AŞK ve DUA
-Yaşamak için ölmek gerektiğini bilenlerin aziz ve latif ruhlarından alınan baharlau2026
Bilhassa son dönemlerde ülkemizin zor ve kritik süreçlerin imtihanını veriyor olması ve kelimenin tam anlamıyla onlarca ayrı cephede savaşması düşündürücüdür. Yalnızca kendi insanının refah çıtasını yükseltmekle kalmayıp himayesine muhtaç halklara da kapılarını sonuna dek açan aziz devletimiz, içimizdeki ve dışarıdaki düşmanlara karşı, durmaksızın mücadele halinde bırakılmıştır. Düşünen beyinler ve gören gözler için yaşananların, tercümeye ihtiyacı yoktur. Yalnız bir Türkiye'nin yalın duruşu kadar açıktır her şey. Maddiyat ve maneviyatımızı yoran, ruhumuzu devasa kaygıların eşiğine bırakan, bizi acıya alıştırma çabasına girerken heyecan, hüzün ve coşkumuzu diri tutan bu ahval, elbette kalbu00ee hassasiyetimizi ziyadeleştirmiş, belki de olması gereken kıvama yaklaştırmıştır.
İnsan en çok, kaybetme korkusuyla karşı karşıya kaldığında anlıyor sahip olduklarının değerini. Hatırladıkça, unutmak külfetinin o karanlık çukurundan uzaklaşıyor. Yollarına düşüyor azmin, sevda ve davanınu2026 Sadece kendine ait bir yaşamın değil, zamanın ve mekanın emanetçisi olduğunu fark ediyor. Acı da olsa farkındalık, acılarla gelişiyor.
Toplum fertlerinin ortak duygulara yelken açtığı ender zamanlar vardır. Sadece dilin değil, kalbin de lisanını aynı kılan özel zamanlaru2026 Biliyorum şu sıra, bir elin parmakları gibi aynı telaş ikliminde nefes alıyor, aynı kaygılara uyanıyoruz. Fitne oyunlarının ve art niyetin peşinden gitmeyen herkes, küfre karşı geliştirilen kavgayı, Sevgili gibi taşıyor sinesindeu2026 Bir resimle, türküyle, işaretle gözleri dolabilen bilinç, artık hak ettiği anlamı yüklüyor Mehmetçiğineu2026 Geçtiğimiz gün sosyal medyada bir yorum gelip durdu gözlerimdeu2026"Bu topraklarda yaşayabilmek için bizim ölmekten başka çaremiz kalmadıu2026" diyordu. Bunu öyle doğal, öyle güzel, öyle samimi bir ifadeyle iliştirivermişti ki paragrafına, sarsıldım. Dünyamın aşina olmadığı o ses, çok tanıdık geldi ruhuma. Biz kez daha anladım ki bu uzak tanıdıklık bizi biz yapan, bizi millet yapan en nadide faktör. Ölümü yaşamın bir parçası olarak görmenin ötesinde, "sonsuzluğa açılan yenikapı" olarak telakki eden derin anlayış.
Toplumun geneli bilinçli bir seviye geliştirirken bir kısmı, kargaşa ortamını daha büyük bir karanlığa çekmenin hizmetine adamış durumda kendiniu2026 Üzülüyoruz; bile isteye alet olandan ve kalbinde ezelu00ee bir vefasızlığın zehirli sarmaşığını taşıyandan çok, bilmeden, farkında olmadan, anlamaya çalışmadan ayrıştırmanın içinde bulunanlarau2026 Yani kananlara değil de kandırılanlarau2026 Kaliteyi bayağıdan, derinliği sığlıktan, özü yalancı kuvvetten ayıramayanlarau2026
FETÖ, DAEŞ, IŞİD, PKKu2026 Hepsi mümin kanıyla beslenen habis zihniyetin evlatlarıu2026 Şeytanın vazifesini devrederek dinlenmeye çekildiği elçiler hepsi. Yalnız yurdum, ellerine yüzüne, hatta yüreğine iz bırakmış hançer ağrısına aldırmadan, yürüyüşünü hürriyet bayrağını düşürmeden tamamlamaya çalışırken yaralarını saran bir vefa bekleme hakkına sahip değil mi insanından? Borçlu değil miyiz?
Avuçlarını aç kardeşim; ellerine bıraktığım çiçeğin rengine değil, rayihasına baku2026 Bak ki aynı durmasa da bağrımdan koparıp ellerine bıraktığım, ayrı topraklara ait de değilu2026 Gülüne gülümseyen bir menekşe benimkiu2026 Papatyadan yüz çevirmek istemeyen zambak bir diğerinin ellerindekiu2026 Soylu, yalnız, kahraman, yiğit uzakların yetiştirdiği çiçekler onlaru2026 Bir adı da aşk olan duanın topa tüfeğe en cesur şekilde mukavemet edebileceğini bilenlerin arzın kalbine bıraktığı tohumlaru2026
Selam ile.