Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
20 Ağustos 2024

Atatürk'ün kayınpederi Halife Vahdettin hain miydi?

Mustafa Kemal, yaveri olduğu Padişah Sultan Vahdettin’in damadı olmak istiyordu.

Mustafa Kemal, Sultan Vahdettin’in kızı Sabiha Sultan ile evlenmek istiyordu.

Sabiha Sultan’ın Mustafa Kemal’i reddetmesiyle, bu evlilik gerçekleşmedi.

*

Sabiha Sultan ile Mustafa Kemal’in evliliği gerçekleşseydi, tarih elbette başka türlü yazılacaktı.

Mustafa Kemal Halife Padişah Vahideddin Han hazretlerinin damadı olacaktı.

Yani Mustafa Kemal, sarayın damadı olacaktı.

Osmanlı sarayının bir üyesi olacaktı.

Mustafa Kemal; Atatürk olarak değil, Damat Mustafa ya da Damat Kemal olarak anılacaktı.

*

Peki!... Mustafa Kemal Atatürk’ün kayınpederi Sultan Vahdettin, bir vatan haini miydi?

Elbette HAYIR

Yıllardır bu gereksiz tartışma yapılmaktadır.

Amaç ne?

Amaç: Osmanlı İmparatorluğu ve padişahlarını kötülemek.

Türkiye’yi geçmişiyle kavgalı hale getirerek, geçmişiyle, tarihiyle, … olan bağlarını zayıflatmak.

Bu da büyük bir fitnedir.

*

Atatürk’ün fahri kayınpederi, Halife Vahideddin Hazretleri

Atatürk’ün onursal kayınpederi, Sultan Vahdettin Hazretleri

Halife Sultan Vahdettin hala Mustafa Kemal Atatürk’ün fahri kayınpederidir.

Halife Vahdettin de Osmanlıdır, Gazi Mustafa Kemal Atatürk de Osmanlıdır.

Tarihi hakikat budur.

*

Atatürk'ün kayınpederi Sultan Vahdettin'e hala HAİN diyenler var.

Atatürk'ün kayınpederi hain olabilir mi?

Devletini yöneten halife, lideri, yöneticisi, başkomutanı, başkanı, halifesi, sultanı, … olduğu devletine ihanet edebilir mi?

Devletinin parçalanıp yok olmasını isteyebilir mi?

Elbette böyle bir şey isteyemez.

*

Kurtuluş Savaşını Atatürk'e verdiği emirle başlatan, Atatürk'ün Başkomutanı olan kayınpederi Sultan Vahdettin'e HAİN diyenler, ... PKK'lı Selahattin Demirtaş gibilere kahraman muamelesi yapıyor.

*

Mustafa Kemal Haziran 1919 tarihinde Havza'dan, Kayınpederi Halife Sultan Vahdettin'e çektiği telgrafta; "memleketin kurtuluş ilhamını sizden aldım, azm-i imanla vazifemin başındayım" demişti.

*

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Halife Padişah sultan Vahdettin'in yaktığı Kurtuluş Savaşı meşalesini; İstanbul’dan Samsun'a oradan da Anadolu'ya taşımıştır.

*

Atatürk, Sultan Vahdettin'in askeridir.

Sultan Vahdettin, Mustafa Kemal’in başkanıdır.

Sultan Vahdettin, Mustafa Kemal’in Halifesidir.

Halife Sultan Vahdettin, Atatürk'ün başkomutanıdır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bir Osmanlı askeridir.

Tarihi hakikat budur.

*

Sonuç olarak;

Sultan Vahideddin Hazretleri, Mustafa Kemal'e Kurtuluş Savaşını başlatan emri vererek, Mustafa Kemal'i Samsun'a göndermiş ve Kurtuluş Savaşını başlatmıştır.

*

Atatürk eğer, Sabiha Sultan ile evlenebilseydi, yani saraya damat olabilseydi;

Halifelik sadece TBMM şahsında değil, fiili olarak da bugüne kadar devam ederdi.

Böylece İslam dünyası başsız kalmaz ve Türkiye bütün İslam dünyasının lideri olarak küresel bir aktör olurdu.

Saltanat kaldırılmazdı ve İngiltere, Japonya, Hollanda, … gibi ülkelerde olduğu gibi sembolik olarak devam ederdi.

Osmanlı Devleti'nin adı da değişmezdi.

Harf inkılabı gibi bazı gereksiz inkılaplar gerçekleşmezdi.

Atatürk’ün en büyük hatası harf inkılabıdır.

Türkiye bugün dünyanın gerisindeyse, bunun en büyük sebebi harf inkılabıdır.

Harf inkılabı yüzünden hafızamıza, tarihimize, bilimsel birikimimize, … format çekilmiştir.

Atatürk bugün yaşasaydı; harf inkılabının yaptığı tahribatı görürdü ve harf inkılabından geri adım atardı.

“İslam harflerinden Yunan harflerine geçiş, en büyük hatamızdır.” Derdi.

***

İttihat ve Terakki Araplara İHANET etti

Yıllardır bitmeyen bir tartışmanın içindeyiz.

Bu tartışmayı bir türlü sonuçlandıramıyoruz.

*

Araplar bize İHANET etmemiştir.

Arapların içinde, o zamanki dış güçlerle iş birliği yapıp, bize ihanet eden bazı Araplar olmuştur.

Bu gerçek genelleştirilerek, ‘Araplar bize ihanet etti, bizi arkadan vurdu’ şeklinde değerlendirilemez.

Araplar bize ihanet etti söylemini devam ettirmek, bir etki ajanlığı faaliyetidir.

*

Bugün Kürtlerin bir kısmı PKK’yı desteklemektedir.

Kürtler içerisindeki azınlık bir grubun PKK’yı desteklemesi genelleştirilerek, ‘Kürtler bize ihanet ediyor’ şeklinde değerlendirilemez.

Aynı şekilde Araplar da bize ihanet etmemiştir.

Arapların içindeki azınlık bir grubun, İngilizlerle işbirliği yapması genelleştirilerek, Arapların bize ihanet etmesi şeklinde değerlendirilmesi hakikatin inkarı ve büyük bir fitnedir. Bir etki ajanlığıdır.

Bu fitneye hiç kimse düşmemelidir.

Aynı fitne Arap ülkelerinde de devam ettiriliyor.

Türkler, Kürtler, Araplar, Boşnaklar, Arnavutlar, Ermeniler, Rumlar, Makedonlar, Gürcüler, Macarlar, Lehler, … velhasıl 72 millet, … Osmanlı Millet Sistemi içerisinde ADİL bir şekilde yönetilmiş ve barış içinde yüzyıllarca birlikte yaşamıştır.

Türk, Kürt, Arap, … Müslümandır ve kardeştir.

Dün düşülen hatalara bugün de düşülmemelidir.

İslam dünyasındaki etki ajanlığına karşı mücadele edilmelidir.

Aksi halde Arapları bizden ayıran güç, Kürtleri de Türklerden ayıracaktır.

Türkiye bütün İslam dünyasının doğal lideridir.

Türkiye İslam dünyasına yaptığı liderliği güçlendirmelidir.

Türk, Kürt, Arap, … kardeşliğini güçlendirici çalışmalar yapılmalıdır.

Suriyeliler bunun için büyük bir fırsattır.

Suriyeliler üzerinden; Türk, Kürt, Arap, … kardeşliğini güçlendirebiliriz.

*

Araplara İHANET eden Türkler değildir, İttihat ve Terakki yöneticileridir.

Türklere İHANET eden Araplar değildir, İngilizlerle işbirliği yapan azınlık bir yönetici grubudur.

Türkiye’ye İHANET eden Kürtler değildir, ABD-İsrail-İngiltere askerleri olmuş PKK yöneticileridir.

***

1. Dünya savaşına Araplar girmemiştir.

Savaşa, Osmanlı yönetimini ele geçiren İttihat ve Terakki girmiştir.

İttihat ve Terakki'nin hatalı politikaları yüzünden Osmanlı toprakları işgale uğramıştır.

İttihat ve Terakki yöneticilerinin yüzünden Arap toprakları da işgale uğramıştır.

İttihat ve Terakki Arap topraklarını; İngiliz, Fransız, ... işgali altında bırakarak kaçmış ve Araplara İHANET etmiştir.

*

Bir ihanetten söz edilecekse eğer, vatan topraklarımızı işgal altında bırakan İttihat ve Terakki yöneticilerinin ihanetinden bahsedilebilir.

Hakikat nedir?

Hakikat: İttihat ve Terakki zihniyeti Abdülhamid Han’ı tahttan indirip, Osmanlı İmparatorluğu’nu 1. Dünya Savaşına sokarak devleti de milleti de perişan ederek, imparatorluğun parçalanmasına sebep olmuştur.

*

Vatanımız işgale uğramış, işgale uğrayan vatan topraklarının çok büyük bir kısmını kaybetmişiz.

Bugün İslam dünyası perişan haldeyse, İttihat ve Terakki yüzündendir.

Filistin sorunu bile bu yüzdendir.

Suriye-Filistin cephesinden çekilmek zorunda kalmasaydık, bugün bir Gazze (Filistin-Kudüs) sorunu bile olmayabilirdi.

Şimdi geçmişten ders almanın zamandır.

Araplar bize ihanet etti propagandası sadece bir fitnedir.

Bu fitneden kurtulamazsak, “Kürtler bize ihanet ediyor” fitnesi de başarıya ulaşarak, “Kürtler bize ihanet etti” şekline dönüşür.

***

Türkiye Suriyelileri neden Türkiye’de tutuyor?

Suriye’yi, PKK devleti kurmak için boşalttılar.

Bunu yıllardır söylüyorum.

Bu oyunu bozmak için de dünyadaki bütün Suriyelileri tekrar Suriye’de toplamamız gerekiyor.

*

Türkiye, Suriyelileri Türkiye'de tutarak;

PKK devletinin kurulmasını geciktiriyor, engelliyor.

Suriyeliler eğer Avrupa ülkelerine dağılırsa, geri dönüşleri çok zor olacaktır.

Türkiye'de kalan Suriyeliler, zamanı geldiğinde; gönüllü, onurlu, şerefli, haysiyetli, ... ve hepsinden önemlisi de Türkiye ve Türklere düşman olmadan, vatanlarına dönecektir.

Mümkün olduğunca Suriyelileri Türkiye'de tutmamız gerekiyor.

Suriye'de Suriyelilerin vatanlarına dönmesi için, gerekli altyapıyı kurmamız gerekiyor.

Suriyeliler için Suriye topraklarına bir devlet kurduktan sonra, Suriyelileri çifte vatandaş olarak vatanlarına göndereceğiz.

Suriye'de küçük Osmanlı Devleti kuruyoruz.

Kürtler, Türkmenler, Araplar, ... bütün unsurların kardeşçe yaşayacağı bir Millet Sistemi kuruyoruz.

Osmanlı Millet Sistemi

Suriye’de ancak Osmanlı Millet Sistemini kurarak, Suriyelileri bir arada tutabiliriz.