devlet, bünyesinde azınlıklar bulundurmuştur. Fakat bunların tamamına yakın kısmı büyük eziyetler ve haksızlıklarla karşı karşıya gelmiştir. Bu konuda İslam Medeniyeti ve özellikle Peygamberimiz ve Dört Halife devri farklı bir uygulama ortaya koyarak onları özel himaye altına almıştır. İslam hukukunda bir zımmiye (gayrimüslim azınlığa) yapılan haksızlık ve zulüm, Müslüman bir vatandaşa yapılmış gibi kabul edilerek aynı müeyyideye tabi tutulmuştur.