Ayasofya meydanı kitaplarla canlandı

İSTANBUL'un her Ramazan ayında gerçekleşen büyük kitap fuarı, ilgi çekmeye ve takdir görmeye devam ediyor. Asıl doğduğu semte Sultanahmet'e dönen ve Ayasofya Meydanı'nı şenlendiren fuarın yeni yerinden yayıncılar da kitapseverler de çok memnun. Fuarın önümüzdeki yıllarda da aynı yerde devam etmesi bekleniyor. Bu sene 37. gerçekleşen Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı, her geçen yıl eksiklerini tamamlıyor ve daha kusursuz bir hale geliyor.

Kaynaşma sağlanıyor

Kitap fuarlarının en büyük özelliği insanlar arasında kaynaşmayı sağlamasıdır. Dostları buluşturuyor, aralarındaki muhabbeti ziyadeleştiriyor. Şu anda Sultanahmet'te Ayasofya Meydanı'nda devam eden Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı da benzer buluşmalara sahne oluyor. Uzun yıllardan beri görüşememiş ve bir araya gelememiş olanlar, kitap sevdasıyla geldikleri fuarda tanıdıklarıyla karşılaşıyor ve hasret gideriyorlar. Okuyucularla yazarlar ve yayıncılar arasındaki samimi diyaloglar ise büyük önem arzediyor.

Gürbüz Azar fuardaydı

Fuarda genç yazarların yanısıra usta yazarları da her zaman görmek mümkün. Babıali'den Geçen Adamlar isimli eseriyle Cağaloğlu ve kültür dünyamızdaki güzellikleri derleyip toplayan ve okuyuclarına anlatan kıymetli gazeteci, ressam, grafiker, yazar ve gönül insanı Gürbüz Azak da Cuma günü Sultanahmet'te kitap fuarındaydı. Gürbüz Azak cumadan sonra Damla Yayınevi standı önünde Mihrabad Yayınları'ndan çıkan eserlerini dostlarına ve okuyucularına imzaladı. Aynı standda dün Hasan Basri Bilgin vardı, bugün ise Elif Sönmezışık okurlarıyla buluşacak ve kitaplarını imzalayacaklar. Mustafa Uslu, Ali Erkan Kavaklı, İhsan Süreyya Sırma, Vehbi Vakkasoğlu, Mehmet Cemal Çiftçigüzeli, Nidayi Sevim, İbrahim Özgün de imza programlarına katılanlar arasındaydı. Önümüzdeki günlerde imza programı düzenlenecek olan yazarlar arasında Zafer Bilgi, Ahmet Maraşlı, Üstün İnanç ve Murat Başaran da bulunuyor.

Ayasofya sohbetleri

Geçen yıllarda Beyazıt Meydanı'nda yapılan fuarın bir de sohbetleri vardı. Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde uzun yıllar süren "Beyazıt Ramazan Sohbetleri" şimdi de sadece küçük bir isim değişikliği ile "Ayasofya Ramazan Sohbetleri" olarak devam ediyor. Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği'nin (ESKADER) Türkiye Diyanet Vakfı ile birlikte gerçekleştirdiği başarılı sohbetler, fuar ziyaretçilerinden tam puan alıyor. Savaş Barkçin ile başlayan ve kalabalık bir dinleyici topluluğuna hitap edilen sohbet programı Prof. Dr. Mustafa Fayda, Dursun Ali Taşçı, Vehbi vakkasoğlu, Güray Süngü ve Nurullah Genç ile devam etti. Bugün de Dr. Necdet Subaşı dinleyicilerine hitap edecek. Sohbetler, Prof. Dr. Adnan Demircan, Furkan Çalışkan, Mustafa Özel, Melek Paşalı, Leyla İpekçi , Kübra-Büşra Sönmezışık kardeşler, Ruhi Ayangil, Hayrullah Cengiz, Hande Topbaş, Sema Çakır, Ali Ural, Prof. Dr. Kamil Yılmaz ve Mehmet Nuri Yardım ile son bulacak.

Öğrencilerden ilgi

İstanbul malu00fbm büyük bir şehir. 20 milyon civarında nüfusu olduğu söylenir. Tabii bu nüfusun büyük bölümü gençlerden, yani öğrencilerden oluşuyor. İlk ve orta öğrenimin yanısıra üniversite gençleri de fuara en çok alaka gösterenler arasında. Özellikle yazarlarla tanışmak isteyen çocuklarımız ve gençlerimiz seçtikleri kitapları yazarlarına imzalatmayı ihmal etmiyorlar. Tabii yazarlar fuardaysa... Bazen denk geliyor ve okuyucular kitaplarını imzalı olarak alıp gidiyor. Bu arada bütün yayıncıların da imza günü düzenlemelerinde fayda var. Zira okuyucular kitap alırken biraz da yazarıyla tanışmak, ayaküstü de olsa sohbet etmek, sonra da kitabı imzalatmak ister. Hatta bazı okuyucular, tanıştıkları yazarlarla hatıra fotoğrafları çektirmeyi de seviyor. Haklılar tabii... Sonuçta kitabını okuyacağı bir yazar vardır karşısında ve bir yazar-okuyucu ilişkisinin yanısıra bir dostluk da doğuyor ister istemez. Bu sıcak bağ, bilginin gücüdür aslında. Yazarların ülkemizde bu kadar sevilmesinin başka izahı olabilir mi? Evet insanlarımız yazarları seviyor ve her zaman onlara gönlünü açıyor.

Asıl mekanda buluşma

Fuar devam ediyor. Uzun bir ayrılık döneminden sonra bu kitap şöleninin Sultanahmet'teki ilk yılı. Asıl mekanında ilk buluşma. Kitap fuarının daha canlı geçmesi için hepimize görev düşüyor. Samimiyetle alakadar olmalıyız. Basın fuarla ilgili haberleri sık sık yapmalı, sohbetleri ve imza günlerini okuyucularına muntazaman duyurmalıdır. Eğitimciler bilhassa kitapsever öğretmenler, fuara gezi düzenlemeli, öğrencilerini kitaplar ve yazarlarla buluşturmalıdırlar. Yayıncılar, bütün yazarları için imza günleri düzenlemeli ve standların başında durmalılar. Kitabın dünyamızdaki büyük ve anlamlı yerini hatırlatmaya gerek yok. Ama bu fuarın Sultanahmet'e taşınmasına sevinenler aynı zamanda daha coşkulu geçmesi için de ellerinden geleni yapmalıdırlar. Sözün özü Ayasofya Meydanı, kitap fuarıyla daha da güzelleşmiş, Ramazan'ın ulvu00ee havası çevreye yansımıştır. Büyük çadırdaki bu toyu sürdürmek ve zenginleştirmek gerek.