Asrın ihaneti ve ''siyasi ortak'' CHP
“Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür” sözü tam da bugünler için söylenmiş olmalı zira daha 6 yıl önce yapılan asrın ihanetini unutuvermişiz.
Toplumların ve geleceği, sonraki nesillere taşıdıkları hafızaları ile kaimdir. Bir toplum, millet hafızasını taşımaz ise sonraki nesillerin işi oldukça zordur. Unutkanlık ve hafıza fukaralığı yaşanan kültürün -ki bu toplumsal akıldır- ölümünü beraberinde getirir.
Belki kimileri “Artık dijital çağdayız, hafızalar kolaylıkla ve korunaklı olarak gelecek nesillere taşınıyor” diyebilir, lakin toplumsal hafızanın taşınması “dijital” olarak değil, hayatın kendi tabii akışı içerisindeki aktarımlı halinden bahsediyorum.
İnsan olmamız hasebiyle unutmak için haklı gerekçelerimiz olsa da kimi durum ve olaylarda unuttuğumuz yerden vurulma tehlikesi ile karşı karşıya kalabiliriz.
Aslına bakarsanız asrın ihanetinden 2,5 yıl sonra yaşadığımız bütün zamanların ihaneti bizlere pek çok şeyi unutturdu, asrın ihaneti dediğimiz hadise de bu unuttuklarımızdandır.
Asrın ihaneti, Neden?
FETÖ, 1 ve 19 Ocak 2014 tarihlerinde, kendilerine bağlı medyayı da alarak MİT tırlarını durdurdu. 19 Ocak’taki baskında başrolde Adana Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık, eski Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Hamza Celepoğlu, eski özel yetkili savcılar Aziz Takçı, Özcan Şişman’ın bulunduğu ekip ağababalarından aldıkları talimatla MİT’e ait tırları durdurup, yetkileri olmadığı halde tırlarda arama yapmaya başladılar.
Bu aramayı yapan FETÖ’cülerdi, gayeleri de Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve onun yöneticilerini terör örgüt ve/ya örgütleri ile ilişkilendirmekti. FETÖ, asrın ihaneti ile bu devleti, batılı haçlı zihniyetli devletler nezdinde zor durumda bırakmak ve uluslararası mahkemelerde mahkûm etmek istedi.
Bu kumpastan bir süre öncesine kadar ABD ile Türkiye, Suriye iç savaşına ortak çözüm bulmak için Suriye muhalefeti ile yakın temastaydılar. O günlerin popüler kavramı “eğit-donat” idi. Türkiye ile ABD, Suriyelileri Esed’in saldırılarına karşı koyabilmek için Suriyeli muhalifleri eğitiyorlardı. Sonra ABD, “Suriye’de İslamcılar güçlenecek” diyerek sözünü yedi, alanı Rusya ve İran’a bıraktı, ardından da Türkiye’ye, “Sen de Suriye’ye karışma” dayatmasında bulunmaya başladı.
MİT tırlarının FETÖ’cüler tarafından cebren durdurulmasının önemli bir sebebi Türkiye’yi Suriye’den uzak tutmaktı dedik. Türkiye’yi Suriye’den uzak tutmaya çalışan ABD’nin niyetini, sonraki süreçte Pentagon’un Suriye PKK’sına verdiği destekle anlamış olduk. Türkiye’yi Suriye’nin kuzeyinden kuşatıp Anadolu topraklarına hapsetmek, sonra Suriye’de istediği yeni devletçikleri oluşturmaktı Amerika’nın niyeti.
Diğer bir sebep de kendilerine hizmet etmeyen MİT Başkanı Hakan Fidan’ın MİT’i hainlerden temizleyerek “Millî” bir yapıya kavuşturmasına mani olmaktı.
Hafızalarınız taze ise hatırlarsınız,
FETÖ kanalı Samanyolu televizyonunda dizilerde;
“Türkiye'nin teröre destek veren ülkeler arasına sokulacağı, dünya çapında terör örgütü kabul edilmiş illegal yapılara yardım ettiğinin raporlanıp, uluslararası arenada ciddi bir yalnızlığa itileceği, El Kaide'ye ve illegal İslami radikal terör örgütlerine yardım ediyor algısı oluşturularak yalnızlaştırılacağı” işleniyordu hem de MİT tırları kumpasından 3 ay 5 gün önce.
FETÖ’cü medya, “El-Kaide faaliyetleri Türkiye üzerinden koordine ediliyor… Türkiye’nin teröre destek veren ülkeler arasına sokulacağı” iftiraları ile devletini haçlılara jurnalliyordu.
İşte bu yazının yazıldığı 19 Ocak 2020 (dün) anlatmaya çalıştığımız asrın ihanetinin 5. yılı idi. O günden beri Kılıçdaroğlu ile CHP FETÖ ile aynı kulvarda, aynı söylemle, aynı jargonla yürüyor.
FETÖ’nün öne sürdüğü bütün argümanları CHP alıyor,
FETÖ’cüler tarafından Türkiye’ye atılan bütün iftiraları CHP siyasi söyleme dönüştürüyor,
Terör örgütlerini sevecen gösteren bütün retorikler CHP liderinin dilinde,
FETÖ’ye yapılan bütün operasyonları engellemeye çalışan CHP idi ve halen de öyle.
FETÖ’nün “Siyasi ayağı kim?” tartışmalarının yaşandığı bugünlerde size siyasi ayağın kim olduğunu söyleyemesem de umarım “Siyasi ortak”ların kimler olduğunu anlamışsınızdır.