Ayak oyunlarının Libya versiyonu
Libya’da Doğu ve Batı yönetimlerini birleştirecek Hükümet yetkilileri seçildi seçilmesine ama ne Batının ne Mısır’ın ne de BAE’nin desteklediği hiç kimse seçilemedi.
Libya’nın tanınmayan Tobruk Parlamentosu Başkanı Akile Salih destekçisi başkentler arasında mekik dokudu Tunus’taki toplantılarda delege avına çıktı, ikna turları yaptı. İsviçre’de yapılan seçimlerde her türlü ittifak seçeneklerini denedi; zıt kutupları bile bir araya getirmeye çalıştı yine olmadı.
Fas’ta, Tunus’ta, Libya’nın güney batısı Gadhamış’ta haftalar süren pazarlıklarda, Ocak ayı sonlarında Tunus’ta başlayıp ardından Şubat başında İsviçre’de devam eden seçim sürecinde Türkiye işin merkezinde değildi.
Tüm toplantılar, delege markajları Türkiye’den uzakta yapıldı.
İsviçre’de Birleşmiş Milletlerin gözetiminde açıktan yapılan seçimler son şanslarıydı.
Döndürdüler, dolaştırdılar kendi taraftarlarına meşruiyet kazandırmanın her yolunu denediler.
Sonuç değişmedi.
Libya’da yönetici olarak görmek istedikleri isimlerden hiç biri seçilemedi.
Libya’yı satranç tahtasına çevirenler, Libyalı delegelerin ezber bozan incelikleri karşısında çaresiz kaldılar.
Başbakanın ve Başkanlık konseyi üyelerinin Türkiye’ye yakın isimlerden seçilmesi Mısır’ı, BAE’ni, özetle Libya dosyasında aktif tüm tarafları şaşkına çevirmiş durumdadır.
İşin içinden nasıl çıkacaklarının hesaplarını yapıyorlar şimdilerde.
Mısır ve BAE, seçim sonuçlarının şokunu atlatmaya çalışırken bazı manevralar için yeni alanlar açma peşindeler.
Niyetleri Tobruk’taki adamları olan Akile Salih’in davranışlarına yansımış durumdadır.
Akile Salih İsviçre dönüşünde aday olma gibi bir niyetinin olmadığını, İsviçre’de delegelerin ısrarına dayanamayarak aday olduğunu iddia etti!!
Ayağının tozuyla kurulacak birlik hükümetine vereceği güvenoyunu, yabancı kuvvetlerin Libya’dan çekilme şartına bağlayacağını açıkladı ve Türkiye’ye gönderme yaptı.
Akile Salih’e ilk cevap başkanlığını yaptığı Tobruk Meclisi üyelerinden geldi. Üyelerden bazıları Akile Salih’in yerine yeni döneme uyumlu bir başkasının getirilmesi gerektiğini söylediler.
Seçilmiş Başbakan Abdurrahman Dibeybe de jet hızıyla Anadolu Ajansına yaptığı açıklamada "dost ve müttefik" Türkiye ile dayanışma içinde olacaklarını, ülke içindeki taraflar arasında barışın tesisi ve karşılaşılan sorunların çözümü için her türlü çabayı göstereceklerini belirtti.
Akile Salih ağzının payını alınca adeta çevir kazı yanmasın yaptı; Meclis üyelerini kurulacak yeni hükümete güvenoyu için gerekli hazırlıkların yapılması amacıyla Pazartesi günü Mecliste istişare toplantılarına katılmaya çağırdı.
Mısır ve BAE’nin kızgınlıklarını gizlemekte zorlandıkları her hallerinden anlaşılıyor.
Libya dosyasından sorumlu Mısır Devlet başkanlığı yetkilileri Libya’daki son gelişmeleri Türkiye’nin zaferi olarak değerlendiriyorlar.
Ama onlara göre Libya’da her şey bitmiş değil. Halife Hafter, Kahire, BAE ve Batılıların elindeki en güçlü karttır.
Libya’da Türkiye karşıtı güçler, Doğu Meclisi Başkanı Akile Salih ve Halife Hafter kuvvetleri üzerinden yeni kurulacak hükümeti hizaya getirebileceklerini, Libya’daki çıkarlarını baskılar kurarak koruyabileceklerini düşünüyorlar.
Hafter’in sözcüsü Ahmet el-Mismari ise yaptığı açıklamalarla apayrı bir telden çalıyor.
Ahmet el-Mismari, yeni Başkanlık Konseyini tanıdıklarını, Konseyin, kanunun ve Anayasanın emrinde olduklarını söyleyerek Libya’daki mevcut muammaya bir yeni boyut daha ekledi.
Mısır’ın ve BAE’nin tereddütleri karşısında Ahmet el-Mismari’nin seçilen yeni yönetime göstermelik zeytin dalı uzatması hangi hinliğin ön habercisidir, bilinmiyor..
Ama Libya’nın yeni Başbakanı Abdurrahman Dibeybe hükümet üyelerini seçmek için kolları sıvadı bile.
Kulislere yansıyan haberlere göre Dibeybe, Hükümet üye seçimlerinde bölgeleri, siyasi akımları ve toplumsal mutabakatı dikkate alarak; Libya’nın Doğusu, Batısı ve Güneyi arasında adil bir karma yapacak.
Yeni Başbakanın 26 Şubattan önce hükümeti kurması ve iş programını güven oylaması için parlamentoya sunması bekleniyor.
Libya hükümetini bekleyen problemlerin başında Doğu ve Batı arasında ikiye bölünmüş orduların ve parlamentoların birleştirilmesi konusu geliyor.
İşte bu girişimler, Hafter ve Akile Salih için Libya’da siyasi hayata yeniden tutunmak için can simidi olacak.
İkisi tüm güçleriyle birleşmeyi engellemeye çalışacaklar, destekçilerinin şartlarını dayatarak olmazsa olmaz diyecekler.
Hafter’in Başkanlık Konseyine methiyeler dizmesinin, Akile Salih’in istifasını isteyen meclis üyelerinin nabzına göre şerbet vermesinin nedeni budur.
Kapıdan giremedikleri yeni hükümete bacadan sızacaklar, hükümetin içini boşaltacaklar.
Her adımda Türkiye’nin Libya’dan çıkması ön şartıyla hareket edecekler, 2019’da Türkiye ile imzalanan deniz sınırları belirleme anlaşmasını iptale çalışacaklar; Türkiyesiz bir Libya’da ipler ellerinde her şeyi sil baştan yapmak isteyecekler.
Peki, yapabilecekler mi?
Çok zor.
Yeni yönetim buna müsaade etmeyecektir.
Belki de o zaman Hafter yeniden sahneye çıkacak.
Eğer bunu da yaparlarsa, her türlü askeri hazırlıklarını eksiksiz tamamlamış, Meşru Libya Hükümeti ve halkının desteğini arkasına almış tarafın dediği olacak.
Türkiye kazanacak.
