Asya devri
Avrupa kapısında tam 63 sene bekleyen Türkiye, kendi söküğünü dikmekten başka çare olmadığını anlayınca yeni fırsatlara kapı aralamaya başladı. Şangay İşbirliği Örgütü de bu fırsatlardan sadece biri.
Dünya ticaretinin merkezinin batıdan doğuya kaymasıyla
devletler ve devlet dışı aktörler yeni dönemde konumlarını güçlendirmek için
yönlerini doğuya çevirdiler.
Soçi’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşen Rusya devlet başkanı Putin, Eylül ayında Özbekistan’da toplanacak olan Şanghay beşlisi toplantısına Türkiye’yi de davet etti.
Türkiye’nin Asya ilgisi daha dün başlamadı. Yıllardır
sabırla verilen bir mücadele bölgesel aktör olarak tutulmak istenen Türkiye’nin
küresel aktör olması önünde hiçbir engelin duramayacağını gösterdi.
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, 26 Temmuz 2022’de 24.
Türk Dili Konuşan Ülkeler Özel Hizmetleri (TÜRKON) Konferansı heyet
başkanlarını kabul etti.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye-Özbekistan-Azerbaycan
Üçlü Dışişleri, Ticaret Bakanı Mehmet Muş ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil
Karaismailoğlu ile birlikte 2 Ağustos 2022 tarihinde Özbekistan’da birçok
anlaşmaya imza attı.
Çavuşoğlu, 3 Ağustos’ta Kamboçya’da Dördüncü ASEAN-Türkiye
Sektörel Diyalog Ortaklığı Üçlü Toplantısı'na katıldı. Çavuşoğlu 4 Ağustos’ta
Malezya’yı ziyaret etti.
Türkiye’nin bölgede yumuşak gücü ile etki alanını
genişletmek istemesine geçtiğimiz yüzyılı Amerikan yüzyılı olarak görenlerin
her zaman tepkisi oluyor. Pakistan’da iktidar değişikliği, ABD’nin Çin’i
kuşatma projesinin bir parçası idi. Bütün dünya Ukrayna savaşının oluşturduğu
gıda ve enerji krizi ile boğuşurken, Tayvan’da karışıklık çıkarmak kontrollü
kaostan birilerinin yine cebini doldurma girişimi olarak yorumlanıyor. Çin’in
Pasifik’te ABD ve müttefikleriyle şu anda baş edemeyeceği biliniyor. 3 uçak
gemisi olan Çin’in, 12’si nükleer silahı olan 20 ABD uçak gemisiyle kora kor
savaşması imkansız. Ancak intikamın soğuk yenilen bir menü olduğunu bilen
Çin’in Tayvan’ın etrafındaki kuşatmalara ABD oyununa gelmeden, istediğini almak
peşinde olduğu biliniyor. Çin ABD’nin oltaya taktığı Tayvan yemi için zokayı
yutacak mı yoksa, yemi yiyip zokayı ABD’ye iademi edecek mi?
Yukarda saydığımız ziyaretlerden Türkiye’nin İslam ümmetinin
geleceğini kurtarmak için büyük hedeflere yöneldiğini görüyoruz. Bu hedeflere
ulaşmaması için etrafındaki ateş çemberini kırması şart. 9 Aydır Irak’ta
hükümet kurulmadı. Uyduruk anayasa ile Sünni müslimanları yok sayan ABD-İran
ortaklığı Irak’ta kaosun bitmemesi terör örgütlerine destek dahil her şeyi
yapıyor.
Suriye ise malum ABD-Rusya gizli ittifakı aralarına İran’ı
da alarak devam ediyor. Esed, DEAŞ, PKK/YPD, Hizbullah, Şii Milislerin
vatanlarından ettiği milyonlarca Suriyeli’nin memleketlerine dönmeleri bu şer
güçleri tarafından istikrarsızlık olarak yorumlanıyor. Tel Rıfat ve Münbiç’in
terör örgütü PKK/PYD’nin işgalinden kurtarılmaması için emperyalist
işbirlikçileri Türkiye’nin önünü kesmeye çalışıyorlar. Her şeye rağmen
Türkiye’nin bir sürpriz yaparak Suriyelileri de vatanlarına kavuşturacak
işgalcileri bölgeden çıkaracak bir harekatı, başta Türkiye’nin güney
sınırlarının güvenliğini on yıllar boyu sağlayacaktır.
Kurtlar puslu havayı sever, deyimi gereği, konjonktürdeki
karmaşadan istifade etmek isteyen İsrail yine Gazze’yi vurmaya başladı.
Sivilleri katleden İsrail, Gazze’den füze atışlarını durduramayacağını
anlayınca ateşkes istedi.
Gözümüzü Afrika’ya çevirirsek, Fransa, Rusya, ABD, Türkiye
mücadelesi bütün hızıyla devam ediyor. Son olarak Somali, ABD’ye karşı Çin’e
alan açma kararı aldı.
Batımıza bakarsak, Bulgaristan’da siyasi karmaşa bitmiş
değil, İki ekimde erken seçime gidiyor. Ekonomisi tam takır Yunanistan ise
Türkiye’ye karşı habire silahlandırılıyor. Bosna-Hersek patlamaya hazır bomba. ABD’nin
inisiyatifiyle Kosova’nın çıkardığı vatandaşlık ve plaka kanunu Sırpları ayağa
kaldırdı. Türkiye’nin devreye girmesiyle sorun bir ay ertelendi.
Bölgenin ABD ile birlikte temel karıştıranı İngiltere’de
Boris Johnson gönderildi, yerine gelebilecek adaylardan biri tıpkı ABD’nin
ikinci adamı olan Kamala Haris gibi Hint kökenli eski maliye bakanı Rishi Sunak.
Etrafımızda dönen bütün fırıldaklara rağmen Türkiye,
dünyanın sürüklendiği gıda krizini çözdüğü gibi enerji krizini de çözmenin
yollarını arıyor. Erdoğan-Putin yakınlaşmasının yaptırımları safdışı etmesi
batıyı tabii endişelendiriyor. Bir de doğalgazı ruble ile alma girişimi dolar
saltanatının sonunu getirecek bir başlangıç olması bakımından önemli. Bugüne
kadar Müslümanların kaynakları ile Müslümanlara hükmetmeye alışmış bir batının
saltanatı doğuya kaptırdığı bir sürece girdik. Burda Müslümanlar için önemli
olan Çin ve Rusya gibi başka hegemon güçlerin boyunduruğuna mı girecek yoksa
dünyaya düzen vermek için yepyeni bir global güç mü olacak sorusudur. Erdoğan
liderliğindeki Türkiye’nin dünyada sömürü ve zulmü bitirme gücüne hızla
ulaştığı gözlemleniyor. Bunun için 2023 seçimleri, bu süreçte Akkuyu, TOGG,
Kanal İstanbul, Milli Muharip Uçak daha binlerce projenin gerçekleşmesi önemli.
Bu güne kadar Batı atı ile yol almaya çalışan Türkiye’nin ‘el atına binen çabuk iner’ darbı meseli gereği Asya devrine kapı aralandığı günümüzde medeniyet yolculuğuna kendi atıyla devam edip etmeyeceği meselesidir. Vesselam….