Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Ateizm olarak Transhümanizm

Transhumanizm günümüzde çok popüler bir kavram haline gelmiştir. İlk defa JulianHuxley tarafından kullanılan transhumanizm kavramı, biyoteknolojik müdahalelerle beden ve zihnimizin yeniden şekillendirilmesi suretiyle fiziksel ve zihinsel iyilik halimizin maksimum düzeye çıkarmayı amaçlayan bir anlayışı ifade etmektedir. Transhumanizm hareketinin ve anlayışının insanlığı daha iyi bir geleceğe mi yoksa uçuruma mı götürdüğü sorusu, bütün dünyada gündemde ana tartışma konuları arasında yer almaktadır.Transhumanizm, insanlığa reddedilemeyecek çok çekici vaatlerde bulunmaktadır. Vucudumuza yerleştirilen yapay organlarla daha uzun bir hayata sahip olma, genlerimizi değiştirmek suretiyle bilişsel kapasitelerimizi daha iyi hale getirme şeklinde vaatler sunmaktadır. En eyi, en güçlü, en sağlıklı ve en yetenekli insan olma, transhumanizmin en temel vaadidir. Transhümanizm, Tanrı’ya atfedilen sınırsız güce, zekâya, yaratıcılığa ve güzelliğe insanın sahip olabileceğini öngörmektedir.Genetik, sosyal ve kültürel geçmişimize mahkûm olmadığımızı söyleyen transhümanizm, geçmiş kültürümüze ve genetiğimize bir reddiye anlamı taşımaktadır. Biyolojik ve kültürel açılardan insanın kendini yeniden yaratmasının imkânlarının yaratılması vaadinde bulunan transhumanizm, insanı her açıdan kendi yaratıcısı veya tanrısı haline getirmeyi amaçlayan modern bir putperestliktir.

Transhumanizmden söz edildiği zaman bir tehlikeden veya korkudan bahseder gibi söz edilmektedir. İnsan beyninin bilgisayar ortamına aktarılması, insanın biyolojik organlarının modifiye edilmesi gibi fikirler, transhumanizmdendünyadaki en tehlikeli fikir olarak söz edilmesine neden olmaktadır.Transhümanizmin gelecek tasavvurunun insan türünü yok edecek sonuçlar doğurma ihtimalinin güçlü olması ve insani gelişme adına insanın biyolojik bütünlüğünün zayıflatılması çok ciddi kaygıya ve korkuya yol açmaktadır. Transhümanizmin bahsettiği gelecekteki makine yaratıkların icat edilmesi, umut dolu bir geleceğin habercisi olarak değil, çılgınlıklarla dolu bir geleceğe doğru gidiş olarak anlaşılmaktadır.İnsanlığın geleceğinden kaygı duyan ve önemseyen herkesin, transhümanizm tartışmasını ciddiyetle incelemesi ve ele alması gerekmektedir.

Teknoloji kullanılarak makine ve bilgisayar insanların oluşturulması, dini açıdan transhümanizmin kaygıyla karşılanmasına neden olmuştur. Teolojinin en büyük sorusu, Tanrı kimdir ve nedir sorusudur. Tanrı kimdir sorusuna paralel olarak insan kimdir sorulmaktadır. Tek bir Allah inancını ortaya koyan İslam, Allah’a ibadeti hayatın amacı olarak uygulama anlamında bir insan tanımı yapmaktadır. Allah’ın kim olduğu sorusuna Âlemlerin Rabbi olarak cevap verilmektedir. Allah’ın kullarından söz edildiği zaman bütün insanlığın bir bütün olarak Allaha kul olmasından söz edilmektedir. Allah’ın yaratıcılığından bir bütün olarak söz edenİslam, insanın bir bütün olarak bu ilahi yaratılış içindeki yerini belirlemektedir. İnsanların Tanrı’nın yarattıığı varlıklar olduğunu söyleyen İslam’a zıt olaraktranshümanizm, insanın Tanrı’nın yaratıcılık görevini insana vermektedir.Transhümanizm, Allah’tan söz etmediği gibi, insan ve Allah’ıda birbirinden ayırmaktadır. İnsan ve Allah’ı birbirinden ayıran transhümanizm, biyolojik ve kognitif özellikleri değiştirilmiş insan ötesi varlıklardan söz ederek insan ve insanlığıda birbirinden ayırmaktadır. İnsanlığı, yaratılış âlemini ve Allah’ı birbirinden ayıran transhümanizm, günümüzdeki en tehlikeli şirk ve putperestlik biçimidir.

İnsanın tanrı haline getirilmesi gerektiğini iddia eden transhümanizm, kendisini bir din ve inanç olarak sunmaktadır.Tanrı’yı inkâr eden transhümanizm, doğası itibarıyleateistik bir yaklaşımdır. Transhümanist paganizm, hiçbir şekilde Tanrı’ya referansta bulunmamaktadır. Transhumanizmdetek referans teknolojidir.Transhümanizm, bilimsel değil, bilimperest bir yaklaşımdır. İslam’ın başı, ortası ve sonu Allah’tır. İslam’da her konu Tanrı’ya ve onun vahyi olan Kur’an referans verilerek temellendirilmektedir. İslam, Tanrımerkezli iken transhümanizm ise ateist bir öze sahiptir.

İnsan biyolojisinin aşılmasını hedefleyen transhümanizm, biyolojiyi sınırsızimkânlar ve fırsatlar alanı olarak düşünmektedir. Biyolojinin keskin bir şekilde insanı sınırladığını düşünen transhümanizm, biyolojik sınırlılıkların olabildiğince aşılmasını ve insanın biyolojik sınırlılıklardan özgürleşmesi gerektiğini savunmaktadır.Transhümanizmegöre İnsan, bedenine hamallık eden bir eşek değildir. Biyolojiye hamallık yapmak hayvanlara düşer.Transhümanizm, İnsanın en büyük düşmanının kendi günahları değil, kendi bedeni olduğunu iddia etmektedir. Biyolojinin hamallığından insanı kurtarma vaadinde bulunan transhumanizm,insanın biyolojik sınırlılıklarından kurtulması şeklinde ateist ve materyalist bir vaadde bulunmaktadır.

Transhümanizm, insanın Tanrı’yı oynama oyunudur. İnsanın yaratılış sürecinin Tanrı’nın elinde olmadığını iddia eden transhümanizm, insanın kendi gelişimini teknoloji sayesinde kendisinin yöneteceğini ve yönlendireceğini söylemektedir. İnsanın evrimi sürecinde artık söz söyleyen ve karar veren Tanrı değil, insandır. Transhümanizme göre İnsan, Tanrı gibi sonsuz bir bilgiye, güce, özgürlüğe ve ölümsüzlüğe sahip olabilir. İnsanın yaratıcısına karşı çıkabilen tek varlık olduğunu iddia eden transhümanizm, Tanrı’ya insan dışı varlıklar yaratma uğruna girişilen birpaganist isyandır.